26 Nisan 2024 Cuma

Cumartesi Annelerinden Adalet Bakanına: Teraziniz bozuk

29 yıl önce kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın dosyasını kamuoyuyla paylaşan Cumartesi Anneleri, adalet ve hukukun doğru şekilde tesis edilmesi mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini kaydetti. İzmir'de de Taşkaya için yapılan eylemde, kayıplar bulunana ve failler yargılanana kadar mücadelenin süreceği belirtildi.

Cumartesi Anneleri 923. hafta açıklamalarını gözaltında kaybedilişinin 29. yılında Hüseyin Taşkaya için gerçekleştirdi. Bu hafta da online düzenlenen açıklamanın metnini Taşkaya'nın gelini Ayşe Taşkaya okudu. Taşkaya, "923 haftadır söyledik, söylemeye devam edeceğiz: Adalet, hukukun doğru şekilde uygulanmasını gerektiriyor ise, adalet, haklının hakkını alabilmesi ise, yaşadık biliyoruz; bizim için hukuk yok, adalet yok. Bize yaşatılan zulmü görmezden gelen, bizi bekleyişin belirsizliğine hapsetmek isteyen adalet sisteminin terazisi bozuk" dedi.

Taşkaya şahsında kayınlar için adalet isteyeceklerini kaydeden Ayşe Taşkaya, kayıplarla buluşma mekanı Galatasaray'dan vazgeçmeyeceklerini söyledi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi de Konak'ta bulunan eski Sümerbank önünde Taşkaya'nın akıbetini sordu. "Kayıplar vicdanındır sahip çık" ve "Kayıplar belli failler nerede" pankartlarının açıldığı, Taşkaya'nın fotoğrafının taşındığı eylemin metnin İHD İzmir Şube Başkanı Zafer İncin okudu.

Hüseyin Taşkaya'nın gözaltında kaybedilmesinden korucubaşı Sedat Bucak başta olmak üzere korucular Ahmet Bucak, Ahmet Ersin Bucak, Halil Beyazkaz, Kemal Üzeyroğlu, İsmet Özeyranoğlu ve Mustafa Üzeyroğlu sorumlu olduğunun altını çizen İncin, şöyle devam etti: "Hüseyin Taşkaya'nın gözaltında kaybedilmesinden dönemin Siverek Jandarma Karakol Komutanı Üsteğmen Ahmet Şentürk, Siverek Kaymakamı Celalettin Yüksel, Urfa Jandarma Alay Komutanı Seral Saral, Jandarma Asayiş Bölge Komutanı Korgeneral Hasan Kundakçı, Urfa Emniyet Müdürü Mehmet Cebe, Urfa Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube Müdürü Mustafa Tekin, Urfa Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Fidanboy, Urfa Valisi Tevfik Ziyaeddin Akbulut sorumludur. Bir kere daha duymayan kulaklara, görmeyen gözlere sesleniyoruz, kayıplar bulunsun failler yargılansın."

Açıklamanın ardından bir süre oturma eylemi yapıldı.

NE OLMUŞTU?
42 yaşındaki 4 çocuk babası Hüseyin Taşkaya, Siverek'te yaşıyor ve müteahhitlik yapıyordu. 90'lı yıllarda tamamen Bucak Aşireti'nin hakimiyetinde olan Siverek'te ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. Bu ihlalleri eleştiren Taşkaya, güvenlik güçlerinin ve Bucak Aşireti'nin hedefindeydi. Baskılar yoğunlaşınca ailesini İstanbul'a taşıdı. Kendisi de kalan işlerini toparlamak üzere amcasının evinde kalmaya başladı. 6 Aralık 1993 tarihinde amcasının Siverek / Bağlar Mahallesi'ndeki evine 30 araçlık bir konvoyla gelen asker, polis ve Bucak aşiretine mensup korucular Hüseyin Taşkaya'yı gözaltına aldı. Onu askeri araca bindirerek götürdü.

Ailesi Hüseyin Taşkaya'yı sormak için jandarmaya, emniyete, savcılığa, valiliğe başvurdu. Askeri yetkililer, gözaltına alındıktan kısa bir süre sonra Taşkaya'nın polisler tarafından götürüldüğünü söyledi. Emniyet ise, "bizde yok Sedat Bucak'a sorun" dedi. DYP milletvekili, aşiret reisi- korucubaşı Sedat Bucak "Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor" dedi. Ailenin tüm girişimleri sonuçsuz kaldı, Hüseyin Taşkaya'dan bir daha haber alınamadı.

Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı, olayı soruşturmak, suçu ve suçluyu açığa çıkarmak ve suçluların cezalandırılmasını sağlamak görevini yerine getirmedi. Hüseyin Taşkaya'nın akrabalarının ve bütün mahallelinin tanıklığında  gözaltına alınmasını ailenin soyut iddiası olarak değerlendirdi ve takibata yer olmadığı gerekçesiyle dosyada Takipsizlik Kararı verdi. Hüseyin Taşkaya'nın kimler tarafından gözaltına alındığı belli olmasına rağmen etkin bir soruşturma yürütülmedi. Taşkaya'yı kaybedenlere suçlarının üstünü örtme ve sorumluluktan kaçma imkanı verildi.

Geçtiğimiz Temmuz ayı ortalarında Urfa'nın Hilvan ilçesi Tutumlu Köyünde bulunan çok sayıda kafatası ve kemik parçaları Urfa'da kaybedilenlerin yakınlarını yeniden harekete geçirdi. Taşkaya Ailesi de İHD Urfa Şubesi ve Urfalı kayıp yakınlarıyla beraber 25 Temmuz 2022 tarihinde Hilvan Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. DNA incelemesi yapılarak bulunan kemiklerin kimlik tespitinin yapılmasını istedi.