18 Mayıs 2024 Cumartesi

1 Temmuz'da kadınlar isyanlarını buluşturup sokaklara çıkacak- 2

İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararının uygulamaya konulacağı 1 Temmuz günü kadınlar sokaklarda, meydanlarda isyanlarını buluşturacak. Erkek egemen faşist sisteme karşı susmadıklarını, korkmadıklarını ve en önemlisi itaat etmeyeceklerini haykıracaklar. ETHA'ya konuşan kadın örgütü temsilcileri, 1 Temmuz günü İstanbul'de Taksim'de, diğer kentlerde de sokaklarda olmaya, hayatı durdurmaya çağırdı.

İstanbul Sözleşmesi'nden imzanın çekilmesi kararının fiiliyattaki uygulaması 1 Temmuz itibariyle yasal kılıfa büründürülecek. Kadınların hayatlarına sahip çıkma mücadelesi olarak ele aldıkları mücadele İstanbul Sözleşmesi'nden ibaret değil. Fakat önemli bir aşamasını oluşturuyor sözleşme. Üstelik gerek İstanbul Sözleşmesi, gerek 6284 Sayılı Yasa kadınların mücadelesi sonucu elde ettikleri kazanımları.

Erkek egemen faşist iktidarın bu kazanımlardan birini ellerinden almasının diğerlerine de sıranın gelmesine neden olacağının farkında kadınlar ve LGBTİ+'lar. Bu nedenle İstanbul Sözleşmesi ile ilgili mücadelede 1 Temmuz önemli dönem noktalarından birini oluşturuyor.

Bugüne kadar sokakları terk etmeyen kadınlar 1 Temmuz günü yeniden bir irade beyanında bulunacak. Kadın dayanışmasının, militanlığının, yan yana duruşunun, erkek egemenliğine geri adım attıracağını geçmiş deneyimlerinden bilen kadınlarla 1 Temmuz gününü ve sonrasını konuştuk.

AKTAŞ: 1 TEMMUZ FAŞİZMLE ÇARPIŞMA GÜNÜ
Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Sözcüsü Deniz Aktaş, 1 Temmuz'un kadın hareketinin faşist iktidarla çarpışma günü olduğunu bu nedenle tarihi bir gün olacağını söyledi. Aktaş, İstanbul Sözleşmesi'ni feshetme kararının ardından kadınların hayatını daha da zorlaştığını, faillerin korunduğunu, karakollara giden kadınların geri gönderildiğini, eski usule döndük denildiğini, failleri cesaretlendiren bir süreç oluşturulmak istendiğini hatırlattı. Bunun karşısında pek çok eylem biçimini kullanarak kadınlar olarak sokaklara çıktıklarını belirtti.

'HAYATI DURDURALIM'
1 Temmuz'u çarpışma ve mücadele günü olarak tanımlayan SKM Sözcüsü Aktaş, "Sonrası için de nasıl bir mücadele hattımız olacağını 1 Temmuz'da göstermiş olacağız. Yasakları tanımayacağımızı da söyleyeceğiz. 1 Temmuz günü sokaklarda, meydanlarda, işyerlerinde hayatı durdurarak, korna çalma, ses çıkarma eylemleri yaparak, yol kesme eylemleri yaparak, her yerde hayatı durduracağımız biçimler düşünebiliriz. Balkonlara pankart asmaktan, video çekmek, durmak, oturmak, yol kesmek, bulunduğumuz kentlerdeki eylemlere gitmek bunların hepsi 1 Temmuz'da hayatı durduracağımız biçimler olduğunu söyleyebiliriz" diyerek hayatı durdurma çağrısında bulundu.

ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI
Sosyalist Kadın Meclisleri olarak bugüne kadar kadın buluşmaları, söyleşiler, yol kesme eylemleri, fiili meşru mücadele hattında yasaklı alanlarda pankart açma gibi birçok eylem biçimiyle İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmeyeceklerini haykırdıklarını kaydeden Aktaş, "81 ilde yaşayan tüm kadınları, İstanbul Sözleşmesi'nden fesih kararına karşı tutum almaya, hayatı durdurmaya, örgütlenmeye çağırıyoruz" diye konuştu.

'BULUNDUĞUMUZ KENTTE 1 TEMMUZ'DA SOKAĞA ÇIKALIM'
İstanbul Sözleşmesi ile ilgili alınan kararın en önemli toplumsal dinamik olan kadınlar üzerinden bütün toplumsal güçlere faşizmin saldırısı olduğu değerlendirmesinde bulunan SKM Genel Sözcüsü Deniz Aktaş şunları söyledi: "Faşizme karşı mücadele günü olarak görmeliyiz 1 Temmuz'u. 1 Temmuz günü bu saldırıların tümüne cevap vereceğiz. Bundan sonrasında da sokakta olacağımızı, haklarımızı, hayatlarımızı sokakta kazandığımızı ve sokakta mücadeleye devam edeceğimizi dile getireceğiz. 1 Temmuz günü bütün illerde, ilçelerde kadınlar olarak sokaklara akacağız ve bize yaşam hakkı tanımayan faşist iktidara biz de yaşam hakkı tanımayacağız. Tüm kadınları bulundukları yerlerdeki sokak eylemlerine, pankart asma, yol kesme eylemlerine katılmaya çağırıyorum."

