18 Mayıs 2024 Cumartesi

Barınakta hayvanlara yönelik hak ihlali davası görüldü

Elazığ Geçiçi Bakımevi'nde yaşanan hayvan hakkı ihlalleri ile ilgili Elazığ Adliyesinde görülen davanın 3. duruşmasında savcı sanıkların ayrı ayrı cezalandırılmasını istedi. 

Elazığ Geçiçi Bakımevi'nde yaşanan hayvan hakkı ihlalleri ile ilgili Elazığ Adliyesi 2. Asliye Ceza Mahkemesinde devam eden davanın 3. duruşması görüldü.

Elazığ Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi ile ilgili olarak burayı ziyaret eden gönüllüler tarafından hayvanlara kötü muamelede bulunulduğu, çiftlikte yaşayan hayvanlara uygun ilaçların kedi ve köpeklere kullandırıldığı, yaralı kedilerin bir oda içinde ve toplu halde tutulduğu; kafes içindeki parazitlerin temizlenmediği, dışkıların hayvan kafeslerinde bırakıldığı, mama kaplarının olmadığı ve kafeslerin pis ve bakımsız olduğu yönünde Elazığ Belediyesi Geçici Bakımevi müdürü ve veteriner hekimler hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu. Savcı olay yeri inceleme gerçekleştirerek, iddia edilen hususları doğrular nitelikte tespitlerin olduğu bir tutanak düzenlendi ancak Elazığ valiliği soruşturmaya izin vermedi. Bunun üzerine gönüllüler davayı bölge idare mahkemesine taşıdı. Üst mahkeme, hayvanların sağlıklı şartlarda barınmasından sorumlu olanların görevlerini kötüye kullandıkları yönünde kuvvetli şüphe hali bulunduğundan soruşturma izninin verilmesi gerektiğine hükmederek Elazığ Valiliği'nin kararını kaldırdı, bakımevi müdürü ve veteriner hekimlerinin de dahil olduğu 4 sanık hakkında kamu davası açıldı.

Elazığ Adliyesi'nde görülen davada demokratik kitle örgütü ve baroların davaya katılım talebi yine reddedilirken, barınakta yaşananları ortaya çıkaran Türkan Ceylan da dosyada hayvanları temsilen kimsenin bulunmadığını belirterek davaya katılma talebini iletti, Ceylan'ın talebi de reddedildi.

Dinlenen tanıklar suçun işlendiği dönemle ilgili bir tanıklıklarının olmadığı belirtti. Tanıklardan biri barınağın şu an "beş yıldızlı otel gibi" olduğunu iddia etti. Yine tanıklardan biri hasta ve sağlıklı hayvanların ayrı ayrı tutulduğunu öne sürdü ancak keşif tutanaklarında hasta ve sağlıklı hayvanların bir arada tutulduğu kanıtlanmıştı. 2015-2017 arasında barınakta müdür olarak görev yapan tanık, sanıkların görevlerini iyi bir şekilde yerine getirdiklerini, çoğu zaman trafik kazası geçirmiş ve ölmek üzere olan hayvanların barınağa geldiğini ve bu yüzden öldüklerini iddia etti. Oysa bilirkişi raporunda ve görüntülerde hayvanların trafik kazasından değil hastalıktan öldüğü ve birbirlerini yedikleri açıkça görülmekte.

Yine dinlenen bir tanık suçun işlendiği tarihlerde orada çalıştığı halde keşif tarihinde orada bulunmadığını, bilgisi olmadığını söyledi. Görüntülere ilişkin ise "sabah çekilmiştir, gece hayvanlara müdahale imkanımız yok, gece temizlik yapılmıyor, kafesin içi pislenmiştir" dedi.

Sanık müdafi barınak ilk defa kurulduğu için "ufak tefek eksikliklerin olabileceğini", "küçük bazı hataların yapılmış olabileceğini", "bunlara aslında müsamaha gösterilmesi gerektiğini" söyledi. Savcının iddianamede "hayvan soykırımı gerçekleşmiştir" dediği bu barınakta yaşananlar ufak tefek eksiklikler olarak açıklanamaz.

Dinlenen tüm tanıkların ezberden verdikleri beyanları dosyada bulunan görüntüler ve bilirkişi raporu ile çelişiyor. Savcı ise sanıkların ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep etti.

Duruşma 29 Mart'a ertelendi.