23 Nisan 2024 Salı

'Gazeteciler için Avrupa'da en riskli ülke Türkiye'

Avrupa Üniversitesi Enstitüsü'nün yaptığı araştırmaya göre Türkiye, gazeteciler ve gazetecilik için kıtadaki en riskli ülke.

Merkezi İtalya'da bulunan Avrupa Üniversitesi Enstitüsü'nün (EUI) hazırladığı Medyada Çoğulculuk Raporu (MPM2020) yayımlandı. 2018-2019 yılları arasında AB üyesi ve adayı ülkelerle birlikte İngiltere ve Arnavutluk'ta da medyanın durumu, 20 gösterge altındaki 200 değişkenli bir veri kümesi oluşturularak masaya yatırıldı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Yayın Organı Journo.com'da yer alan habere göre; raporun "Temel Koruma" başlığı altında Avrupa ülkelerinde ifade özgürlüğü, bilgiye erişim hakkı, gazetecilik meslek ve standartları ile medyanın bağımsızlığı, etkisi ve erişimi incelendi. Türkiye, bu beş başlıkta yüksek risk grubunda yer alan tek ülke çıktı. 174 sayfalık raporda tam yedi kez "Türkiye bu alanda yüksek risk grubundaki tek ülke" cümlesi yer alıyor.

Rapora gazetecilerin çalışma koşulları özelinde bakıldığında ise Türkiye'nin yanı sıra; Arnavutluk, Bulgaristan, Hırvatistan, Yunanistan, Macaristan, İtalya, Litvanya, Portekiz, Romanya, Slovenya, İspanya ve İngiltere de yüksek riskli ülkeler olarak görülüyor.

BAZI ÜLKELERDE GELENEKSEL MEDYA, BAZISINDA DİJİTAL DİRENİYOR
Raporda şu anahtar bulgulara dikkat çekildi:
Fiziksel ve dijital güvenlik, Avrupa'daki gazeteciler için önemli bir mesele olmayı sürdürüyor. Gazetecilere yönelik tehdit ve tacizler artıyor. Siyasetçiler ve çevrim içi kullanıcılar özellikle kadın gazetecileri hedef alıyor. Bu durum gazetecilerin ifade özgürlüğünü olumsuz etkiliyor.
Medyanın ekonomik durumu bozulurken 14 ülkede ticari çıkarların ve medya sahiplerinin çıkarlarının editoryal süreçlere etki etme riski var.
Görsel ve sesli medya ağır bir denetim altındayken çevrim içi ortamlarda siyasi reklamların şeffaflık ve hesap verebilirlikten uzak olması riskleri artırıyor.
Kırılgan gruplara karşı çevrim içi ortamda nefret söylemi yeterince incelenmiş değil ve çoğu ülkede bu mesele kötü yönetiliyor.
Ekonomik tehditlerin kaynaklarından biri, dijital aracılığın yoğunlaşmasıyla birlikte en tepedeki iki şirketin [Google ve Facebook] tüm ülkelerde pazar payının yarısından fazlasını, dijital reklam gelirinin ise 3'te 2'sini ele geçirmesi. Bu durum nitelikli gazeteciliğin ekonomik sürdürülebilirliğine yönelik ciddi bir tehdit oluşturuyor. Ancak bu ülkelerin bazılarında medyanın yaşayabilirliğinde bir miktar iyileşme kaydedildiğini not düşmek gerek. Bu durum bazı ülkelerde nitelikli geleneksel medya kuruluşlarının direncinin, bazılarında ise dijital haber medyasında alternatif iş modelleri bulunmasının eseri.