7 Mayıs 2024 Salı

Ankara'da avukatların engellenmesi birçok ilde protesto edildi

Baro başkanlarının Ankara'ya girişinin engellenmesi ve bazı başkanların polis müdahalesine maruz kalması birçok kentte avukatlar tarafından protesto edildi.

Üç günden bu yana demokrasi, insan hakları, hukuk ve demokrasi için bulundukları illerden yürüyüşe başlayan baro başkanlarının Ankara girişinde durdurulması birçok ilde barolar tarafından protesto edildi.

DİYARBAKIR
Baro başkanlarının yürüyüşünün engellenmesine Diyarbakır Barosu tepki gösterdi. Polisin engellemesini hukuksuz olduğunu belirten Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Gazal Koluman, avukatların hak ve hukukunu korumak, yaşanan hukuksuzluklara ses olmak amacıyla 60'a yakın Baro Başkanının Ankara'ya yürüme kararı aldığını ifade etti. Koluman, baro başkanlarının Ankara'nın girişinde keyfi bir şekilde durdurulduğunu söyledi. Polisin yürümek isteyen baro başkanlarına kanuna aykırı bir şekilde darp eylemine varacak kadar fiziki müdahalede bulunduğunu vurgulayan Koluman, "Baro başkanlarının yürüyüşüne engel olunması, başkanların darp edilmeleri tarafımızca kabul edilemezdir. Anayasal bir hak olan barışçıl gösteri ve yürüyüş hakkı hiç bir gerekçe ile durdurulamaz ve engellenemez. Bu kanunsuz ve hukuksuz uygulamadan derhal vazgeçilmeli, güvenli bir şekilde yürümeleri sağlanmalıdır" dedi.

Ankara'ya yürüyen baro başkanlarının taleplerinin bütün avukatların talebi olduğunu vurgulayan Koluman, şunları söyledi: "Bir kez daha; erkek şiddetine karşı, kadınların yanında saf tutacağımızı, istismar mağduru çocukların yanında olacağımızı, doğa katliamlarının yapılmasına izin vermeyeceğimizi, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren emekçilerin hakkını savunacağımızı, toplumun ve bireylerin şiddet ve nefret içermeyen görüşlerini serbestçe ifade etmesini, basının özgür bir şekilde faaliyet göstermesini talep etmeye devam edeceğimizi, halkın iradesini hiçe sayıp belediyelere kayyum atanmasına karşı çıktığımızı ve çıkmaya devam edeceğimizi, tüm siyasi partilerin eşit koşullarda siyaset yapmasını savunacağımızı, siyasi aktörlerin siyasi faaliyetlerinden dolayı hapsedilmesine itiraz edeceğimizi, her koşulda işkence ve kötü muameleye karşı çıktığımızı ve mücadele etmeye devam edeceğimizi, cezaevlerinde tutulanların, hapsetme dışında başka yöntemlerle cezalandırılması fikrine karşı çıktığımızı, savaş fikrini kabul etmediğimizi, barış talep ettiğimizi, eşit ve özgür bir şekilde birlikte yaşam fikrinin halen mümkün olduğunu savunmaya devam edeceğimizin bilinmesini isteriz. Savunmanın sesini duymak yerine kısmaya çalışanlara karşı durduğumuzu, bu gayri kanuni tutumu kınadığımızı, bu suçu işleyen kolluk güçleri ve bu kanunsuz emri verenler hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz."

İSTANBUL

"Savunma Yürüyüşü"nün engellenmesi Çağlayan Adliyesi'nde protesto edildi. Sırtında cüppeleriyle adliye önüne gelen avukatlar, savunmaya yapılan saldırıları kınadı. Polis ablukası altında gerçekleşen eylemde, "Savunma susmayacak" mesajı verildi.  Avukat Kemal Aytaç, "Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki 60'a yakın baro başkanının Türkiye'nin başkentine girmesine izin verilmiyor. Neden? Yasa mı var? Engel mi var? Yok. Ne var? Diktatörlük var, ne var? Reis var, ne var? Saray var, ne var? Onun talimatları var. Böyle bir alçaklığa talimat veren, uygulayan tüm unsurları buradan kınıyorum. Bizim baro başkanlarımıza yumruk, tekme atmanın, saldırmanın bahanesi olamaz" dedi.

İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyesi Abdurrahim Doğan, savunmanın örgütlü gücünü ve baroları ele geçiremeyen siyasi iktidarın, onları parçalayıp talimatlı barolar yaratmak için Avukatlık Kanunu'nda değişikliğe gitmeye kalktığını belirtti.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) önceki dönem Başkan Yardımcısı Başar Yaltı da "Otoriterleşen bütün iktidarlarda öncelikle örgütlü kesimlerin gücünü kırmak, onları parçalamak isterler. Bugün barolara karşı siyasi iktidarın yönetmiş olduğu yasal değişiklik de gücünü tamamen yitiren bir iktidarın yapmak istediğidir" dedi.

Avukat Yıldız İmrek ise baroların bağımsızlığına, savunmanın özgürlüğüne, hukuk devleti ilkesine ve yargı bağımsızlığına müdahale anlamını taşıyan ve siyasi iktidarın baroları sarı barolar haline getirmek için giriştiği yasa değişikliğini kabul etmeyeceklerini ve bu yasa değişikliği çalışması geri çekilmediği taktirde de mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.

Avukatların eylemi "Savunma susmadı susmayacak", "Savunma yürüyor durdurulamaz", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları ve alkışlar eşliğinde son buldu.

İZMİR
İzmir Barosu, İzmir Adliyesi C Blok girişinde basın açıklaması yaptı. İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Av. Özgür Yılmazer okudu. Baro başkanlarının adalet, özgürlük ve hukuk için yürüdüğünü bir kez daha hatırlatan Yılmazer, "Başta siyasi iktidar ve Türkiye Barolar Birliği'nin başındaki Metin Feyzioğlu olmak üzere bu yürüyüşün nedenini, anlamını, önemini anlaması gerekenler maalesef algılamış değil. Biz şu anda Ankara'da barolar adına yürüyen başkanlarımıza yapılan müdahaleye karşı başkanlarımıza destek için buradayız" dedi.

Yaşanan müdahalenin anayasa ve ülkenin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelerle korunan gösteri ve toplantı yürüyüşü hakkının ihlali anlamına geldiğini dile getiren Yılmazer, "Hukukun üstünlüğü mücadelesi veren baro başkanlarına yönelik bu tavır esasen yurttaşlara verilmek istenen bir göz dağıdır. Bu saldırılar ülkemizin demokratik ve insan haklarına dayalı bir cumhuriyet olarak kalması ve yurttaşların haklarının korunması için devam ettirdiğimiz mücadelemize asla zarar vermeyecektir. Buradan bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz. Vazgeçmeyeceğiz, teslim olmayacağız, biat etmeyeceğiz" diye konuştu. 

Basın açıklamasına telefonla katılan İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel ise Ankara'da yaşananların ülkenin içine düşürüldüğü durumun açık bir göstergesi olduğunu ifade ederek şunları söyledi: "Bu durum, şu an Türkiye'de faşizmin hüküm sürdüğünü, polis devletinin hakim olduğunu, hak ve özgürlüklerin tamamen askıya alındığını gösteriyor. Bu aslında yürüyüşümüzün ne kadar anlamlı, ne kadar değerli olduğunu gösteren bir duruma da işaret ediyor. Türkiye'nin dört bir tarafından baro başkanları özgür bir ülke, demokratik bir ülke, insan haklarına uygun bir ülke için yola çıktılar ve mücadelelerini sürdürüyorlar. Bugün Ankara girişinde hala bekliyoruz. Baro başkanlarımız şu anda oturma eylemine geçtiler. Buradan ayrılmayacağız, vazgeçmeyeceğiz, kazanana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Sizlerin oradan destek veriyor olmanız bizi burada çok daha güçlü kılıyor. İyi ki varsınız sizlerle birlikte yol yürüyor olmak beni her zaman onurlandırdı."

ADANA
Adana Barosu, Baro Başkanlarının Ankara'ya alınmamasını protesto etmek için Adliye önünde oturma eylemi yaptı. Oturma eylemine görüntülü arama ile bağlanan Adana Baro Başkanı Veli Küçük, "Bu tablo hak ve özgürlükler bakımından ülkenin hangi noktada olduğunu gösteren bir tablo" dedi.

Anayasaya aykırı bir şekilde engellendiklerini ifade eden Küçük, "Talep ettiğimiz hukuk devleti ilkesinin tam tersine polis devleti uygulamaları ile dayatma ile karşı karşıyayız. Ama bizler hukukçular, barolar yurttaşını, halkını seven duyarlılık sahibi insanlar olarak yurttaşımıza, hak, hukuk, adalet kavramlarına sahip çıkmaya devam edeceğiz" dedi.

