Bursa'da Suruç paneli: Saldırılara karşı antifaşist mücadeleyi büyütelim
ESP ve SGDF'nin Bursa'da düzenlediği "Suruç, kotrra-mafya düzeni ve mücadele" panelinde, faşist saldırılara karşı antifaşist mücadelenin büyütülmesi gerektiği vurgulandı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), Bursa'da "Suruç, kotrra-mafya düzeni ve mücadele" konulu panel düzenledi.
HDP Yıldırım ilçe binasında düzenlenen panele konuşmacı olarak Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü ve SGDF adına Özge Dağan katıldı.
TÜMÜKLÜ: SALDIRILARA KARŞI ANTİFAŞİST MÜCADELE GEREKLİ
Çok sayıda kişinin katıldığı panelde ilk olarak ESP Eş Genel Başkanı Tümüklü konuştu. Tümüklü, "Katliamlar devletin geleneklerinde vardır. Cumhuriyetin kuruluşunda da bu katliamlar yapılmıştır. Teşkîlât-ı Mahsûsa ile bu katliamlar yapılmıştır. Devlet krize düştüğü anda her zaman katliam yapmıştır" dedi.
Devletin iki türlü bu katliamları örgütlediğini ifade eden Tümüklü, "Birincisi kendi memurları katliamları yaparken ikinci olarak devlet memurlarına bağlı taşeronlar, yani mafya, çete, kabadayılar ile bu katliamlarını yapıyor" diye kaydetti. Tümüklü, "Türkçüler ve İslamcı kesim devletin sahibi olarak kendilerini gördükleri için kurdukları derneklerle muhaliflere saldırmışlardır. Deniz Poyraz'ı SADAT'çılar, Suruç katliamını DAİŞ gerçekleştirmiştir" diye belirtti.
Hem katliam hem de sömürü ile karşı karşıya olduklarını söyleyen Tümüklü, "Bu saldırılara karşı antifaşist bir mücadele gerekiyor. Mücadele etmek isteyenleri bir araya getirmeliyiz. Kürt ulusu ile çevrecileri, LGBTİ+ları, muhalif olan herkesi bir araya getirmek zorundayız. Bu rejimin tüm kodlarını parçalamak zorundayız" diye konuştu.
SÜRÜCÜ: SALDIRILARA KARŞI ÖRGÜTLENMELİYİZ
HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü ise "Cumhuriyetin kurulması ile katliamlar başlamıştır. '90'lı yıllarda binlerce köy boşaltıldı. Faili belli katliamlar yapıldı. İnsanlar göç ettirildi. İnsanlar travma yaşadı. Aynı zihniyet 2015'te tekrar devreye girdi. Mehmet Ağar ve ekibi yine işbaşında. Sedat Peker'in itirafları ile herşey ortaya çıkmıştır" dedi. Peker'in itiraf ve ifşalarına ciddi bir tepki verilmediğini söyleyen Sürücü, Ağar ve AKP'nin çeteleştiğini ifade etti.
Sürücü, "Ülkeyi yönetemiyorlar, saldırarak iktidarda kalmaya çalışıyorlar. Çözüm sürecinde AKP tek başına iktidar olamayacağını anlayınca masayı devirdi. Diyarbakır, Suruç ve Ankara Gar katliamı ile 1 Kasım seçimi yapılarak iktidara geldiler. Binlerce kişi gözaltına alınıp cezaevine atıldı. FETÖ'cülerin hazırladığı kumpas davaları ile vekillerin dokunulmazlıkları kaldırılıp cezaevine atıldı. Çözüm üretemedikleri için saldırılarını artırıyor. Deniz Poyraz'ın şehit edilmesi, HDP ve demokrasiye sıkılmış bir kurşundur. İktidar katillerini koruyor. Tüm bu saldırılara karşı örgütlemeliyiz. Birleşerek kazanabiliriz" diye belirtti.
DOĞAN: KONTRA-MAFYA DÜZENİNE KARŞI ANTİFAŞİST MÜCADELE BÜYÜTÜLMELİ
SGDF adına konuşan Özge Doğan ise Suruç katliamının AKP ve DAİŞ ortaklığıyla gerçekleştiğini vurguladı. Doğan, "Gezi'nin gençliği ile Kobanê'nin gençliğinin buluşmasını amaçladık. Ancak devlet bu birliğe karşı Suruç katliamını gerçekleştirdi. Kürdistan ve Türkiye devrimci hareketinin buluşmasını engellemek için bu saldırıyı organize etti. Suruç'ta yapılan saldırıya karşı mücadelemiz sürüyor. Kontra ve mafya düzenine karşı antifaşist bir mücadele büyütülmelidir" dedi