10 Mayıs 2024 Cuma

Başaran: Erkek ittifakı değil, kadın dayanışmamız kazanacak

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başaran, şiddet, tecavüz faillerinin yüzde 55'inin tutuklanmadığını belirterek, cezasızlık politikasına değindi. HDP'li Hatimoğulları'na yönelik silahlı tehdit, kadın yoksulluğu kampanyası ve açıkladıkları deklarasyona da değinen Başaran, erkek ittifakına karşı kadın dayanışmasının kazanacağını söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başaran, HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları'na yönelik silahlı tehdit, parti yönetici ve üyelerinin kaçırılmalarına değindi, "Bu çetevari yöntemlerle ne elde etmeye çalışıyorsunuz" diye sordu, hesabını soracaklarını söyledi.

ŞİDDET, TECAVÜZ FAİLLERİNİN SADECE YÜZDE 45'İ TUTUKLANIYOR
Gündeme ilişkin değerlendirmelerinde kadına yönelik şiddet, çocuk istismarına ilişkin gelişmelere değinen Başaran, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve çocuklara yönelik cinsel istismar saldırısı gerçekleştirenlere cezasızlık politikasının devam ettiğini söyledi. Güncel veriler paylaşan Başaran, "Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz vakalarında faillerin sadece yüzde 45'i tutuklanıyor" dedi.

Tutuklamalardaki tablonun cezalandırmada daha az seyirde olduğuna işaret eden Başaran, erkeklerin kadınlara ve çocuklara yönelik suçları neye ve kime güvenerek işlediğini gösterdiğini belirtti, "Bağımsız olması gereken yargı, kadın düşmanı politikaları yürütürken iktidarın yargısı olduğunu apaçık bir biçimde ortaya koymaya devam ediyor" diye konuştu.

Kadınlara yönelik şiddet faillerini dokunmayan, kadınların katledilmesini engellemeyenlerin 9 Eylül Üniversitesi'nde İstanbul Sözleşmesi maskesiyle sahneye çıkan kadınlara saldırdığını hatırlatan Başaran, devlet politikasının yansımalarına örnekler verdi. Başaran, süren kadın katliamı davalarındaki gelişmelere de değindi.

EZGİ ORAK KAÇIRILDI, TÜLAY HATİMOĞULLARI SİLAHLA TEHDİT EDİLDİ
HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları'na yönelik silahlı tehdit ve Genç Kadın Koordinasyonu üyesi Ezgi Orak'ın Ankara'da kaçırılmasına da değinen Başaran, "Bu çetevari yöntemlerle ne elde etmeye çalışıyorsunuz" diye sordu, "Biz kadınlar, bu saldırı politikalarıyla çete yöntemleriyle geri adım atmayız. Bizi tanımadıysanız tarihsel deneyimlerimize, mücadele geleneğimize bakmanızı bir kez daha tavsiye ederiz. Ama bu yöntemlerin hesabını soracağımızı da bir kez daha ifade ediyoruz" dedi.

CEMAAT YURTLARINA 173 MİLYON 704 BİN LİRA AYRILDI
Barınamıyoruz eylemlerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, lisans, ön lisans, doktora öğrencisi sayısının geçen seneki rakamlara göre en az 8 milyon 700 bin civarında olduğu bilgisini verdi, KYK'nin toplam 552 yurdundaki öğrenci kapasitesinin 84 bin 363 olduğunu söyledi. İktidarın KYK yurtlarına değil cemaat yurtlarına bütçe ayırdığını söyleyen Başaran, "İktidar cemaat yurtlarına 173 milyon 704 bin lira destek bütçesi ayırdı. Öğrencilere desteği olan KYK burs ve kredisi yalnızca 650 TL. Buna karşılık en ucuz yurt fiyatı ise 800 liradan başlıyor. Kiralık penceresiz odalar 900 TL'den başlıyor" diye belirtti. 

Öğrencilerin tepkilerinin terörize edilmeye çalışıldığını söyleyen Başaran, Erdoğan'ın "sözde öğrenci" ifadelerine şu sözlerle tepki gösterdi: "Onlara göre bu ülkedeki herkes sözde ama asıl sözde olan iktidar kendini bu kesimlere saldırının bir tarafı haline getiriyor. Hemen ardından protesto eden İstanbul ve İzmir'deki öğrenciler, müdahale sonucu gözaltına alındı, Dersim'de kadın öğrenciler bir gecede yurttan atıldılar. İşte bu, iktidarın gençlerle ilgili politikalarının en somut örnekleri olarak karşımızda duruyor."

