22 Aralık 2024 Pazar

Efrîn'de savaş İdlib'de 'siyasi çözüm'

Başlangıcında Suriye'deki gerici savaşı örgütleyip, sonra yenilince bu kez Esad'ın savaşı kazanmakta olduğu sona doğru, örgütlediği gerici faşist çeteleri ve işgalini korumak için, bu kez Esad'a karşı İdlib'de ateşkes ve "siyasi çözüm" şampiyonluğunu yapıyor.
Burjuvazi, kendi grupsal/sınıf çıkarı nedeniyle pragmatizmini benzer olaylarda 180 derece zıt tavırlarla yansıtır.
 
Erdoğan da, İdlib meselesinde aynı tutarsızlığı, Türk burjuva yayılmacılığının çıkarını keskin çelişkiyle yansıtarak sunuyor.
 
Erdoğan Astana zirvesinin bir devamı olarak "dostum" dediği Putin ve Ruhani'yle yaptığı Tahran toplantısında İdlib için ateşkes istedi, fakat kabul edilmedi.
 
Son birkaç yıldır, Kürtler'le geçici ittifak kurdu diye ABD'ye ateş püsküren Erdoğan, ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesine yazdığı "Dünya Esed'i Durdurmalı" başlıklı yazısında;  "Uluslararası toplumun tüm üyeleri sorumluluklarını", "gerekli adımları atmamanın bedeli(nin) çok ağır olaca"ğını vurgulayarak, Batılı emperyalistleri, Esad'ın İdlib savaşını engellemeye çağırdı. (Türkçe çevirisi için bknz. Birgün, 11.09.18)
 
Ateşkes ısrarı ve "dış mihrak" emperyalistleri askeri ve politik müdahale ve işgale çağrı!
 
"Yerli ve milli" diktatör Erdoğan, ABD ile Rusya-İran arasındaki çelişkilerden yararlanarak yaptığı politik cambazlığın ve Putin'le anlaşmasının sonuna gelirken, ABD ve AB emperyalistlerine soruna "siyasi çözüm" için askeri müdahale çağrısında bulunuyor. Askeri müdahale için "kimyasal kullanma" şartı yetmez "konvansiyonel silahlarla daha fazla insan ölüyor", Esad'ın konvansiyonel silah kullanmasını da savaş nedeni sayın diyor.
 
Fakat Rojava Devrimi'ne karşı Cerablus'tan Efrîn'e ve Minbic'e uzanan işgalleri, Kürtlerin statüsüne karşı savaşı, Kuzey Kürdistan'da ise soykırımcı savaşı "tek terörist kalmayıncaya kadar sürdürme" kanlı savaşçılığını gösteriyor.
 
Ne ikiyüzlülük değil mi?
 
Başlangıcında Suriye'deki gerici savaşı örgütleyip, sonra yenilince bu kez Esad'ın savaşı kazanmakta olduğu sona doğru, örgütlediği gerici faşist çeteleri ve işgalini korumak için, bu kez Esad'a karşı İdlib'de ateşkes ve "siyasi çözüm" şampiyonluğunu yapıyor.
 
Ama sıra Kürdistan'a gelince işgalini sürdürmek, Rojava'ya, Şengal'e, Medya Savunma Alanları'nın olduğu Güney'e sonuna kadar kirli savaşta ısrar ediyor.
 
Yakın tarihten örnekleyecek olursak, sömürgelere sahip olmamış Alman emperyalizmi, sömürgelere dünya çapında sahip olan rakipleri İngiltere ve Fransa'yı sömürgecilikle suçlayordu. Ulusal kurtuluş mücadelesi veren hareketleri özgürlük savaşçıları olarak teşvik ediyordu.
 
Lenin emperyalistlerin grupsal çıkarları için bu antisömürgeci yalanını vurgulayarak teşhir eder.
 
