'Bu karanlık günlerin üstesinden geleceğiz'

Barış Akademisyenleri hakim karşısına çıkmaya devam ederken, bugünkü duruşmalar öncesi Avrupa Parlamentosu üyelerinin de katılımı ile Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı.

 

Barış Akademisyenleri adına yapılan açıklama "Bugün 21 Aralık. Kış dönümü. Gecelerin uzamaktan, gündüzlerin kısalmaktan vazgeçtikleri gün" ifadeleri ile başladı ve geride bırakılan haftaya dair notlar paylaşıldı:

"Bu hafta 5. kez granit adalet tesisine geldik. Geride bıraktığımız hafta içerisinde de onlarca duruşma takip ettik, bir çok arkadaşımız ceza aldı ve yaşanan hukuksuzlukların yine haddi hesabı olmadı. Sevgili Şebnem Korur Fincancı'nın davasında daha önce Gençay Gürsoy hocamızda olduğu gibi bir son dakika hamlesiyle yeni deliller uyduruldu. Bunları avukatlar dahi görmeden dosyaya eklendi. 2 yılın üzerinde ertelemesiz cezalar alan Şebnem ve Gençay hocalarımızla beraber barışı savunmaya devam edeceğiz."

 

'ÜNİVERSİTELERE SAHİP ÇIKACAĞIZ'

 

Daha sonra söz alan KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen de "Her bir akademisyen arkadaşımızın şahsında asıl olarak yargılanan hakikat arayışıdır, akademik özgürlüktür, barış talebidir. Ama bütün bunlara rağmen barış istemeye, hakikati aramaya devam edeceğiz. Üniversitelerimizde bilime ve düşünce özgürlüğüne sahip çıkacağız. Bizleri üniversitelerden uzaklaştırdılar, bizleri verdiğimiz mücadeleden dolayı cezalandırmaya çalışıyorlar. Varsın onlar buna devam etsin, biz bu ülkede insanlar, çocuklar ölmesin demekten vazgeçmeyeceğiz. 'Akademi biat etmeyecek' diyerek, akademik özgürlüğe sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu karanlık günlerin üstesinden geleceğiz" dedi.

 

VALERO: DAYANIŞMA GÖSTERMEK ÖNEMLİ

 

Avrupa Parlamentosu'ndan Bodil Valero ise "Burada akademisyenler ve diğer yargılanan insanlarla dayanışma göstermek önemli" dedi.

 

Valero, "Burada asıl mesele sadece akademisyenler değil, asıl mesele hukukun üstünlüğü, demokrasi, insan hakları. Biz bu davaları çok yakından takip ediyoruz. Hakkınızda hazırlanan iddianameyi okudum. Ben de bir hukukçuyum. Ben barış bildirisinde herhangi bir ülkedeki demokratik standartlara aykırı herhangi bir şey görmedim" diye belirtti.

 

Akademisyenler ve açıklamaya katılanlar daha sonra duruşmaları takip etmek üzere adliyeye geçti.