Günay'dan tutsak yakınlarına saldırıya tepki: Bakanlık hakikatten rahatsız
HDP Sözcüsü Günay, hapishaneler sürecinin bir kangrene dönüştüğünü kaydetti. Çocuklarının ölmemesi için Adalet Bakanlığı önünde taleplerini dile getirmek isteyen ailelere polis saldırdığını belirten Günay, iktidarın hakikatten rahatsız olduğu için saldırdığını belirtti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, partisinin genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Günay, ekonomik kriz, tecrit ve hapishanelerdeki durum ile muhalefete yönelik saldırılara değindi.
Günay, katledilen Sakine Cansız, Leyla Şaylemez, Pakize Nayır, Sêvê Demir, Fatma Uyar, ve Fidan Doğan'ı anarak sözlerine başladı, onların mücadelesini sürdüreceklerini vurguladı.
'DENİZ POYRAZ'IN FAİLİNE CEZASIZLIK POLİTİKASI UYGULANIYOR'
Partisinin İzmir il örgütüne yönelik saldırıda Deniz Poyraz'ı katleden faşist Onur Gencer'in yargılandığı davanın ilk duruşmasında yaşananları hatırlatan Günay, sosyal medyada en küçük hak talebinden dolayı insanların "örgüt üyeliği" iddiasıyla yargılandığına dikkat çekti ve ekledi: "Bu yargının da failleri koruduğu ve cezasızlık politikası uygulandığının göstergesi."
'HAPİSHANELER ÖLÜM EVİNE DÖNÜŞMESİN'
Hapishaneler sorununu kangrenleştiğinin altını çizen Günay, hapishaneler için "ölüm evi" yorumu yaptı. Günay, "Bu ülkenin vicdanı olan kesimlerle görüştüler ve seslerini duyurdular. Anneler çocuklarının infazlarının ertelenmesini istemiyor, hasta çocuklarının tahliye edilmesini, cezaevlerinin ölüm evlerine dönüşmesini istemiyor. Bu konuda bir açıklama dahi yapmayan Adalet Bakanı kaygılı anneleri dinlemedi, anneleri polisin şiddeti ile karşı karşıya bıraktı. Bu aynı zamanda sorunlara yaklaşımın göstergesiydi. Ama cezaevlerinde yaşananlar ve annelerin haykırışları bir hakikat ve iktidarı rahatsız etmeye devam edecek" dedi.
'EKONOMİK KRİZE KARŞI ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPACAĞIZ'
İktidarın yönetemem krizinin sonucu olarak yaşanan ekonomik krizin can yaktığını dile getiren Günay, bu soruna ilişkin partisinin defalarca çözüm önerisi sunduğunu anımsattı. Günay, bu önerileri bir kez daha yineledi: "Temel ihtiyaç faturalarının hane başına düşen ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz karşılanması, en düşük emekli maaşının asgari ücret sınırına getirilmesi, öğrenci burslarına zam yapılması gibi temel, toplumu rahatlatacak ihtiyaçlar söz konusu. Ekonomik kriz, yönetememe sorununun sonucu olduğu için iktidarın istifa etmesi ve erken seçime gitmesi gerekiyor. Muhalefetin bu konuda bu ortak önerge ile tavrını ortaya koyması gerekiyor. Bu konuda üzerimize düşeni yapacağımızı söylemiştik."
'İKTİDARIN POLİTİKALARI IŞİD'E, ÖSO'YA YARAYACAK'
Türkiye'nin içeride ve dışarıda bir savaş hükümetine dönüştüğünü, buradan beslenerek de güç yaratmaya çalıştığını yineleyen Günay, şu ifadelerle devam etti: "Bu politikalara karşı bulunduğumuz her zeminde tavır aldık. Barış siyasetinden yana tavrımızı ortaya koyduk. Hükümetin meclise getirildiği savaş tezkerelerine hayır dedik. Kuzeydoğru Suriye'de işlenen savaş suçlarını yüksek sesle ifade ettik. Bu konudaki en çarpıcı gelişme James Jeffrey'in yaptığı itiraftı. 2019 yılında Türkiye'nin Girê Spî ve Serakaniye'de düzenlediği askeri operasyonlarda Türkiye ile birlikte hareket eden silahlı grupların savaş suçu işlediğini itiraf etti. Bunu defalarca söylemiştik. Türkiye dış politika siyaseti ile savaş suçu işliyor, halklar lehine sonuçlar yaratmıyor. Bunun NATO üyesi bir ülkenin yetkilisi tarafından itiraf edilmesi önemlidir, hakikati dile getiriyor. Türkiye yöneticilerine sesleniyoruz; Kuzeydoğu Suriye halklarına karşı savaşa son verin ve Kuzeydoğu Suriye halklarının taleplerine kulak verin, barışçıl bir politika yürütün. Aksi halde yürüteceğiniz politika çetelere, IŞİD'e, ÖSO'ya yarayacak, kadınlar, gençler ve çocuklar için ölüm ve gözyaşından başka bir şey ifade etmiyor."