15 Aralık 2025 Pazartesi

Babasının istismar saldırısına uğrayan Nilay Esmer: Mücadelemden asla vazgeçmeyeceğim

Nilay Esmer, 18 yıl boyunca kendisine cinsel istismar saldırısında bulunan babası Erdoğan Esmer'in cezalandırılması için 3 yıldır mücadele ediyor. Fail babanın suçüstü yakalanmasına rağmen 9 aylık tutukluluğun ardından beraat ettirilmesine isyan eden Nilay, "Kendimi güvende hissetmiyorum" diyerek yaşadığı tedirginliği anlattı. Nilay tedirgin ama hiçbir şekilde mücadele etmekten vazgeçmiyor. ETHA aracılığıyla kadın örgütlerine, insan hakları savunucularına, hukukçulara seslenen Nilay, "Mücadelemden asla vazgeçmeyeceğim. Ama bu mücadeleyi sürdürürken yanımda daha geniş kitlelerin olmasını istiyorum" dedi.

Nilay Esmer 28 yaşında genç bir kadın. Diyarbakır'da yaşıyor. 7 yaşından 25 yaşına kadar babası Erdoğan Esmer tarafından cinsel istismar saldırısına uğramış. Cinsel istismar faili baba, annesi ve kardeşlerine zarar vermekle tehdit ederek Nilay'a 18 yıl boyunca cinsel şiddet uygulamış. Ta ki, 2022 yılının Şubat ayında araba içinde Nilay'a cinsel saldırıda bulunurken jandarma tarafından fark edilmesine kadar. Nilay o günü, "Benim kurtuluşum" diye tarif ediyor.

Diyarbakır'da görüştüğümüz Nilay, kardeşi Yağmur ve dayısı Ali Rıza Esmer, istismar sürecini, cinsel istismar faili baba Erdoğan Esmer'in tehditlerini, mahkemede nasıl aklanarak iki kez beraat ettirildiğini anlatarak, kadınlara, kadın örgütlerine, insan hakları savunucularına, barolara Nilay'a, davasına sahip çıkma çağrısında bulundu.

Nilay, açık kimliğiyle bu mücadeleyi yürütmesine rağmen kendisini rahat hissetmek için yüzünü göstermeden video kaydı alınmasını istedi. Konuşurken zorlansa da mücadele etme kararlılığı her kelimesine, cümlesine yansıyacak şekilde yaşadıklarını bizimle paylaştı.

'YILLARCA SUSTURULDUM'
Nilay 18 yıl boyunca yaşadığı cinsel istismarı, fail babanın tehditleri nedeniyle kimseye anlatamadı, kendi ifadesiyle "Yıllarca sustu, susturuldu". 2022 yılının Şubatında bir araba içinde yine cinsel istismar saldırısına maruz kaldığında jandarmanın fark etmesinin ardından babasının cinsel şiddeti sona erdi. Jandarma suçüstü yakaladığı Erdoğan Esmer hakkında çocuğuna cinsel istismar saldırısında bulunmaktan tutanak tuttu, Nilay da şikayetçi oldu, fail tutuklandı. Bundan sonra babasının ailesinin tehditleri başladı. Baskı ve kan davası başlar tehditleriyle Nilay'a şikayeti geri çektirildi. Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi Nilay'ın şikayetini baskıyla geri çektiğini görerek Erdoğan Esmer'e 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verdi. Fail kararı istinafa taşıdı. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ağır Ceza Dairesi, 55 gün gibi kısa bir süre içinde fail hakkında beraat kararı verdi. Ve fail 9 aylık tutukluluğun ardından bu kararla serbest bırakıldı. Nilay'ın yaşadıkları, aynı zamanda erkek yargının istismar faillerine uyguladığı cezasızlık politikasının nasıl işlediğini anlatıyor bize.

Nilay'ın yaşadığı cinsel şiddet beraat kararının ardından silahlı tehdit, baskıya dönüştü. Fail Erdoğan Esmer sokakta rahatça gezerken Nilay ve kardeşleri, annesi evden çıkmaya korkuyor, büyük bir tedirginlik içinde yaşıyor.

Nilay ve ailesi yaşadıklarını beraat kararının ardından dayılarına anlattı. Onların da desteğiyle beraat kararı Yargıtay'a taşındı. Ancak Yargıtay dosyayı, "şikayet yokluğundan kamu davasına katılma hakkı bulunmayan mağdur vekilinin hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı" gerekçesiyle reddetti. Yani Nilay'ın şikayetini, jandarmanın suçüstü raporunu görmezden gelerek tehdit ve şantajla Nilay'ın şikayetini çekmesini baz aldı.

