28 Mart 2024 Perşembe

10 barış akademisyeni hakim karşısına çıktı

İstanbul 26, 36 ve 37. Ağır Ceza mahkemelerinde 10 Barış Akademisyeni hakim karşısına çıktı. Ayrı ayrı görülen duruşmalarda davalar ileri tarihlere ertelendi.
Barış İçin Akademisyenlerin "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzaladıkları için "örgüt propagandası" ile iddiasıyla açılan davalarda akademisyenlerin yargılanmasına devam edildi. İstanbul 26, 36 ve 37. Ağır Ceza mahkemelerinde 10 akademisyenin duruşması görüldü.
 
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk olarak Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nden Doç. Dr. Derya Fırat Şannan'ın duruşması görüldü. Fırat, yurt dışında bulunduğu için duruşmaya katılamadı. Avukatı vasıtasıyla mazeret belirten Fırat'ın davası 12 Aralık'a ertelendi. Hemen ardından Bilgi Üniversitesi'nden Güventürk Görgülü'nün duruşması görüldü. Görgülü sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadı. Görgülü'nün avukatı müvekkilinin sağlık raporunu mahkeme heyetine sundu. Mahkeme mazereti kabul etti ve duruşmayı 12 Aralık'a erteledi. Günün üçüncü duruşmasında ise Sabancı Üniversitesi'nden Öğretim Görevlisi Engin Kılıç hakim karşısına çıktı. Duruşmada Kılıç'ın avukatı Meriç Eyüboğlu da hazır bulundu. Kılıç'ın kimlik tespitinin ardından duruşmaya geçildi. Kılıç, iddianamenin kendisine tebliğ edilmediğini, tebligat sırasında yurt dışında olduğunu söyledi. Bu nedenle savunma yapmayan Kılıç, imzaladığı metnin suç unsuru oluşturmadığını, bu nedenle derhal beraatını istediğini, eğer derhal beraat verilmezse savunma için ek süre istediğini belirtti.
 
MAHKEME KARARINDA GERİ ADIM ATTI
 
Kılıç'ın bu sözlerinin ardından söz alan avukatı Eyüboğlu, "Bu mahkemede ilk kez duruşmaya çıkıyoruz ama bilginiz dahilindedir, 400'e yakın dava açıldı. Mahkeme tarafından sorgu dahi yapılmaksızın suç olmadığı ortada, başka bir araştırmaya gerek kalmadan derhal beraat kararı verilebilir. Metnin kaleme alınmasından bu yana 3 yıla yakın zaman geçmiştir. Tek başına bu aradan geçen uzun süre, iddianamede isnat edilenin aksine şiddetin ve şiddete ilişkin sıralanan öğelerin gerçekleşmediğinin ispatıdır. AİHM, bu gibi davalarda çok daha sert eleştirileri ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmiş, bizim dosyamız açısından da önemli şu değerlendirmede bulunmuştur: 'Tarihsel hakikati aramak ifade özgürlüğünün ayrılmaz bir parçasıdır. Eğer derhal beraat talebimiz kabul edilmezse, öncelikli talebimiz dosyaların teknik olarak ilk açılan davada, yani 13. ACM'deki dosyada birleştirilmesidir. Bu talep reddedilirse bu mahkemedeki dosyaların birleştirilmesini talep ediyoruz. Ayrıca süre talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
 
Mahkeme heyeti, Kılıç'ın süre talebini reddederek, Kılıç'tan savunma yapmasını aksi takdirde susma hakkını kullanmış sayacağını söyledi. Araya giren avukat Eyüboğlu "Biz derhal beraat talebi ile geldik. Şayet derhal beraat verilseydi ifadeye gerek olmayacaktı" ifadelerini kullandı. Karar için verilen aranın ardından Kılıç'ın süre talebi kabul edildi. Dava 30 Ekim'e ertelendi. 
 
TEK'İN DURUŞMASI ERTELENDİ
 
Sonrasında akademisyen Akın Tek hakim karşısına çıktı. Tek'in kimlik tespitinin ardından duruşmaya geçildi. Tek, iddianamenin kendisine tebliğ edilmediğini dile getirerek, derhal beraat talep etti, talebinin kabul edilmemesi halinde ise savunma için ek süre istedi. Mahkeme heyeti, Tek'e çıkartılan tebligatın usulüne göre yapılmadığını belirterek Tek'e bir sonraki duruşmaya kadar süre verilmesini kararlaştırdı. Duruşma 31 Ekim gününe ertelendi.
 
Sonrasında doktora öğrencisi Özgecan Korkmaz'ın duruşması görüldü. Derhal beraat kararı verilmesini isteyen Korkmaz, talebinin reddi halinde savunma için ek süre istedi. Duruşma, 31 Ekim gününe ertelendi. Ardından akademisyen-yazar Osman Cengiz Aktar'ın duruşması görüldü. Aktar, yurt dışında bulunmasından dolayı savunma yapamadı. Aktar'ın avukatı Yalçın Deniz Özen müvekkilinin mazeretinden dolayı erteleme talep etti. Mahkeme, talebi kabul etmeyerek, Aktar hakkında savunmasının alınabilmesi için yakalama kararı çıkarttı. Duruşma 13 Aralık'a ertelendi.
 
26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen son duruşma ise akademisyen Adil Emre Zeytinoğlu'nun duruşması oldu. Zeytinoğlu duruşmaya katılmadı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
 
37. AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NDE İKİ DURUŞMA GÖRÜLDÜ
 
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Boğaziçi Üniversitesi'nden Z.U. ilk kez hakim karşısına çıktı. Kimlik kontrolünün ardından duruşmaya geçildi. Z.U. davanın kendisine tebliğ edilmediğini, avukatı vasıtasıyla iddianameden haberdar olduğunu söyledi ve savunma için süre talep etti. İddianamenin bir sureti Z.U.'ya mahkemece elden teslim edilerek savunma yapması için önümüzdeki celseye kadar süre verildi. Duruşma, 5 Mart 2019 tarihine ertelendi.
 
Mahkemedeki ikinci duruşmada ise Boğaziçi Üniversitesi'nden B.S'nin davası görüldü. B.S. sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadı. Duruşma, 5 Mart 2019 gününe ertelendi.
 
36. AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NDE TEK DURUŞMA
 
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde de Bahçeşehir Üniversitesi'nden Naciye Gülengül Altıntaş'ın üçüncü duruşması görüldü. Mazereti nedeniyle duruşmaya katılamayan Altıntaş'ın duruşması 22 Ekim gününe ertelendi.