HBDH YK: Denizlerin davası zafere ulaşacak
Denizlerin ölümsüzlüğünün 53. yıldönünümüne ilişkin açıklama yapan HBDH YK, "Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin ve Mazlumların cüret ve cesaretiyle öne çıkma zamanı. Büyük bir isyan dalgasıyla sarsılan ülkelerimiz halkları, faşizmi yıkacak güce sahiptir. Gün, tıpkı Denizler gibi cüret etme günüdür" ifadelerini kullandı.
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi (YK), 6 Mayıs 1972'de idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın ölümsüzlüğünün 53. yılına ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Namludan fırlamış ileri atılan mermi, nasıl bir hızla ve kuvvetle hedefini bulursa; Denizler de hedeflerine öyle bir hızla ve kuvvetle vurdular. Hedefini deviremese de, nasıl unutulamıyorsa merminin şiddeti, Denizler de öyle şiddetli bir darbe vurdular burjuvazinin kalbine. Öyle bir hız, kuvvet ve öfkeyle çarptılar ki, unutulmayacak bir korku ve acısı asla geçmeyecek bir yara bıraktılar halk düşmanlarında.
'DEVRİMCİ KİTLELERE İZLENECEK BÜYÜK BİR ÖRNEK BIRAKTILAR'
"Aradan geçen onca yıla rağmen Denizler unutulmadı, aksine ortaya koydukları cüret ve cesaretle; yapılması gerekeni amasız fakatsız yerine getirmeleriyle; koşullara teslim olmayıp değiştirmek için öne çıkmalarıyla devrimci kitlelere izlenecek büyük bir örnek bıraktılar. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan yoldaşlar birleşik devrimimizin ölümsüz önderleri olarak faşizme karşı yürüttükleri savaşlarında öylesine büyük bir inanç, kesin bir kararlılık ve sarsılmaz bir uzlaşmazlık göstermişlerdi ki; burjuvazi için Denizlerin yarattıkları devrimci değerleri halkların hafızasından silebilmek ya da Denizleri karalayabilmek, ulaşılması olası olmayan bir ham hayalden başka bir şey değildi. Bu yüzden Denizleri 'ehlileştirmek', 'romantik devrimci gençler' veya 'masum silahsız gençler' olarak göstererek halkların bilincine ve yüreğine kazınan yoldaşlarımızın etkisini en azından sınırlandırmayı amaçladılar. Devrimci pratikleriyle yüreği ve kalbi devrim ve özgürlük için atan herkesin yoldaşları haline gelen Halkın Deniz'i, Yusuf'u, Hüseyin'ini unutturmak ya da verdikleri mücadelenin gerçek içeriğini saptırmak mümkünmüş gibi!
'GENÇLİĞİN ÖNDERLERİ OLARAK SAHİPLENİLİYOR'
"Denizlerin idamlarının üzerinden 53 sene geçti. Denizler her geçen sene daha büyük bir özlemle hatırlanıyor, daha büyük bir öfkeyle sahipleniliyor. Her 6 Mayıs on binlerce insanın 'Denizlere sözümüz devrim olacak' sloganlarıyla yankılanıyor. Denizler halkların umudu ve kurtuluşu, birleşik devrimizin simgesidirler. Ölümsüzlüklerinin üzerinden geçen onlarca yıla rağmen Denizler gençliğin önderleri olarak sahipleniliyor. Deniz'in okulu, onun adına yakışır şekilde milyonların isyanına öncülük etti daha geçtiğimiz günlerde. Sebebi her ne olursa olsun ortaya çıkan büyük bir isyanı, milyonların hareketine geçişine öncülük eden Denizlerin cüretiydi, Denizlerin ve onların devrimci kuşağının yarattığı devrimci mirastı. Bu cesaret ve cüreti, kararlılığı ve öfkeyi Denizler bize miras bıraktılar. Onu zafere ulaştırmak da bizlerin görevidir.
'KİTLELERDE MÜCADELE İSTEĞİ YAYGINLAŞIYOR'
"Ülkelerimiz büyük bir isyan dalgasıyla sarsıldı. Yoksulluk; sefalet; geleceksizlik; faşist terör ve geniş tutuklamalar; toplumsal, kültürel, siyasi alanlarda yaygın çürüme; doğanın ve insan yaşamının yağmalanması... Halklar, daha sayılacak pek çok sorunun içinde adeta boğuluyor. Ne güvenilecek bir sağlık sistemi var ne de adalet. Eğitimdeki çözülemez boyuta varan sorunlar da cabası. Depremin acıları sarılmadı, aksine insanların yaşam alanları yağmalanıyor. Kavgamızın başkenti İstanbul çaresizce büyük felaketi bekliyor. Sokaklar çetelere teslim edilmiş, her yerde yozlaşma ve çürümenin sonuçlarıyla yüzleşiyoruz. Saydığımız bütün bu sorunlar, büyük bir isyana yol açtı. Sorunlar çözülmedi, orta yerde duruyor. Dinci faşizm de bunu çözecek güce sahip değil. Nedenler daha da derinleşirken, kitlelerdeki mücadele isteği yaygınlaşıyor, derinleşiyor. Örgütlü mücadele isteği güçleniyor. Ve yeni bir isyan dalgası mayalanıyor. Milyonların isyanı sonuca ulaşmadı, şimdilik geri çekildi. Fakat halklara özgürlük ve demokrasiyi sağlama koşulu yok burjuvazinin. Faşizm, sadece teslimiyet istiyor.
'GÜN, DENİZLER GİBİ CÜRET ETME GÜNÜDÜR'
"Bizler; Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin, Mazlumların yoldaşları olarak, halklarımızı özgürlük ve kurtuluş için dövüşmeye çağırıyoruz. Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin ve Mazlumların cüret ve cesaretiyle öne çıkma zamanı. Büyük bir isyan dalgasıyla sarsılan ülkelerimiz halkları, faşizmi yıkacak güce sahiptir. Gün, tıpkı Denizler gibi cüret etme günüdür. Kararlı ve devrimci iradeyle yürüme günüdür.
"Devrimci irade ve kararlılıkla, cüret ve cesaretimizle, Denizler ve tüm ölümsüz devrimci savaşçılarımıza söz veriyoruz: Faşizmi yıkacak, özgürlüğü kazanacağız. İdamlarının 53. yılında yoldaşlarımız Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan'ı saygı ve özlemle anıyor, mücadelelerine bağlılık sözü veriyoruz."