NİLAY'IN KARDEŞLERİ İSTİSMARIN TANIĞI
Yargıtay'ın beraat kararının ardından Nilay ve ailesi, çocuk istismarı davası açtı. Dava Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Duruşmada Nilay'ın kardeşleri Batuhan ve Yağmur tanıklık yaptı. Batuhan, 7 yaşındayken ablası Yağmur'la birlikte dışarıda oynadığını, o sırada annesinin fırına gittiğini, su içmek için içeri girdiğinde babasını ablasının üzerinde gördüğünü anlattı. Küçük olduğu için buna anlam veremediğini, jandarmanın suçüstü yakalamasının ardından o gün gördüklerini anlamlandığını söyledi Batuhan ve "O anı hiçbir zaman unutmadım" dedi.

Yağmur da babasının Nilay'a kendilerine davrandığından çok farklı davrandığını anlattı mahkemede. Babasının Nilay'ın "özel bölgelerine" baktığına defalarca şahit olduğunu, ama babası olduğu için cinsel istismar saldırısında bulunuyor olması ihtimalini konduramadığını söyleyen Yağmur, ‎"Olayı öğrenince hiç şaşırmadım" diyerek tanıklık ettiği durumun adını o zaman koyduğunu aktardı aynı Batuhan gibi.

Fakat ‎Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin tutumu baştan belliydi. Nilay'ın annesinin tanıklığını, "Ben bu kadar kişiyi dinleyemem" diyerek reddetti. Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezinin müdahillik talebini de reddetti. İki kardeşin tanıklığını, jandarmanın suçüstü tutanağını, Nilay'ın şikayetini ve anlattıklarını aynı istinaf ve Yargıtay gibi görmezden gelerek Erdoğan Esmer hakkında daha ilk duruşmada beraat kararı verdi. Nilay ve ailesi kararı istinafa taşıdı. Dosya hala Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ağır Ceza Dairesinde bekliyor.

MAHKEMEYE GÖRE NİLAY İSTİSMAR SALDIRISINA 'RIZA' GÖSTERMİŞ 
Nilay, "baba denilen adama" iki kere beraat kararı verilmesinde, "karşılıklı rıza var" denilmesinin etkili olduğunu anlatıyor. Şikayetinin tehditlerle geri çektirilmesinin ardından cinsel istismar saldırısına "rıza" denilmesine ve bunu takip eden cezasızlığa çok öfkeli Nilay. Bu öfkenin bir boyutunu, 18 yıl boyunca öz babası tarafından cinsel istismar saldırısına uğraması ve bunun görülmemesi oluştururken, diğer boyutu ise beraat kararı verenlerin, 7 yaşındaki bir çocuğun neye "rıza" gösterebileceği ya da bir çocuğun kendi öz babasıyla cinsel birlikteliğe nasıl "rıza" göstermiş olabileceği sorularına yanıt vermemesi oluşturuyor.

Beraat kararlarından cesaret alan cinsel istismar faili Erdoğan Esmer silahlı tehdit, ısrarlı takip ve hakaretlerini sürdürdü. Açılan davada bu suçlamalarla 7 yıl hapis cezası aldı. Nilay'ın dayısı Ali Rıza Esmer, yargının çocuklar ve kadınlar söz konusu olunca nasıl işlediğini Erdoğan Esmer'in cinsel istismar ve tehdit davasındaki süreçleri kıyaslayarak anlattı: "‎Düşünsenize. Jandarmanın suçüstü yakaladığı kişinin 13 yıl ceza yediği dava istinafta 55 günde beraat ile sonuçlanırken, silahlı tehdit, ısrarlı takip ve hakaretten yediği 7 yıllık ceza 16 aydır istinafta bekletiliyor."

Yargı pratiğine ilişkin örneklere devam etti dayı Esmer, suçüstünün ardından failin ailesinin tehditleri, zorla Nilay'ın ifadesini değiştirmelerine ilişkin Nilay'ın 10 Şubat 2025 tarihinde şikayette bulunduğunu, soruşturma dosyasının o tarihten bugüne Diyarbakır Savcılığında beklediğini anlattı.

Nilay'ın şikayetini geri çekmesi için baskı yapanlar arasında Erdoğan Esmer'in yakınlardan iki eğitimci de bulunuyor. Bu kişiler hakkında Diyarbakır Valiliği soruşturma izni verirken, ‎İl Milli Eğitim Müdürlüğü müfettişleri Nilay'ın ve annesinin ifadesini aldı. Ancak soruşturma sürüncemede bırakılıyor, üzerinden yaklaşık 6 ay geçmesine hala bir karar verilmiş değil.