Başaran, New York'ta açılan Türk Evi'ne harcanan parayla 500'er yataklı 23 öğrenci yurdu inşa edilebileceğini söyledi.

KADIN YOKSULLUĞU KAMPANYASI
İktidarın politikalarının yarattığı yoksulluğun kadınlar bakımından çok daha yakıcı bir hal aldığını söyleyen Başaran, "Kadın yoksulluğuna hayır, kadınlar için adalet" kampanyalarına ilişkin bilgi verdi. Çalışma kapsamında 18 kente gittiklerini anlatan Başaran, yürüttükleri çalışmalar sırasında tanık oldukları kadın emeği sömürüsüne ilişkin örnekler verdi. Başaran şöyle konuştu: "Antep'te kuru üzüm, ceviz, fıstık içi ayıklayan ve hiçbir güvencesi olmayan ama saatlerde parça başı terlik işçiliği yapan kadınlarla bir araya geldik. Kadın platformu ile bir araya geldik. Bu buluşmalarla gördük ki ülkenin neresinde olursa olsun kadınlar yoksullukla mücadele içinde yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. Sadece bir, iki örnek vermek istiyorum yaptığımız ziyaretlerden. Gün içinde kadınlar 40-50 kilo üzüm ayıklıyor ama en nihayetinde günün sonunda hiçbir güvencesi olmayan kadınların elde ettiği para 20 ya da en fazla 30 TL. Yine gün boyunca bir çuval ceviz ayıklayan kadınların eline geçen para 10 TL, bir çuval fıstık ayıklayan kadınların eline geçen para 12 TL."

HDP Kadın Meclisi'nin İstanbul Sözleşmesinin feshi ve eşbaşkanlık sisteminin suç olarak gösterilmesine karşı bir araya gelerek mücadeleyi sürdürdüğünü kaydeden Başaran, "Kadınlar bu ülkede toplumsal cinsiyet eşitliğinin önündeki siyasal, idari, ekonomik ve kültürel tüm engellerin kaldırılmasını istiyor ve bunun mücadelesini yürütüyor; kadınlar bu ülkede siyaset yaptıkları için hapsedilmek istemiyor. Kadınlar bedenleri ile ilgili kararları kendileri almak istiyor; kadınlar bu ülkede sabahtan akşama kadar çalışma sonucunda güvenceli bir iş ve istihdam istiyor" dedi.

KADIN DAYANIŞMASI KAZANACAK
Kadınların taleplerine kulaklarını tıkayanlarla aynı kulvarda olmayacaklarını kaydeden Başaran, "İstanbul Sözleşmesini ortadan kaldıranlarla, rızkımızı, kaynaklarımızı, kazancımızı güvenlik adı altında savaşa harcayarak bizleri yoksulluğa mahkum edenlerle, tekçi siyaset yürütenlerle yol yürümeyeceğiz! Biz kadınlar; bu tekçi erkek rejimi değiştirmeye hazırız, buna talibiz. Değiştireceğiz de. Buna inancımız tam! Umudumuz büyük. O yüzden tüm kadınlaradır aynı zamanda çağrımız: Erkek ittifakı değil, kadın dayanışmamız kazansın, hep birlikte kazanalım" diye konuştu.

Savaşa ayrılan bütçenin yoksulluğun kaynağı olduğuna işaret eden Başaran, HDP'nin 27 Eylül günü açıkladığı deklarasyonla siyasi rotasını belirlediğini kaydetti, sundukları çözüm perspektiflerine değindi, deklarasyonun çağrısının ortak mücadele olduğunu söyledi.

Çözümsüzlük politikasının iktidarı çözdüğünü söyleyen Başaran, "Bundan sonra herkesin üzerine düşen sorumlulukla hareket etmesi gerektiğini, bütün toplumun bu konuda üzerine düşen rolü yerine getirmesi gerektiğini söylüyoruz. İnanıyoruz ki, önümüzdeki günlerde bütün bu saldırıların karşısında kadınların ortak mücadelesiyle, Türkiye'de yok sayılanların, demokrasi ve özgürlük isteyenlerin ortak mücadelesiyle aydınlık bir geleceği kuracağız" diye kaydetti.