Avukatlar İzmir saldırısının ardından duruşma salonunu terk etti
Ankara'da devam eden Kobanê direnişine ilişkin davanın 3'üncü duruşmasının 4'üncü oturumunda avukatlar, İzmir katliam saldırısının ardından duruşma salonunu terk etti.
Avukatlar ve yargılanan arkadaşlarımız İzmir'de partimize yapılan saldırı ve bir arkadaşımızın katledilmesi üzerine bu şartlar altında savunma yapmamız mümkün değildir diyerek mahkeme salonunu terk etti!
Kobanê direnişi ve HDP fikriyatının yargılanmak istendiği davanın 3'üncü duruşmasının 4'üncü oturumuna sabah saatlerinde Sincan Hapishanesi Kampüsü Adliyesi'nde Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı.
Mahkeme heyeti, 1. derece akrabalık ve soyisim şartı getirerek mahkemeye izlemeye gelen gazeteciler ve partililerimizi içeri almamaya çalıştı.
Davanın bugünkü oturumuna, dün savunması tamamlanmayan HDP eski Parti Sözcüsü Günay Kubilay'ın savunmasıyla başlandı.
Kubilay savunmasında, HDP MYK'sının dışarıdan talimatla çalıştığını iddia edilmesine yanıt verdi, "Bizler talimatlarla yönetilen küçük dünyaların insanı değil, büyük idealler peşinde koşan insanlarız. Böyle iddiaların HDP'nin meşruiyetini düşürmek için yapıldığını biliyor ve reddediyorum. Bizim talimata ihtiyacımız yok biz talimatla yönetilen yapılar değiliz. Biz evrensel değerlere inanan, büyük insanlık ideali ile yaşayan siyaset yapan insanlarız" dedi.
Kubilay, dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın "kontrol edemediğimiz güçler var" sözlerini hatırlattı, Ala'nın yapmış olduğu açıklamanın, HDP tarafından olaylara ilişkin sorulan pek çok sorunun neden yanıtsız bırakıldığına ve önergelerin neden engellendiğine ışık tuttuğunu söyledi. Kubilay, "Bakan Ala'nın söylediklerine bir 'hukuk devleti' perspektifiyle bakıldığı zaman eğer bu davanın amacı, siyasi bir tasarrufla HDP'yi yargı yoluyla cezalandırmak değil de hakikate ulaşmak ise, o zaman mutlaka o dönemde hükümet adına siyasi sorumlular olan Başbakan Ahmet Davutoğlu ve İçişleri Bakanı Efkan Ala da mahkemece dinlenmelidir. Son zamanlarda sıkça 'şeffaf devlet'ten ve 'dürüst devlet adamlığı'ndan söz eden Ahmet Davutoğlu mutlaka konuşmalı, kol kırılıp yen içinde kalmamalıdır. Şeffaflığın tam da yeridir" diye konuştu.
'İKTİDAR VARLIĞINI HDP'NİN YOKLUĞUNA BAĞLAMIŞ'
İddianamenin temelini oluşturan tweetin, hükümetin Kobanê'ye yönelik politikasına karşı atıldığını ifade eden Kubilay, açılan davada siyasi saiklerle hareket edildiğinin altını çizdi.
Kubilay, "HDP'nin şu ya da bu şekilde verili politik denklemin dışına düşürülmesi ve seçimlerde belirleyici bir politik faktör olmaktan çıkarılması amaçlanmıştır. Artık iktidarın varlığı HDP'nin yokluğuna bağlanmış durumdadır" diye konuştu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 28'i tutuklu 108 kişi hakkında açılan davada 4 kişi hakkında tahliye kararı verilmişti.