Ama aynı Alman emperyalizmi, 1. Emperyalist Paylaşım Savaşı'nı başlatıp çok sayıda yeri işgal etmekten geri durmayacaktı. Hatta Hitler liderliğinde 2. savaşı çıkarmakla kalmadı, Avrupa'nın büyük çoğunlunu işgali altına aldı. Yetinmedi, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkasya'ya doğru işgallerini genişletti. Sovyetler Birliği ve halklar yenmeseydi müttefikleriyle birlikte faşist dünya imparatorluğu kuracaktı.
 
Erdoğan, işgal ve para hırsı gücünden aşkın, olanaklarından aşkın olarak Türk burjuvazisini büyütme ve bölgede hakim kılma hırsındaki milli ve yerli faşist lider olarak, Alman emperyalizmi ve Hitler'in yaptıklarının benzerini yapıyor.
 
Kendisi kirli savaş yürütüyor, idamı getireceğim diyor, işgaller yapıyor ama Esad'ın -Rojava hariç işgal iddiası bile yok- sadece burjuva iktidarını korumak için acımasız savaş yürütmesine karşı avazı çıktığı kadar "siyasi çözüm", "ateşkes", "savaş felakettir", "Esed katliamcıdır", "ılımlı muhalifleri koruyalım" diye bağırıyor!
 
Batılı emperyalizme savaşa müdahale çağrısına, yenilecek çeteleri Avrupa ve diğer ülkelerde katliamlara yöneltecek şantajı da ekliyor: "Bunun bedelini…tüm dünya ödeyecektir"!
 
İdlib savaşında muhtemel gelişme ve Erdoğan'ın tavrı ne olur?
 
Rusya-İran ve Esad, İdlib savaşında ısrar edecek ve faşist çeteleri sürmeye çalışacak.
 
ABD ve AB'nin "kimyasal kullanılırsa müdahale ederiz" tehdidi büyük olasılıkla kısa sürede gerçekleşmez. Fakat çetelerin lideri Erdoğan, Astana-çatışmasızlık kararıyla İdlib'deki 12 askeri noktasını, şimdilik çeteleri korumak için kullanırsa ve donattığı çetelerle savaşı sürdürürse Batılı emperyalist devletler İdlib'de savaşa müdahale eder yeniden Suriye savaşını lehlerine çevirmeye çalışırlar.
 
Erdoğan, Batılı emperyalistlere müdahale çağrısı yaptığına göre bir süre donattığı çetelerini savaştıracak fakat sonra diğer taktiğe geçecek.
 
Erdoğan, Rusya-ABD arası çelişkiyi kullanma cambazlığını, çok kısa süreli olarak kullanacak büyük olasılıkla. Nusra'yı (Tahrir-Şam) alelacele "terörist" ilan etmek zorunda kaldığına göre diğerlerini ve Nusra'dan kopacakları, Efrîn ve işgali altındaki diğer yerlere çekip Rojava Devrimi'ne ve Kürtlere (Medya Savunma Alanları ve Şengal dahil) karşı kirli kanlı savaşta kullanmaya çalışacak.
 
Bu taktiğin Rusya tarafından -İdlib'i daha kolay almak için- kabul göreceğini ağırlıklı ihtimal saymak gerekir.
 
İdlib yenilgisine, Kürde savaşta İdlib'e toplanan çeteleri kullanmak, Efrîn ve diğer işgallerini korumak için, razı olacak. Savaşı Rojava'ya ve Kürde karşı sürdürecek.
 
Erdoğan'ın yüzbini aşan çetelerini, Efrîn işgalinde ve Rojava Devrimi'ne saldırılarında kullanmaya devam etmesini önlemek için, onun kirli ve işgalci savaşına karşı mücadeleyi büyütmek gerekir.
 
Erdoğan'ın, işçi sınıfı ve halklarımıza, bölge halklarına karşı içte ve dışta kanlı ve kirli savaşlarından kurtulmanın tek yolu, Erdoğan faşizmini yenme amacıyla bağlanan, faşizme ve savaşa karşı mücadeleyi yükseltmektir. Aksi taktirde, Erdoğan faşizmi yalnızca içerde bizlere değil, dışta da Kürtlere ve diğer halklara karşı felaket demektir.