Çağdaş Aydın: Ve serüvenciler düşer yollara

Marx'ın "Eğer sevgi üretmiyorsa yüreğiniz, başarılı bir üretici değilsiniz" sözünü, yaşam pratiğiyle bilince çıkarmıştı Çağdaş. Doğayı, hayvanları, suyu, Munzur'u, yaşamına dokunabildiği herkesi severdi Çağdaş, tanımadığı insanların acısını yüreğinde hissedip; yaşamına ona göre yön verenlerdendi.
Çağdaş Aydın, 1988'de Dersim'de politik bir ailede doğdu. Küçücük yaşında devrimci marşları ezbere bilirdi; Che tişörtü giyinip, orak çekiçli küpesini takmayı çok severdi. Daha küçükken başlamıştı haksızlığa karşı çıkmaya. Kuzeninin anlatımına göre; Çağdaş ve kuzenleri küçükken Dersim'de dayısı su sporlarının yapıldığı bir yer açıyordu ve onlardan yardım istemiş; karşılığında da rafting yaptıracağı sözünü vermişti. Günlerce yardım etmelerine rağmen, dayısı bir türlü sözünü yerine getirmiyordu. Bunun üzerine Çağdaş "Burada emeğimiz sömürülüyor" diyerek ilk isyan bayrağını çekmişti. Hayatı boyunca da hep o isyan bayrağıyla yaşadı.
İki üniversite bitirmesine rağmen, bu ülkede düzenli bir iş bulamamanın rahatsızlığı içindeydi. İş bulabilmek için Ankara'ya gitti. Kardeşi ODTÜ'de okuyordu, Çağdaş da orada dağcılık kulübüne yazılmıştı. Orayla çok bütünleşmişti hatta bazı arkadaşları ona ODTÜ'lü Çağdaş demeye bile başlamıştı. Ondan bahsedenler bir serüvenci olduğunu söyledi. Doğaya dair bir şey yapmayı seviyordu, bir de Mercan'da yüzmeyi… Ekoloji kampları içerisinde de yer almıştı.
Bir dönem Etkin Haber Ajansının muhabirliğini de yapan Çağdaş; sosyal medyanın gücünü erken fark edenlerdi ve mücadeledeki yerine önem verdiğinden son olarak ESP sosyal medya grubu içinde yer alıyordu.
HALKLARIN SORUNLARINA ORTAKTI
Çorum, Sivas, Maraş, Gazi katliamlarının tüm anlamalarında, Roboskî, Reyhanlı, Gezi, Soma katliamlarının tüm eylemlerindeydi Çağdaş. Toplumsal alanda halkların sorunlarına ortaktı; işçi katliamları, işçi direnişleri, doğa yıkımları kısaca ne kadar sorun varsa buna merhem olmak için çalışmalar içerisinde olurdu. Devrimci tutsakları unutmazdı hiç ve her hafta yanlarında olduğu Cumartesi Annelerini.
Bir gün annesi "Oğlum birlikte kahvaltı yapalım" dediğinde, "Anne, Cumartesi Anneleri kahvaltı yapmadan gelmişlerdir. Simit, poğaça alıp yanlarına gideyim. Onlarla birlikte kahvaltı yapayım" yanıtını vermişti. Çağdaş'ın her hafta hatırladığı, yanlarında olduğu Cumartesi Anneleri de onu hiç unutmadı. Asla haksızlığa gelemezdi diye bahsediyor annesi Çağdaş'tan; vicdanıyla hareket ettiğini ve hep eşitlik istediğini söylüyor.
Çağdaş, babası Fethi Aydın ile birlikte çıkmıştı yola. Babası gitmeden önce onun annesiyle birlikte kalmasını istemişti. Ama Çağdaş "Size bir şey olursa ben burada nasıl durabilirim" deyip kabul etmemişti. Gitmeden önce babasıyla ailelerden ilaçlar toplamışlar, kampanyayı insanlara birlikte anlatmışlardı. Katliamdan yaralı kurtulan babası, ne yazık ki oğlunun cenazesini taşımak zorunda kaldı. Katliamın sonrasında "Keşke gitmeseydik" diye düşünmediğini söyleyen babası "Çağdaş gençti, sevgilisi vardı, onunla geçireceği çok zaman, yapacağı çok şey vardı. Çağdaş'a barikat olmayı çok isterdim ama olmadı" dedi.
EZİLENLERİN MÜCADELESİNİ SIRTLAYAN BİR DEVRİMCİYDİ
Çağdaş, gitmeden önce sevgilisiyle birlikte çocuklar için hikaye kitapları da almıştı. Sivas katliamının yıl dönümünde Sivas'ta, Roboskî katliamının yıldönümünde Roboski'de olmuştu Çağdaş. Bu kez savaşın ortasında direnen bir halkın da yanında olacaktı. Onu tanıyanlar Kobanê'ye gitmek istemesine bu yüzden hiç şaşırmadı. Sınıf bilinciyle kuşanmış, ezilenlerin mücadelesini sırtlayan bir devrimciydi Çağdaş.
Kendisini biraz "Mandıra Filozofu" filmindeki ana karaktere benzetiyordu. Bir gün bu filmi anne ve babasına da izletmiş "İşte benim hayatım o filmdeki gibi. Paranın olmadığı komünal bir yaşam istiyorum" demişti. Ve komünal bir yaşamın inşa edilmeye çalışıldığı yere doğru yola çıktı. Sosyal medya alanında birlikte çalıştığı yoldaşına Kobanê'den döndükten sonra Dersim'e gidelim Munzur'un kenarında oturup rakı içelim demişti, olmadı. Çok sevdiği ve çok yüzdüğü Munzur'un yanı başında, Dersim'de toprağa verildi.
*Portre dizimiz yarın Ece Dinç ile devam edecek...
Kaynakça:
*Kırmızı Gül'ün Defteri
*Kobanê'ye Gitmek
*Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak