19 Nisan 2024 Cuma

'Adalet sağlansın, Ebru ve Aytaç yaşasın'

"Adil yargılanma" talebi ile ölüm orucu direnişinde olan avukatlar Timtik ve Ünsal için İzmir ve Adana'da yapılan eylemlerde, avukatların derhal tahliye edilmesi istendi. 

Adil yargılanma talebiyle ölüm orucunda olan Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal için İzmir ve Adana'da eylemler yapıldı.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubeleri ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İzmir Temsilciliğinin çağrısıyla yapılan eylem Alsancak'ta bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde düzenlendi. Eylemde üzerinde avukatlar Timtik ve Ünsal'ın fotoğraflarının yer aldığı "Adalet sağlansın, Ebru ve Aytaç yaşasın" yazılı pankart açıldı. 

PİROĞLU: ADALET TALEBİ BİZE NEFES ALDIRACAK
Eyleme katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, "Adalet talebi herkesin talebidir. Her çeşit hak aramanın önüne barikatlar diziliyor. Katiller, tecavüzcüler sokaklarda gezerken siyasi tutsaklar ölüme mahkum ediliyor. Ebru ve Aytaç'ın talebi hepimizin talebidir. Taleplerinin kabul edilmesini dile getiriyoruz. Adalet talebi bize nefes aldıracak. O yüzden bu talebi haykıracağız" dedi. 

Basın metnini okuyan Dinçer Çalım, "hapishanede kalamaz" raporunun ardından apar topar pandemi hastanesinin hapishane koğuşuna kaldırılan Timtik ve Ünsal'ın maruz kaldığı işkenceleri hatırlattı. İstanbul 37. ACM tarafından verilen hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmaları kararının bir zorla müdahale olduğunun altını çizen Çalım, ölüm oruçlarına yapılan zorla tıbbi müdahelenin sonucunun sakat kalma ve ölüm olduğunu vurguladı. 

'HASTA DEĞİLLER, BU YÜZDEN TEDAVİ TALEP ETMEDİLER'
Çalım, "Bu bir hafta boyunca, refakatçi temini gibi çok basit bir hak talebinin güçlükle yerine getirilmesiyle başlayan işkence niteliğindeki süreç, ölüm orucunda kritik aşamaya varmış iki avukatın gece boyunca beyaz ışık işkencesine maruz kalması, temel ihtiyaçlarının karşılanmasında öne sürülen bürokratik güçlükler, avukat görüşlerinin yaptırılmaması, hastanelerin pandemi hastanesi olması ve büyük risk altında tutulmaları, gardiyanların talimat aldıkları gerekçesiyle farklı bahanelerle sürekli taciz gibi olgularla iki avukatın yaşam hakkına yönelik önemli bir tehdide dönüşmüştür. 'Tedavi' adı altında zorla sevk edildikleri hastanede zorbalık altında yaşam mücadelesi vermektedirler. Nitekim kendilerinin de söyledikleri gibi onlar 'hasta olmayıp' tedavi talep etmemişler, adil yargılanma talep etmektedirler. Adil yargılanma taleplerine sebep hukuksuzluğu gölgelemek için başka bir hukuksuzlukla doğrudan yaşam hakları hedef alınmaktadır" ifadelerini kullandı. 

Çalım, ölüm orucu direnişindeki meslektaşları Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal'ın derhal tahliyesini istedi. Açıklamanın ardından on dakika oturma eylemi yapıldı. 

'TARAFSIZ VE ADİL BİR YARGILANMA HERKES İÇİN HAKTIR'
Adana'da avukatlar, "Adalet sağlansın. Ebru ve Aytaç'ı yaşatalım" diyerek taleplerinin yerine getirilmesini istedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Adana Şubesi, ölüm orucundaki tutuklu meslektaşları Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın durumuna dikkat çekmek amacıyla Heykelli Park'ta basın açıklaması yaptı. "Adalet sağlansın. Ebru ve Aytaç yaşasın" pankartının açıldığı açıklamaya İnsan Hakları Derneği (İHD), Emek Partisi (EMEP), Halkevleri, SES, Tüm Bel-Sen ve çok sayıda kişi katıldı. "Adalet sağlansın. Ebru ve Aytaç yaşatalım" diyen ÇHD Adana Şubesi üyesi Avukat Sevil Aracı Bek, Adaletin herkese lazım olduğunu, yasaların, içtihatlar ve hukuki her türlü teamülün gereğinin yapılması gerektiğini ifade etti. 

Bek, "Yargıtay 16. Ceza Dairesi bir an önce karar vererek ve aynı dosyadan tutuklu 18 meslektaşımızın özgürlüklerine kavuşmasını sağlamalıdır. Adil bir yargılama ölümler olmaksızın da sağlanabilecektir. Tarafsız ve adil bir yargılama herkes için bir haktır. Meslektaşlarımızın yasal ve insani taleplerinin bir an önce karşılanarak tahliye edilmelerini ve adil yargılanma koşullarının sağlanmasını talep ediyoruz. Her geçen an ölüme yaklaşmakta olan Ebru ve Aytaç'ı yaşatabiliriz. Devlet yetkisini elinde bulunduranların insan yaşamından daha önemli hiç bir şey olmadığını hatırlaması ve buna göre üzerine düşen yasal ve hukuki yükümlülüğü yerine getirmesi gerekmektedir" dedi.

İHD Adana Şubesi Başkanı İlhan Öngör, meslektaşlarının taleplerinin bir an önce yerine getirilip, tahliye edilmelerini istedi.