Çepni: Ekonomik sorun Saray'ın harcamalarıyla çözülür

HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, milyonlarla işçi ve emekçinin çalışmak zorunda kaldığını, önlem almayan iktidarın kendi ekonomi gemisini yüzdürmeye çalıştığını belirtti. Ekonomik sorunun çözümüne ilişkin ise Çepni, Saray'ın günlük, aylık ve yıllık harcamalarıyla sağlanacağını vurguladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, koronavirüs salgını nedeniyle Türkiye'de bir kaosun yaşandığını kaydetti. Ancak bu kaosun belki de tüm dünyada yaşanılandan çok daha derin olduğuna dikkat çeken Çepni, "Çünkü Türkiye'de yaşanan kaosun temel karakterinden bir tanesi güvensizlik meselesi yani Türkiye toplumu yarınının ne olacağını bilmiyor. Yaşadığı sıkıntının, gerilimin, riskin tam olarak ne olduğunu bilmiyor ve kimden bir çare umacağının farkında değil" dedi.

'İKTİDAR SÜRECİN TEMEL AKTÖRLERİNDEN FAYDALANIYOR, CEZALANDIRIYOR'
Binlerce sağlık emekçisinin çok büyük bir fedakarlıkla işlerini yapmaya çalıştıklarını dile getiren Çepni, iktidarın koronavirüsle değil halka karşı mücadele ettiğini kaydetti. Bunu en başından dile getirdiklerini belirten Çepni, şöyle devam etti: "Bunu söylerken de elimizde çok somut veriler var ve bunları defaatle ayrıntılandırarak aktarmaya çalıştık. İktidar bu süreci şeffaf yürütmüyor. İktidar bu sürecin temel aktörlerinden faydalanmayı bir tarafa koyun, bugün açıklama yapan Türk Tabipler Birliği şube yöneticilerini cezalandırmakla meşgul. İktidar bu süreçte twitterda 'tweet' atan yurttaşlarını peşine düşmekle meşgul. İktidar bu süreçte 'evde kal' çağrısına bağlı olarak 'evde kalayım fakat açım, bunun bir çaresini üretin' diye feryat eden yurttaşları gözaltına almakla, tehdit etmekle meşgul. İktidar bu süreçte paketler açıklıyor ve bu paketlerde bakıyorsunuz ki sermaye korunuyor, şirketler korunuyor ve halka çağrı yapılıyor. İlk açıklanan pakette yine halka bir şey yoktu, bütünüyle şirketleri kurtarma paketiydi."

'BU SORUN SARAYIN GÜNLÜK HARCAMALARIYLA ÇÖZÜLEBİLİR'
Erdoğan'ın "biz bize yeteriz" sloganıyla başlattığı milli dayanışmaya dikkat çeken Çepni, halk arasında örgütlenen dayanışmanın ise yasaklandığını vurguladı. Çepni, toplanan deprem parası gibi iç edilen çok sayıda örnek olduğunu hatırlattı. Güvenlikçi ve savaş politikalarından vazgeçildiği takdirde gerekli kaynağın temin edileceğini vurgulayan Çepni, "Sarayın günlük, aylık, yıllık harcamalarıyla çözülebilir. Yandaş derneklere 2020'de aktarılan 2 milyon 735 milyon TL'ye pekala çözülebilir" ifadelerini kullandı.

'İKTİDAR KENDİ EKONOMİ GEMİSİNİ YÜZDÜRME DERDİNDE'
"Evde kal" çağrısına çalışmak zorunda kalan milyonlarca işçi ve emekçinin dahil olmadığını kaydeden Çepni, şöyle devam etti: "Bu düpedüz bir ikiyüzlülüktür. Milyonlarca işçi çalışmak zorunda. Biz bunun için mutlaka ve mutlaka acilen ücretli izin çağrısını yapıyoruz. Bu süreçte iktidarın kendi bekasını kurtarma, kendi ekonomi gemisini yüzdürme derdinde olduğunu biliyoruz. Halkımıza biz şu çağrıyı başından beri yaptık ve halkımız da gerekeni kendi cephesinden yapıyor. Kendi dayanışma alanını kurmaya çalışıyor."

'AYRIMCI, EŞİTLİKSİZ İNFAZ PAKETİ HALK DÜŞMANLIĞIDIR'
Yeni açıklanan infaz paketini, iktidarın ideolojik düşmanca tutumunun bir karşılığı olarak yorumlayan Çepni, "Coronavirüs sürecinde, virüs tedbirinden kaynaklı olarak tüm halkımız, tüm Türkiye toplumu cezaevlerinin acilen boşaltılmasını beklerken. Çünkü cezaevlerinde 100 bine yakın fazla tutsak, fazla mahkum var. Dolayısıyla 3 kişilik bir yerde 6 kişinin kaldığı, 3 kişilik ranzaların 6 kişilik ranzalara dönüştürüldüğü, havalandırma koşullarının çok sınırlı olduğu, beslenme koşullarının çok sınırlı olduğu koşullar bu koşullar. Fakat bunu yapmayı bir tarafa koyun, iktidar 'fırsat bu fırsat' diyerek yeni hazırladığı infaz paketinde siyasi mahpusları, siyasi tutsakları yani faşizme karşı mücadele yürütürken, eşitlik, özürlük mücadelesi yürütürken devlet tarafından, iktidar tarafından tutsak edilen, hapsedilen insanları paketin dışında tutuyor. Bu doğrudan bir halk düşmanlığıdır, doğrudan ayrımcılıktır, eşitsizliktir. Biz bu konuda eşitlikçi bir politika, eşitlikçi bir düzenleme yapılmasını doğru buluyoruz."

Siyasi tutsakların mücadelesini sürdüreceklerinin sözünü veren Çepni, halklara da dayanışma ve mücadele çağrısı yaptı.