18 Mayıs 2024 Cumartesi

ESP'den sefalete, savaşa ve işgale karşı 1 Mayıs'a çağrı

Sömürü ve sefalet politikalarına, zamlara, savaşa ve işgale karşı 1 Mayıs'ta alanlara, birlikte mücadeleye çağıran ESP Genel Merkezi, "Ömrünü tamamlamış faşist iktidarın sonunu hazırlayarak, kapitalist sömürü düzeninin çarklarını kırarak adil, eşit, insanca ve özgür bir yaşamın yolunu açalım" dedi. 

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Merkezi; sömürü ve sefalet politikalarına, zamlara, savaşa ve işgale karşı 1 Mayıs'a çağırdı. İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs'a yine emekçiler için ağır ve zorlu hayat şartları içinde girildiği kaydedilen açıklamada,  bir yanda ekonomik kriz, diğer yanda savaş ve işgal politikalarının yoksul halkların belini büktüğü söyledi. 

'FAŞİST BASKI VE DEVLET TERÖRÜ KOYULAŞIYOR'
Açıklamada, "Sömürgeci rejimin Kürt dağlarına attığı her bomba, emekçilerin başında zam olarak patlıyor. Yoksulluk derinleşiyor, işsizlik katlanıyor, faşist baskı ve devlet terörü koyulaşıyor. Sömürü düzeninin sahibi olan patronlar sınıfı ve onların faşist şeflik rejimi, tüm güç ve olanaklarıyla işçi sınıfına ve ezilen halklarımıza saldırıyor. Onlar için krizden çıkışın yolu sömürünün yoğunlaştırılması, işten atmalar, güvencesiz çalıştırma, hak gaspları, ağır zam ve vergiler yoluyla tüm yükün işçi ve emekçilere yüklenmesinden ve bir kez daha sarıldığı savaş ve işgal politikalarından geçiyor. Biliyorlar ki, boynu bükülmüş, örgütsüzleştirilmiş işçi sınıfı ve birbirine düşman edilmiş halklar, iktidarlarının yegane güvencesidir" denildi.

'EMEKÇİLERİN CEBİNDEKİ HER KURUŞU GASP EDİYOR'
AKP-MHP saray iktidarının, ekonomik krizde zengin sermaye sınıfının çıkarları zarar görmesin diye milyonlarca emekçinin ve işsizin yaşamını zindana çevirdiği söylenen açıklamada, "Otomatiğe bağlanmış zamlarla emekçilerin cebindeki her kuruşu gasp ediyor. Emekliye bayram ikramiyesini çok görüp, bayramı işçilere zehir ederken, patronlara para musluğunu açıyor, milyarlarca dolarlık mali kaynak yaratmak için her türlü rezilliği yapıyor, petrol şeyhleri karşısında tükürdüğünü yalayarak kırk takla atıyor. Gözü dönmüş bir şekilde yerin altında ve üstünde topluma ve doğaya dair ne varsa paraya çevirmenin hesaplarını yapıyor. Kadın ve çocuk emeği başta gelmek üzere, insan emeğini sömürmeyi zayıflatan engelleri ortadan kaldırıyor, Türkiye ve Kürdistan'ı tekeller için ucuz iş gücü cenneti haline getiriyor, Merkez Bankası başkanı ağzıyla her türlü şaklabanlıkla hukuksuzluk güvencesi vererek çok uluslu tekellere yatırım adı altında çağrıda bulunuyor" denildi.

'YENİ GEZİLER YAŞANMASIN DİYE GÖZDAĞI VERİLİYOR'
Sermayenin çarkları dönsün diye faşist devlet terörünü koyulaştıran saray rejiminin, coğrafyayı hapishaneye, hapishaneleri ölüm evlerine çevirdiği; polis terörünü, gözaltı ve tutuklamaları devrimci, demokratik güçler üzerinde günlük rutin haline getirdiği belirtilen açıklamada, bin bir bedelle yaratılan ve kazanılan birleşik güç HDP'yi kapatma davasını sona doğru götürürken, Gezi ayaklanmasıyla hesaplaşmayı sürdürdüğü, Osman Kavala ve Taksim Dayanışması sözcüleri şahsında verdiği ağır hükümlerle tüm ilerici, demokratik kamuoyuna yeni Geziler yaşanmasın diye gözdağı verdiği ifade edildi.

'BU İKTİDAR ZALİMDİR, SÖMÜRÜCÜDÜR, KAN DÖKÜCÜDÜR'
İktidarın, seçimlerde hangi biçimde olursa olsun kazanmak için her türlü yasal ve yasadışı hazırlığı yaptığına dikkat çekilen açıklama, şöyle devam etti: "Başta Kürt ve Ermeni halklarımız olmak üzere farklı ulusal kimliklere, Alevilere, kadınlara, LGBTİ+'lara, gençliğe düşman bu iktidarın işçi sınıfı ve ezilenlere verecek hiçbir şeyi yoktur. Bu iktidar zalimdir, sömürücüdür, kan dökücüdür. Ancak, kapitalist düzen çürük, faşist şeflik rejimi ise zayıftır. İşçi sınıfının üretimden gelen gücünden ve halkların demokrasi ve özgürlük özleminin büyüklüğünden korkuyorlar. Bu nedenle işçi sınıfı ve ezilenlere karşı durmak bilmeyen ekonomik ve siyasal saldırı politikaları uyguluyorlar. Emek sömürüsünü yayılmacı savaş ve işgal adımlarıyla birleştiriyorlar. Kürt halkına sıktıkları her kurşunu aynı zamanda Türk işçi ve emekçisinin bilincine de sıkıyor, Kürt'ün boğazına bağladığı prangayla Türk emekçisini boğmaya çalışıyorlar.

'ADİL, EŞİT, İNSANCA VE ÖZGÜR BİR YAŞAMIN YOLUNU AÇALIM'
İşte 1 Mayıs, 8 Mart ve Newroz'dan sonra faşist şeflik rejimini alaşağı etme mücadelesinin önemli bir anıdır. 1 Mayıs, bu rejimle hesaplaşma çağrısını tüm emekçilere dalga dalga yaymanın günüdür. 1 Mayıs'ta grev, işgal, direniş, boykot, kepenk ve kontak kapatmayla sömürüye ve haksız savaşa karşı duralım. Yüzbinler, milyonlar olup alanları dolduralım. Ömrünü tamamlamış faşist iktidarın sonunu hazırlayarak, kapitalist sömürü düzeninin çarklarını kırarak adil, eşit, insanca ve özgür bir yaşamın yolunu açalım. 

'YAŞASIN 1 MAYIS'
1 Mayıs tüm işçi sınıfı ve ezilenlere kutlu olsun! 1 Mayıs şehitleri ölümsüzdür! Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın sosyalizm! Bijî azadî, bijî yek gulan!"