Adana'da eylem: Eğitim kurumları iktidarın arka bahçesi değildir

Proje okullara karşı Adana'da yapılan eylemlerde, "Eğitim kurumlarını, siyasal iktidarın arka bahçesine dönüştürmeyi hedefleyen atama politikalarından derhal vazgeçilmelidir" denildi.
Adana Anadolu Lisesi ve Adana Fen Lisesinde önünde proje okullara karşı eylemler düzenlendi. Eylemlerde proje okul atamalarında liyakatın esas alınması ve siyasal kadrolaşma uygulamalarına derhal son verilmesi istendi.
Adana Anadolu Lisesi önünde gerçekleştirilen eyleme Eğitim Sen, Eğitim-İş, CHP Adana İl Başkanı Anıl Tanburoğlu ve veliler destek verdi. Söz alan Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Fatih Toprak, "Proje okullarında öğretmen ve yönetici atamaları uzun süredir siyasi sadakatin belirleyici olduğu bilinmektedir. Mülakat gibi denetime kapalı uygulamalar, yandaş sendikalara mensup olanlara sağlanan ayrıcalıklar ve hakkaniyetsizlik, öğretmen atamalarını ve eğitim yöneticiliği görevlendirmelerini proje okullarına yönelik açık bir siyasi kadrolaşma aracına dönüştürmüştür. 2025 yılı atamaları da bu tabloyu değiştirmemiştir. Yüzlerce nitelikli ve deneyimli öğretmen ve eğitim yöneticisi hak ettikleri halde 'Bakanlık takdiri' sonucunda proje okullarına atanmamıştır. Bu durum, sadece kişisel mağduriyetler yaratmakla kalmamakta; aynı zamanda eğitimin niteliğini doğrudan etkilemektedir" dedi.
'ADANA'DA YÜZLERCE EĞİTİM EMEKÇİSİ ARKADAŞIMIZIN ATAMASI YAPILMADI'
Cimer başvurularına göre yönetmeliğe atıfta bulunarak tek yetkilinin bakan olduğu bir atama modelinin görüldüğünü dile getiren Toprak, "Bugün Adana genelinde yüzlerce eğitim emekçisi arkadaşımız ataması yapılmayarak bu okullarda norm fazlası duruma düşürülmüş durumdalar. Bizler biliyoruz ki atamalar bakanın elinde olsa da bu isimlerin kendine yetkili sendika diyen kişiler tarafından okul idareleri ve il milli eğitim müdürlüklerince yapılmaktadır. Buraları sendikal bir alan olarak kullananlar diğer sendika üyelerini yok saymakta ve anayasal olarak örgütlenmeyi engelleme faaliyetinden dolayı suç işlemektedirler" ifadelerini kullandı.
'EĞİTİM BİR SEN ELİYLE ŞEKİLLENEN LİSTELERDE TORPİL ÖN PLANDA'
Eğitim Bir Sen eliyle şekillenen listelerde torpilin ön plana çıktığına dikkat çeken Toprak, "Kendi üyeleri de dahil olmak üzere torpili az olan eğitim emekçisi arkadaşlarımız bugün norm fazlası duruma düşürülerek okullarından zorunlu olarak gitmeye mahrum bırakılmıştır. Bunun yanında 'bize üye olursanız sizleri proje okullarına alalım' diyerek tek güç noktasından eğitim emekçilerini kendilerine üye olmaya zorlamışlardır. Bu aleni bir biçimde siyasi kadrolaşmadır ve liyakat yok sayılmıştır. Arkadaşlarımızın onca yıl verdiği emekle yok sayılmıştır. Atamaların tek kriteri sendika üyesi olmak ve torpil olarak açığa çıkmıştır" dedi.
'EĞİTİM KURUMLARI İKTİDARIN ARKA BAHÇESİ DEĞİLDİR'
Öğretmen atamalarının ve yönetici görevlendirme süreçlerinin şeffaf, denetlenebilir ve liyakat esaslı hale getirilmesinin kamusal eğitimin geleceği açısından hayati önemde olduğunu söyleyen Toprak, şöyle devam etti: "Eğitim kurumlarını, siyasal iktidarın arka bahçesine dönüştürmeyi hedefleyen atama politikalarından derhal vazgeçilmelidir. Eğitimde eşitlik, adalet ve bilimsellik esas alınmalıdır. Bunun için atılması gereken adımlar bellidir. Geldiğimiz noktada okullarda öğrenciler, veliler, mezun dernekleri bu uygulamaya son verilmesi için bir mücadeleye girmişlerdir. Eğitim kurumlarının, iktidarın siyaseten müdahale ettiği birer arka bahçe haline getirilmesine seyirci kalmamız mümkün değildir. Eğitim Sen olarak bu adaletsizliğe karşı hukuki süreci sonuna kadar sürdüreceğimiz bilinmelidir. Tüm eğitim emekçilerini bu haksız ve hukuksuz uygulamaya karşı birlikte mücadeleye davet ediyoruz. Üyemiz olsun olmasın tüm eğitim emekçileri ile mücadeleyi büyüterek devam edeceğiz. Haklarımızı kazanana kadar alanlarda sesimizi duyuracağız. Ayrıca her ekran karşısına çıktığında 'Öğretmen odalarının sesine kulak veriyoruz' diyen MEB bakanı Yusuf Tekin'i şimdi tüm Türkiye'de proje okullarında görev yapan eğitim emekçilerinin ve öğrencilerin sesini dinlemeye ve gerekeni yapmaya davet ediyoruz. Haklıyız, birlikte kazanacağız, birlikte bilimin ışığını daha yukarılara taşıyacağız."