Cinsel istismar failiyle ilgili cezasızlık pratiğini hızlı işleten, verilen cezaları ise onaylamayan yargı, dayı Ali Rıza Esmer hakkında açılan davada ise elini çabuk tutmuş. X hesabından yaptığı bir paylaşımda Erdoğan Esmer'e "sapık" dediği gerekçesiyle dayı Esmer hakkında Ergani Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada 9 bin TL'lik ön ödeme kararı çıkmış. Ödemeyi yapması durumunda dava kapanacak, ama Ali Rıza Esmer bu parayı ödemeyi reddettiğini söyledi. "Yakın zamanda hakkımda bir dava açılacağını biliyorum ve bu davaya da alnım açık şekilde gireceğim. Çünkü bu mücadele onurlu ve haklı bir mücadeledir" sözleriyle mücadelelerinin yargı eliyle engellenmesine izin vermeyeceklerini vurguladı.

DAYI ESMER: NİLAY İÇİN ADALET SAĞLANINCAYA KADAR SUSMAYACAĞIM
Ali Rıza Esmer sözlerini şu çağrıyla bitirdi:‎ "Nilay için adalet sağlanıncaya kadar da susmayacağım. Çünkü Nilay'ın hayatı, acısı ve mücadelesi benim için hiçbir ceza ile ölçülemez. ‎Ve buradan tüm barolara, kadın örgütlerine, kadın ve çocuk istismarıyla mücadele eden kurumlara, insan hakları savunucularına ve siyasi partilerin kadın komisyonlarına sesleniyorum: ‎Bu dosyanın takipçisi olun. ‎Bir çocuk için bir kadın için, adalet için, vicdan için harekete geçin. ‎Nilay'ın adalet mücadelesine ses verin. ‎Bu sesi büyütün. ‎Bir çocuğun adaleti ikinci kez elinden alınmasın. ‎Çünkü bir kişinin çığlığı duyulursa, binlercesi için kapı aralanır. ‎Biz Nilay'ın yarım kalan çocukluğunun, gasp edilen gençliğinin ve geciken adaletinin takipçisiyiz; bu dosya kapanana kadar değil, gerçek adalet yerini bulana kadar mücadelemiz sürecektir."

YAĞMUR: ABLAM VE TÜM KADINLAR İÇİN ADALET İSTİYORUM
Nilay'ın kardeşi Yağmur da ablasının 18 yıl boyunca babasının istismarına uğramasının karşısında adalet aradığını söyledi. Kadın örgütlerine, hukukçulara, derneklerine seslendi, "Adalet yerini bulana kadar da mücadelem devam edecek. Ne olursa olsun, o kişinin dışarıda olmasını istemiyorum. Cezasını cezaevinde, hak ettiği şekilde çekmesini istiyorum. Ablam için, kendimiz için, tüm kadınlar için adalet istiyorum" dedi.

NİLAY: GÜVENDE DEĞİLİM
Nilay da 18 yıl boyunca kendisine cinsel istismar saldırısında bulunan "baba denilen adam"ın iki kez beraat ettirilerek "aklanması"na isyan ediyor. Yıllarca gördüğü baskının ardından cesaret ederek mücadele etmeye başladığı sürecin bu şekilde sonuçlanmasının üzerinde yarattığı etkiyi ve isyanını şu sözlerle dile getirdi Nilay: "Ben kendimi hiçbir şekilde güvende hissetmiyorum. Öz babam tarafından yıllarca cinsel istismara uğradım, ama bu görünmüyor. Ben kendi evimde bile rahat değilim. Dışarı çıkmaya korkuyorum. Ama o rahatça elini kolunu sallayarak gezebiliyor. Bana yaptığını eminim ki başka kızlara, kadınlara da yapıyor."

Mücadeleden vazgeçmek istemediğini üstüne basa basa söylüyor Nilay. Ama bunu tek başına yapamayacağının ve yapması gerekmediğinin de farkında. Son olarak Nilay'ın bu mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiğine ilişkin çağrısına kulak verelim: "Sesim duyulsun, adalet yerini bulsun, başka kimse zarar görmesin istiyorum. Mücadelemden asla vazgeçmeyeceğim. Ama bu mücadeleyi sürdürürken yanımda daha geniş kitlelerin olmasını istiyorum. İnsan hakları örgütlerinin, kadın derneklerinin ve kadın dayanışma örgütlerinin yanımda olmasını istiyorum. Faillin bir an önce tutuklanmasını talep ediyorum. Bu mücadele sadece kendim için değil, tüm kadınlar için bunu yapmamız gerekiyor."