Adiye önünde yapılan basın açıklamasını okuyan Adana Barosu Sayman yönetim kurulu üyesi Av. İlknur Önal, 56 baro başkanının ve çok sayıda baro yönetim kurulu üyesinin barışçıl şekilde gerçekleştirdikleri eylemin engellenmesi Anayasa ve Türkiye'nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelerle korunan seyahat, gösteri ve toplantı yürüyüşü hakkının açık ihlali olduğunu ifade etti. Ordu Baro Başkanını gözaltına almak istemesi, Antep ve İzmir Baro Başkanlarının darp edilmelerinin esasen yurttaşlara verilmek istenen bir gözdağı olduğunu dile getiren Önal, "Bu saldırılar ülkemizin demokratik ve insan haklarına dayalı bir Cumhuriyet olarak kalması ve yurttaşların haklarının korunması için devam ettirdiğimiz mücadelemize asla zarar veremeyecektir. Halkın adil yargılanma hakkının, hak arama özgürlüğünün ve savunma hakkının temsilcisi ve güvencesi olan biz Avukatlar ve Barolar susarsa, halkın nefesi kesilir" dedi.

ANTEP
Ankara girişinde baro başkanlarının engellenmesi ve Antep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı'ya yönelik polis saldırısı Antep Barosu tarafından protesto edildi.

Adliye önünde bir araya gelen baro üyesi avukatlar adına açıklama yapan, Avukat Bülent Duran, Şarklı'ya yapılan saldırının basit bir saldırı olmadığını ifade etti. Avukat Duran, "bizler bu ülkenin geleceğine, bu ülkenin çocuklarına, bu ülkenin tüm halklarına, tüm renklerine  sahip çıkma görevini kendine biçmiş, kutsal bir görev, inşa eden avukatlarız. Bu basit bir saldırı değildir, basit bir tokat değildir. Bu böyle kabul edilemez. Bugün baro başkanlarımız Ankara'ya yürüyorsa, hem bu ülkenin geleceği için, hem de mesleğimizin adaletin geleceği için yürüyorlar. Bu yüzden biz şunu söylüyoruz; biz avukatlar olarak, hukuk örgütü olarak bu tokadın altından kalkacağız" diye konuştu.

MERSİN
Mersin Barosu Başkan Yardımcısı Fatma Demircioğlu ve yönetim kurulu üyeleri yaptığı basın açıklaması ile baroların yapısını değiştirecek yeni yasal düzenlemeye karşı Ankara'ya yürüyen Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz'ın da aralarında bulunduğu 60'a yakın baro başkanının, başkente girişlerine izin verilmemesini ve bazı baro başkanlarına yapılan polis müdahalesini kınadı.

Avukatlarının da katılarak destek verdiği basın açıklaması Mersin Adliyesi önünde gerçekleşti.

Demircioğlu açıklamasında, "Baro Başkanlarının yürüyüşünün Ankara girişinde engellenmesi eylemine bir an önce son verilmeli, başkanların demokratik ve anayasal bir hak olan yürüyüşlerine güvenli bir şekilde devam etmeleri sağlanmalıdır. Kutsal savunma hakkının tesis edildiği, Anayasal ve evrensel hukuk prensiplerinin egemen kılındığı, Anayasal protesto hakkına müdahale edilmediği, hukukun üstünlüğünün yeniden sağlandığı günleri görene kadar, Biz Mersin Barosu Avukatları olarak sonuna kadar azim ve kararlılıkla mücadele edeceğiz. Şimdilik yapılan müdahaleyi kınıyor, Baro Başkanlarımızın yürüyüşünün önündeki engeller kaldırılmadığı takdirde, diğer demokratik ve anayasal eylem haklarımızı kullanacağımızı basına ve kamuoyuna bildiriyoruz" diye konuştu.

Basın açıklamasının ardından avukatlar, "Avukata uzanan eller kırılsın", "Hak, hukuk, adalet", "Savunma susmadı, susmayacak" şeklinde slogan atarak, oturma eylemi gerçekleştirdi.

ANTALYA
Antalya Barosu avukatları, adliye önünde bir araya gelerek, oturma eylemi yaptı. Avukatlar, savunmanın susmaması için mücadele edeceklerini vurguladı.