12 Mart 2025 Çarşamba

ESP: 30. yılında şan olsun Gazi ayaklanmasına

Gazi ayaklanmasının 30. yılında açıklama yapan ESP Genel Merkezi, komünistlerin faşist provokasyonu ayaklanmaya boşa çıkardığını hatırlattı. Faillerin bilindiği halde katliamın bilerek üzerinin örtüldüğünü kaydeden ESP Genel Merkezi, ayaklanmanın öncülüğünü yapan Hasan Ocak'ın katledildiğini kaydetti ve ekledi: "Üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen Gazi'de adalet yerini hala bulmadı."

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Merkezi, Gazi ayaklanmasının 30. yılını selamladı. "30. yılında şan olsun Gazi ayaklanmasına" diyen ESP Genel Merkezi, 12 Mart 1995 tarihinde devletin kontrgerilla güçleri eliyle gerçekleştirilen Gazi katliamının üzerinden geçen 30 yıla işaret etti.

'FAŞİST PROVOKASYON BOŞA ÇIKARILDI'
30 yıl önce 12 Mart'ta, Alevi emekçilerinin yoğun yaşadığı Gazi Mahallesinde dört kahvehane ve bir pastanenin kontrgerilla güçlerince tarandığını, Alevi dedesi Halil Kaya'nın katledildiğini, 25 kişinin de yaralandığını hatırlatan ESP Genel Merkezi, "Saldırının amacı bir Alevi-Sünni çatışması yaratarak toplumsal mücadele güçleri içerisinde gerici saflaşmalara yol açmaktı. Ancak komünistlerin bu gerici temeldeki saflaşmaya karşı gösterdiği inisiyatif ile protesto için sokağa çıkan Gazi halkı camiye değil, saldırının faillerinin olduğu karakola yönlendirildi. Gazi'de komünistlerin öncülüğünde başlayan ayaklanma faşist provokasyonu boşa çıkardı. Suçluyu suçüstü yakaladı" denildi.

'KATLİAM AYDINLATILMADI, BİLEREK ÜZERİ ÖRTÜLDÜ'
Faşist diktatörün ayaklanmaya katliamla yanıt verdiğini anımsatan ESP Genel Merkezi, "Gazi'de üç gün süren ayaklanmada 17 kişi polisin ve kontrgerilla güçlerinin hedef gözeterek ateş etmesiyle katledildi. Gazi'de ayaklanan antifaşist öfke, İstanbul'un diğer emekçi semtlerine de yayıldı; diğer şehirlerde de yankılandı. Tarihler 15 Mart'ı gösterdiğinde Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi'nde de halkın üzerine kurşun yağdırıldı, beş emekçi katledildi. Her iki katliam da devlet tarafından örgütlendi. O dönem istihbarat dairesinin başında olan Hanefi Avcı, 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın katliamı gerçekleştirdiğini itiraf etti. Dönemin politik ve idari yöneticileri Başbakan Tansu Çiller, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu ve kontrgerilla şeflerinden Mehmet Ağar katliamın sorumlularındandır. Ancak bunların hiçbiri yargılanmadı yapılan yargılamada ise failler adeta ödüllendirildi. Katliam aydınlatılmadı, bilerek üzeri örtüldü" ifadelerini kullandı. 

'GAZİ AYAKLANMASINI SELAMLIYORUZ'
Katliamın komünistlerin öncülüğünde ayaklanmayla boşa düşürüldüğünü vurgulayan ESP Genel Merkezinin açıklaması şöyle devam etti: "Ayaklanma aynı zamanda faşist diktatörlüğün demokratik Alevi uyanışını engelleme, bastırma muradına da barikat oldu. Devlet bu yüzden Gazi'de provokasyonu boşa çıkaran halktan intikam almak için komünistleri hedef aldı. Ayaklanmanın öncülüğünü yapan Hasan Ocak yoldaş kaçırılarak katledildi. Birçok yoldaşımız direnişe öncülük ettiği için yargılandı, uzun yıllar tutsaklık yaşadı. Üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen Gazi'de adalet yerini hala bulmadı. Ama 30 yıldır adalet arayışımız da durmadı ve hesap soruncaya kadar da durmayacak. 30. yılında Gazi ve 1 Mayıs Mahallesi şehitlerini anıyoruz. Gazi Ayaklanmasını selamlıyoruz. Şan olsun Gazi ayaklanmasına. Gazi'nin hesabı sorulacak."