28 Mart 2024 Perşembe

DİSK'li kadınlar: Her alanda mücadele edeceğiz

DİSK üyesi kadınlar, 25 Kasım dolayısıyla eylem yaptı. Eylem de konuşan DİSK Genel Başkanı Çerkezoğlu, kadına yönelik şiddetin, kadın işsizliğinin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sona ermesi için yapılacak önerileri sıraladı. Çerkezoğlu, kadınlar olarak mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.

DİSK üyesi kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla eylem yaptı. 

Beşiktaş'ta bulunan DİSK Genel Merkezi önünde yapılan eylemde, "Kadına yönelik şiddete, cinsel tacize, mobbinge sessiz kalma! İstanbul Sözleşmesi'ne dokunma, 6284'ü uygula, ILO 190'ı onayla!" yazılı pankart ve dövizler açıldı.  

Açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 25 Kasım'ın tarihçesine hatırlattı. Olağan dönemlerde varlığını sürdüren toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin Covid-19 pandemisyle daha derinleştiğini kaydetti. 

'KADIN İŞSİZLİĞİ ÇIĞ GİBİ BÜYÜDÜ'
Türkiye'de 2020'nin ilk on ayında en az 229 kadının öldürüldüğünü, 122 kadının tacize uğradığını, 226 çocuğun istismar edildiğini ve 79 kadının tecavüze uğradığını söyleyen Çerkezoğlu, salgın ile birlikte kadınların ev içi yükünün de ağırlaştığını kaydetti. Piyasada daralan istihdam olanaklarının kadınların işgücüne katılımını ve istihdamını azalttığını da belirten Çerkezoğlu, kadın işsizliğinin çığ gibi büyüdüğünü vurguladı.

Çerkezoğlu, "Son bir yılda kadın işgücü 763 bin, kadın istihdamı yarım milyon kişi azaldı. Kadın işsizliği ise resmi rakamlara göre 1,5 milyona yaklaştı, geniş tanımlı kadın işsizliği 4,3 milyonu geçti. Covid-19 döneminde kadınların iş ve istihdam kaybı toplamda yüzde 45'i aştı. Bütün bu veriler göstermektedir ki, kadınlar Covid-19'un yarattığı işsizlikten ve istihdam kaybından çok daha fazla etkilenmiştir" dedi. 

Kadınların her alanda mücadele ettiğini, şiddet ve tacizden, ekonomik krizden ve pandeminin yıkıcı etkilerinden korunmak için yapılması gerekenlerin belli olduğunu ifade eden Çerkezoğlu, şu önerileri sıraladı:

"İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun uygulansın.

ILO'nun geçen yıl kabul ettiği 190 no'lu 'işyerinde şiddet ve tacizin önlenmesi' sözleşmesi ülkemiz tarafından da onaylansın.

İktidarın politikalarında kadın istihdamını artırmak için önerilen esnek çalışma biçimlerine karşı tam zamanlı ve güvenceli istihdam olanakları yaratılmalıdır. Covid-19

pandemisinin yarattığı krizden en çok etkilenen sektörlerde iş ve gelir kaybına uğrayan kadınlar için özel önlemler geliştirilmelidir.

■ Salgın süresince bütün işçiler süre koşulu aranmaksızın işsizlik ödeneği ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanmalıdır. Tüm işyerlerinde hamileler, yasal süt izni kullananlar, engelliler, 60 yaş ve üzerinde olanlar Covid-19 salgını süresince idari izinli sayılmalıdır.

Kamu-özel ayrımı olmaksızın, zorunlu hizmet ve üretim alanında çalışan ebeveynlere dönüşümlü ve eşit olarak ücretli izin verilmelidir.

Kadınlara özgü görülen ev içi sorumluluklar için kamusal politikaların hayata geçirilmesi şarttır. Özellikle kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı bakım evleri gibi merkezler açılarak tüm kadın ve erkeklerin ücretsiz yararlanabileceği bir hak olarak tanımlanmalıdır."

Eylem, "Yaşasın kadın dayanışması", "Yaşasın kadınların örgütlü mücadelesi" sloganlarıyla sona erdi.