2 Mayıs 2024 Perşembe

Cihan Can'ı ezen polisin savunması: Odun sandım

Diyarbakır'da Cihan Can'ı ezerek katleden polis H.A., ifadesinde Can'ı odun zannederek üstünden geçtiğini, aracın kör noktasında olduğunu savundu. Savcılığın tutuklama talebine ve delillere rağmen polis H.A., serbest bırakıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Örgütü önüne çevik kuvvet polislerini taşıyan ekibi taşıyan zırhlı otobüsün çarparak katlettiği İnşaat Mühendisi Cihan Can'ı "kasten öldürmek"ten gözaltına alınan polis H.A., savcılığın tutuklama istemesine rağmen serbest bırakıldı. H.A., olaydan sonra götürüldüğü Bağlar Karakolu'nda verdiği ifade de Can'ı görmediğini ileri sürerek, "Aracın odunlar üzerinden geçtiği için sarsıntı olduğunu düşündüm" dedi.

Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre, ertesi gün verdiği ifade de ise olay günü HDP Diyarbakır İl Örgütü önündeki tedbir görevine gittiklerini söyledi. Turgut Özal Bulvarı'ndan HDP binasına gitmek için dönüş yaptığı sırada arabada bir sarsıntı hissettiğini söyleyen H.A., "Sürekli HDP il binası önündeki göreve gittiğim için olayın meydana geldiği yere yakın ekmek fırını olduğunu biliyordum. Daha önce fırına ait odunların yola fırladığı ve üzerinden geçtiğimiz olmuştur. Odunların yağmur dolayısıyla yola girmiş olduğunu düşündüm. Araç odunlar üzerinden geçtiği için sarsıntı olduğunu düşündüm. Bu sırada fren yaptım yağmur dolayısıyla araç biraz daha ilerledi. Bu sırada bir sarsıntı daha oldu. Aracı durdurdum" diyerek, Can'ı hiç görmediğini iddia etti. Can'a çarptıklarını ancak arabadan inen diğer polislerin aracın altına bakmasıyla fark ettiklerini ileri süren H.A., "Vatandaş arka tekerin arka kısmında olduğu için aracı biraz daha öne alarak yaralı vatandaşa daha rahat bir şekilde müdahale etmesini sağladım" dedi.

'GÖRÜŞ AÇIMI ENGELLİYORDU' SAVUNMASI
Yağmur yağdığı için görüş açısının düştüğünü söyleyerek kendisini savunan polis H.A., çok düşük bir hızla ilerlemesine rağmen önünde yürüyen Can'ın "zırhlı otobüsün sağ bölümü tahmini bir metre mesafeli kör noktada" olduğunu iddia etti, bu nedenle kazanın yaşandığını ileri sürdü.

Birkaç dakika içinde ifadesi alınarak adliyeye sevk edilen H.A. savcılıkta ifadesini tekrarladı. Savcılık, H.A.'nın üzerine atılı "taksirle öldürme" suçunu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve tutuklama nedeninin bulunduğunu belirterek, tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk etti. Hakim, görüntü inceleme tutanağı, "zırhlı aracın şoför mahallinin araca sonradan eklenen zırh elemanları görüş açısını oldukça kısıtladığını gösterir" fotoğraflar ve "şüphelinin kaçma şüphesinin olmadığı" gerekçesiyle, polis H.A.'nın adli kontrol şartı ve yurtdışı çıkış yasağı ile serbest bırakılmasına karar verdi.

AV. ÇOŞACAK: İFADESİ HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRIDIR
Can ailesi avukatı Fuat Coşacak yaşananları değerlendirdi. Hukuk düzenindeki yaşam hakkının kutsallığına vurgu yapan Avukat Coşacak, çarpma olayında adli ve idari soruşturmalarda kolluk kuvvetleri ve amirlerinin şahısla ilgili yapılan soruşturmada tarafsız ve bağımsız olarak hareket etmeleri, adli makamların ise karar verme noktasında şüphelinin kolluk görevlisi olmasına bakılmaksızın, maddi gerçekliğe göre karar vermesi gerektiğini söyledi. Ancak şuana kadar soruşturma dosyasının "Kendileri çalıp kendileri oynamış" şeklinde hazırlandığına işaret eden Coşacak, "Şüpheliyi kurtarmaya yönelik ne varsa, lehine hazırlanmış bir ifade ile kolluk ve savcılıkta ifade verdikleri görülmektedir" dedi. Zırhlı araç sürücüsü H.A.'nın ifadesindeki "odun" benzetmesine değinen Coşacak, "Koskoca bir adamı, odun parçasına benzetip üzerinden geçtiğine dair ifade, hayatın olağan akışına aykırıdır" diye konuştu.