9 Mayıs 2024 Perşembe

13. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali başladı

Bu yıl 13'üncüsü düzenlenen Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, bu yıl "Sessizlik sinemada güzel" sloganıyla İstanbul, Ankara ve İzmir'deki açılış geceleri ile başladı.
13 yıldır 1 Mayıs coşkusunu bir hafta boyunca işçi filmleri ile sürdüren Uluslararası İşçi Filmleri Festivali (İFF) bu yıl "Sessizlik sinemada güzel" sloganıyla İstanbul, Ankara ve İzmir'deki açılış geceleri ile başladı.
 
İSTANBUL
 
İFF'nin İstanbul ayağı Şişli Kent Kültür Merkezi'nde düzenlenen açılış gecesinde sahne direnenlerin, perde emeğin ve direnişin filmlerinindi.
 
Sunuculuğunu İrfan Değirmenci'nin yaptığı gece, festival emekçilerinden Doğancan Erdoğan'ın konuşmasıyla başladı. Erdoğan, İFF'nin 13 yıldır yarışmasız, sponsorsuz ve ücretsiz bir biçimde gönüllü emek ve dayanışma sayesinde yoluna devam ettiğini ve işçi filmlerini İstanbul, Ankara, İzmir ve Diyarbakır'dan başlayarak pek çok noktada kent merkezlerinden mahallelere yüzlerce salonda sinemaseverlerle buluşturduğunu söyledi.
 
Erdoğan'ın ardından İFF düzenleyicileri adına DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren açılış konuşmasını yaptı. Eren, hapishanelerde çok sayıda gazeteci, siyasetçi ve öğrenci bulunduğunu hatırlatarak "Onlara direnenlerin selamını gönderiyoruz, bu selam duvarları aşacak ve inanıyoruz ki onları alıp geri getirecek" dedi.
 
Daha sonra Acting Class (Oyuncu Sınıfı) ve Reserve Slaves (Yedek Köleler) filmlerinin yönetmenleri Deirdre O'Neill ve Mike Wayne ile Michelangelo Severgnini sahneye davet edildi. Festivali selamlayan O'Neill, Wayne ve Severgnini sinema severleri 3 ve 4 Mayıs'taki özel gösterim ve söyleşilere davet etti.
 
Bu yıl da her yıl olduğu gibi bir set emekçisine teşekkür plaketi sunuldu. Zafer Yılmaz'a plaketini sinema emekçisi Ercan Kesal verdi.
 
üniversitelerden Yüksel Caddesi'ne, Nuriye ve Semih'ten TTB'nin barış çığlığına direniş görüntülerinden kısa bir video gösterimi yapıldı.
 
Çalıştığı hastanenin kayıtlarına geçen ancak kamuoyundan gizlenen istismar gerçeğinin üstündeki perdeyi kaldıran, istismara uğramış 115 hamile çocuğu yalnız bırakmayan sosyal hizmet uzmanı İclal Nergiz ve TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel de İstanbul açılış gecesinin konuklarıydı. Mücadeleye devam mesajı veren Nergis ve Tükel'e plaketlerini Tek Gıda-İş MYK üyesi Kemal Köse sundu.
 
Değirmenci, "Benim bayrağın arkasına gizleyecek bir suçum, dinin arkasına gizleyecek bir günahım yok" diye söze başlayınca herkes Ahmet Şık'ın anons edildiğini anlamıştı. Önce Şık'ın tutukluluk süreci, mahkemeler ve tahliyesinden görüntülerden oluşan bir video gösterildi. Ardından Ahmet Şık sahneye çıktı.
 
"Ben kahraman değilim. Siz olduğunuz için ben direnebildim. Kahraman sizsiniz. Hiç kuşku duymuyorum. Bugün AKP'de temsil olunan, faşizm bitecek. Direnenler sayesinde bitecek" diyen Şık, sözlerini "Gazetecinin tarafı bellidir, ben sizin tarafınızdayım" diye bitirdi. Şık'ın teşekkür plaketini DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu verdi.
 
Onur ödülüne layık görülen Ayşen Gruda, aynı saatlerde sette çalıştığı için geceye bir video mesajla katıldı. Gruda, "Ben de bir işçiyim, festivalinizi kutluyorum" dedi.
 
Ayşen Gruda'nın plaketini onun yerine TBMM'de kadınların sahneye çıkarılmamasına tepki olarak İsmail Kahraman'ın istifası talebiyle bir imza kampanyası başlatan oyuncu Tilbe Saran sahneye davet edildi. Plaketi Bozcaada Ekolojik Belgeseller Festivali'nden Petra Holze verdi.
 
Gece Erdal Güney'in ezgileri ve ardından festivalin açılış filmi Fındıktan Sonra'nın gösterimiyle son buldu.
 
ANKARA
 
İFF'nin Ankara'daki açılış gecesi öncesinde Karabalık Sanat şarkılarıyla festival izleyicilerini karşıladı. Açılış gecesinin sunuculuğunu ise oyuncu Asiye Dinçsoy yaptı.
 
Festival komitesi adına bir konuşma yapan Pelin Anılan, "Savaşa bir halk sağlığı sorunudur" dediği için TTB Merkez Konseyi üyelerinin gözaltına alındığını, laik ve bilimsel eğitimi savunduğu için Halkevleri'nin Ankara'da üç şubesinin mühürlendiğini ve çocuk istismarına ilişkin yasa tasarısı gibi gündeme damga veren olayları hatırlatarak şunları söyledi: "Bizler biliyoruz ki yan yana olmamız, hükümetlerin asla hoşlarına gitmeyen bir durum, hele hele bir de tiyatroda, sinemada bir araya gelip, öğreniyorsak, güçleniyorsak bunu kabul dahi edemiyorlar. Fakat Adnan Yücel'den tekrar hatırlayalım: saraylar saltanatlar çöker, kan susar bir gün. Zulüm biter."
 
Konuşmasının devamında, herkesi festival gönüllüsü olmaya çağıran Anılan, "Sinemada, sokakta, bulunduğumuz her yerde sessiz kalmamaya, üretmeye, paylaşmaya, mücadeleye devam etmek umuduyla" diyerek sözlerini sonlandırdı.
 
İFF düzenleyicileri adına konuşan TTB Merkez Konseyi üyesi Selma Güngör, bu tarz festivallerin insanların yalnız olmadığını göstermesi, yan yana gelebilmesi için yeni mecralar oluştuğunu belirterek "Bu festival biz yaptığımız için var ve bizim hikayelerimizi de anlatmaya devam edecek" dedi.
 
Konuşmaların ardından Tersname şarkılarını seslendirdi, Fikret Reyhan'ın yönetmenliğini yaptığı Sarı Sıcak adlı film izleyicileriyle buluştu.
 
İZMİR
 
İzmir'de İFF'nin açılış gecesi öncesi katılımcılar Türkan Saylan Kültür Merkezi önünden festival yürüyüşü yaptı. Kıbrıs Şehitleri Caddesi boyunca yapılan yürüyüşte İzmir'den birçok sanatçı sokak gösterileriyle festivale destek verdi.
 
Praksis Müzik Kolektifi ve sokak sanatçıları şarkılarıyla, pantomim sanatçısı İlker Kılıçer, Yenikapı Tiyatrosu ve Yol Sahnesi sergiledikleri gösterilerin ardından festival yürüyüşüne dahil oldular.
 
Açılış gecesinin düzenleneceği İzmir Mimarlık Merkezi önünde ise katılımcıları Bando Sol karşıladı.
 
İzmir Lindy Hop Derneği üyeleri tarafından yapılan dans gösterimiyle başlayan açılış gecesinin sunuculuğunu oyuncu Yiğit Özşener yaptı.
 
Tertip komitesi adına konuşan Uğur Göçmüş ise festival sloganı olan "Sessizlik sinemada güzel" cümlesine atıf yaptı ve "Okulda, iş yerinde, sokakta haksızlığa ve hukuksuzluğa susmayanlar festivalinize hoş geldiniz" diyerek salonu selamladı.
 
Konuşmanın ardından Ahura Ritm Topluluğu sahne alırken, İFF'nin İzmir açılış gecesi yönetmenliğini Özgür Güzelgün'ün yaptığı "Bir Yeşilçam Hikayesi: İhsan Yüce" belgeselinin gösterimiyle son buldu.