18 Mayıs 2024 Cumartesi

Gençlik Örgütleri: Sibel ve Hakan'ın failiyle 33'lerin faili aynıdır

"Sibel ve Hakan için adalet herkes için adalet" şiarıyla Beyazı'ta eylem yapan Gençlik Örgütleri, Ünli ve Taşdemir'in failleriyle, düş yolcularının faillerinin aynı olduğunu kaydetti. Gençlik Örgütleri, "Suruç için adalet herkes için adalet" şiarıyla mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti. 

Gençlik Örgütleri, AKP'nin neoliberal politikalarının yarattığı yoksulluk ve geleceksizlik nedeniyle intihara sürüklenen İstanbul Üniversitesi öğrencileri Sibel Ünli ve Hakan Taşdemir için Beyazıt Meydanı'nda açıklama yaptı.

"Sibel ve Hakan için adalet herkes için adalet" yazılı pankartın açıldığı eylemde, Ünli ve Taşdemir'in failleri ile Suruç'ta katledilen 33 düş yolcusunun faillerinin aynı olduğunun altını çizdi. 

Adalet mücadelesini sokak sokak sürdüreceklerini söyleyen Gençlik Örgütleri, "Suruç için adalet herkes için adalet" şiarını yineledi. 

Basın metnini okuyan Meltem Çuhadar, saray sofralarında şaşalı ziyafetlerde, yazlık saraylarda sefa süren iktidarın, Covid-19 salgınıyla gittikçe artan yoksulluk ve işsizliğin faturasını ise halklara çıkarmaya çalıştığını kaydetti.

Çuhadar, "Yaşamını sürdürmek kendi geleceğini kurmak isterken, sıkıştırılmaya ve teslim alınmaya çalışılan biz gençler tüm yaşananların farkındayız" dedi. 

'KATLİAMLAR MÜNFERİT DEĞİLDİR'
"Kendileri şaşalı mutfaklarıyla ve ziyafet sofralarıyla sefa sürerken, yazlık saraylar yaptırırken koronavirüs salgınıyla da giderek artan yoksulluğa ve ekonomik krize karşı halka 'porsiyonlarınızı küçültün' diyenler, 'intihar'ların sorumlularıdır" diyen Çuhadar, şöyle devam etti: "Suruç'ta 33 düş yolcusunu katleden ile geçtiğimiz yıl yaşamlarını sonlandıran arkadaşlarımız Sibel ve Hakan'ı katledenler aynıdır. Her iki katliam da münferit değildir. Suruç Katliamı dönemin başbakanının tarifi ile öfkeli gençlerin kendi başlarına planladığı bir saldırı değil, devlete bağlı çetelerin, yardım edilen DAİŞ'in organize suçlarıdır. Kimsenin katledilmediği, aç ve yoksul olmadığı yeni bir dünya hayaliyle mücadele eden, Rojava'da yeşertilen devrime sözlerini taşımaya, dayanışmaya giden gençlere karşı planlı yapılmış bir katliamdır."

'HESAP SORACAĞIZ'
Ünli ve Taşdemir'in yaşamına son vermesinin bireysel bunalımlar değil, iktidarın ekonomik politikalarının ve kapitalist sistemin sonucu olduğunu vurgulayan Çuhadar, sözlerini "Arkadaşlarımızı katleden bu adaletsizlikler düzenine teslim olmayacağız. Yoksulluğun ve geleceksizliğin bizden çaldığı sıra arkadaşlarımız Sibel Ünli'yi, Hakan Taşdemir'i unutmayacağız. Katillerden, yaşamlarımızı çalan herkesten hesap soracağız. Bu kapitalist düzeni yıkacağız" dedi.