25 Nisan 2024 Perşembe

Ebru ve Aytaç için seslendiler: Eğer ölürlerse sorumluluk bu kararı verenlerindir

Ölüm orucu direnişinde olan Avukat Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik için Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde düzenlenen nöbette konuşan anne Ünsal, "hapishanede kalamaz" raporuna rağmen Timtik ve Ünsal'ın hapishane koşullarından kötü pandemi hastanesinde tutulduğunu kaydetti. Hiçbir hijyen koşullarının olmadığı hastane koğuşunda tecrit altında tutulduklarını aktaran anne Ünsal, "Eğer ölürlerse sorumluluk kararı verenlerin olacak. Oğlumun geçen hafta gözleri ışıl ışıldı, şimdi gözlerinin feri sönmüş" dedi.

Savunmaya Özgürlük Koordinasyonu'nun, "adil yargılanma" talebiyle ölüm orucu direnişinde olan Avukat Ebru Timtik ve Avukat Aytaç Ünsal ile dayanışma nöbeti sürüyor.

Meslektaşları için Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi önünde biraraya gelen avukatlar, üzerinde Timtik ve Ünsal'ın fotoğrafının yer aldığı "Adalet sağlansın Ebru ve Aytaç yaşasın" pankartı açtı ve "Özel yetkili yargılanmalara son", "Savunmaya özgürlük" ve "Halkın avukatları ölüm orucunda" yazılı dövizleri taşıdı.

Söz alan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İkinci Başkanı Ümit Büyükdağ, Timtik ve Ünsal'ın en basit ihtiyaçlarının dahi karşılanmadığını dile getirdi. Ebru Timtik'in dün toz şeker ihtiyacı için hem hastane idaresiyle hem jandarmayla tartıştıklarını aktaran Büyükdağ, "Durumlarını daha da kötüye götürecek bir süreç. 37. ACM tahliye talebini reddetti. 38. ACM önünde dosya. Bekliyoruz, karar çıkana dek nöbetteyiz" dedi.

Timtik ve Ünsal'ın "adil yargılanma hakkı" için ölüm orucu direnişinde olduğunu hatırlatan Büyükdağ, şunu söyledi: "Adil yargılanma hakkı vazgeçilemeyecek bir taleptir."

'HAPİSHANE KOŞULLARINDAN KÖTÜ PANDEMİ HASTANESİNDE TUTULUYORLAR'
Aytaç Ünsal'ın annesi Avukat Nermin Ünsal da refakatçisi olduğu dönemde yaşadıklarını aktardı. Anne Ünsal, Aytaç Ünsal'ın dayanışma gösterenlere selamlarını ilettikten sonra şu ifadelerle devam etti: "Asla kendilerine boyun eğdiremeyeceklerini söyledi. Adli Tıp Kurumu, 'hapishanede kalamaz' raporu vermesine rağmen, hapishane şartlarından kötü olan pandemi hastanesinin, hapishane koğuşuna yatırılmıştır Aytaç ve Ebru. Mahkeme bu süreçte suç işlemiştir. Çünkü, inanın ben bulunduğum süre zarfında şunu gözledim; tam bir tecritte Aytaç. Dört duvar arasında, dışa açılan bir pencere yok, oksijen yok, kapı önünde on tane jandarma ve bir gardiyan bekliyor. Gün içerisinde bu jandarmalar hastane içinde dolaşıyorlar, dışarıya yemek yemeye gidiyorlar, sonra fütursuzca içeri giriyorlar. Gardiyan onların yanına otutuyor ve gardiyan gün boyu Aytaç'ın yanına girip çıkıyor. Yine temizlik görevlileri hiçbir galoş ya da önlük gibi bir önlem almaksızın içeri giriyorlar."

Öte yandan koğuşa yakın tuvaletin kapısının sürekli açık tutularak Aytaç Ünsal'ın kötü kokuya maruz bırakıldığının altını çizen Ünsal, jandarmanın sürekli silahı söküp takarak ses çıkardığını da söyledi. Ünsal, "Emir almaya o kadar alışmışlar ki bir adım sonrasını düşünmüyorlar. ATK, 'hapishanede kalamaz' dedi, götürüldüğü yer tam bir tecrit hücresi. Hapishanede havalandırma var, oksijen alma şansı var burada o da yok. Hapishanede avukat görüşü var ama hastanede 15 dakika. Avukat görüşünde 15 dakika dolmadan gardiyan sürekli, 'süreniz doldu' diyerek konuşulmasına dahi izin vermiyor" diye konuştu.

'OĞLUMUN GÖZLERİNİN FERİ SÖNMÜŞ, ÖLÜRLERLE BU KARARI VERENLER SORUMLU'
Geçen hafta oğlu Aytaç'ı ziyaret ettiğinde gözlerinin içinin parladığını söyleyen Ünsal, şöyle devam etti: "Oğlumun gözlerinin feri sönmüş. Eğer ölürlerse bütün bunlardan kararı verenler sorumludur. Devlet yaşatmak istiyorsa çözüm üretmeli. O iki küçük beden hepimizi için direniyor. Derhal tahliye edilmeleri gerekiyor."

Didem Ünsal da eşi Aytaç Ünsal ve Ebru Timtik'in Türkiye'de olmayan adalet için direndiğini kaydetti. "Adaletsizlikler sürdüğü sürece bu ülkede adalet nöbeti, adalet yürüyüşü, avukatların, halkımızın adalet mücadelesi sürecek" diyen Ünsal, "Adalet arayan bir anne oğlunun bedeninden bahsederken, 'küçücük bedenini anlatıyorsa' bu devlet utanmalıdır" diye haykırdı.

'EŞİM VE EBRU ÖLÜYOR, ÖLDÜRTMEYECEĞİZ'
"Bu ülkenin Adalet Bakanı nerede?" diye soran Ünsal, "Bugün hemen karar vermek zorundalar. Zaten bugüne kadar özgürlüklerinden haksız ve hukuksuz şekilde tutuklandılar. Ekmek kadar su kadar gerekli olan adalet uygulanmadığı için arkadaşlarımız, eşimi ölüyor, öldürtmeyeceğiz. Bu devlet görevini yerine getirsin diye bedel ödüyoruz. Aytaç ve Ebru devlet görevini yerine getirsin diye ölüyorlar, öldürtmeyeceğiz. Bizim arkamızda halk var, biz sizden daha güçlüyüz bunu bilin" dedi.

"Direne direne kazanacağız", "Devrimci avukatlar onurumuzdur", "Hak, hukuk, adalet", "Ebru, Aytaç onurumuzdur" sloganlarıyla eylem sona ererken, avukatlar da adliyeye geçti.