'MÜCADELEMİZ 1 TEMMUZ SONRASI DA SÜRECEK'
Aktaş, kadın özgürlük mücadelesi yürüten kadın hareketinin 1 Temmuz günü ortaya koyacağı sokak eylemi iradesi ve hayatı durdurma pratiğinin, 1 Temmuz sonrasında da nasıl bir hattan yürüyeceklerini göstereceğine işaret etti. "Bu tarihi günde, faşizmle çarpışma gününde tüm kadınları sokakta olmaya bekliyoruz" dedi.

TEMÜR: SOKAKTA KAZANDIK, SOKAKTA SAVUNUYORUZ
Mor Dayanışma aktivisti Ayşegül Temür, kadınların nerede nasıl gezeceklerinin, bedenlerinin, cinselliklerinin, hayatın her alanında saldırı altında olduğunu kaydetti, İstanbul Sözleşmesi'nden imzanın çekilmesinin kadınlar bakımından şaşırtıcı olmadığını söyledi. İktidarın sözleşmeyi ilk imzalayan ülke olarak övünmesine rağmen sözleşmeyi hiç uygulamadığını, kadınların karakollarda dil sorunu nedeniyle kendilerini anlatamadığını, birçok kadının koruma altındayken ya da boşanma aşamasında öldürüldüğünü hatırlattı. Temür, eylemlerde attıkları "Sokakta kazandık, sokakta savunacağız" sloganını hatırlatarak, "İstanbul Sözleşmesi'ni biz sokakta kazandık onu sokakta da savunmaya devam ediyoruz" dedi.

Sözleşmeden çekilme tartışmalarının ardından kadınlar ve LGBTİ+'lara yönelik erkek ve devlet şiddetinin, taciz, tecavüz saldırılarının arttığına dikkat çeken Temür, faillerin iktidarın söylemlerinden ve yaklaşımından güç aldığını ve kadınları öldürmeye devam ettiğini söyledi.

'1 TEMMUZ BİR BAŞLANGIÇ'
Sözleşmeye ilişkin atölyeler, eylemler yaptıklarını, köylere, mahallelere giderek sözleşmeyi kadınlara anlattıklarını, büyük yürüyüşler düzenlediklerini aktaran Temür, 1 Temmuz'un kadın mücadelesi bakımından bir başlangıç olacağını söyledi. "1 Temmuz'dan sonra da kadın mücadelesi kaldığı yerden daha güçlü şekilde devam edecek" diye konuştu.

SOKAKLARA DÖKÜLME ÇAĞRISI
1 Temmuz'un kadınların biriktirdiği güç ve heyecanı sokaklara taşıyacakları bir gün olacağına işaret eden Temür şunları söyledi: "1 Temmuz günü hepimiz sokaktayız, isyandayız, hepimiz itaatsizlik yapacağız. Hiçbirimiz sözleşmenin elimizden alınmasını kabul etmedik, kabul de etmeyeceğiz. Mor Dayanışma olarak da Türkiye'nin birçok noktasında 1 Temmuz sürecini örgütlemeye devam ediyoruz.

İlk çıkış şiarımız 'İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz'du. Şimdi bunu 1 Temmuz'da isyana, sokaklara dökülmeye çevireceğiz. Bütün kadınları ülkenin neresinde olduğu fark etmeksizin, bulundukları yerde kadınlarla bir araya gelmeye, sokaklara, haklarımız, hayatlarımız, bedenimiz, cinselliğimiz, arzularımız için vazgeçmemeye, mücadeleye çağırıyoruz. O gün kalabalık, coşkulu, yan yana olursak, öfkemizi, kararlılığımızı o kadar daha iyi yansıtabiliriz. Sokakta kazandık sözleşmeyi, sokakta savunmaya devam edeceğiz."

ÖZKAN: KADINLAR VE LGBTİ+'LARIN YAN YANA GELMESİNDEN RAHATSIZLAR
Yeni Demokrat Kadın aktivisti Sinem Özkan, İstanbul Sözleşmesi'nden geri çekilme tartışmalarının ardından pandemi sürecinin başı olmasına rağmen kadınların sokaktan vazgeçmediğine işaret etti. Bu dönem kadın mücadele dinamizminin yükseldiğini belirten Özkan, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme tartışmalarının yaşandığı süreçte erkek egemen iktidarın LGBTİ+'lara yönelik özel bir saldırı içine girdiğini hatırlattı.

Kadın ve LGBTİ+ mücadelesinin yan yana gelmesinden erkek devletin rahatsız olduğunu kaydeden Özkan, "Sokak muhalefeti açısından bu iki güç önemli bir dinamiği oluşturuyor. Onur yürüyüşünde LGBTİ+'ların sokaktan vazgeçmeyişi bu dinamizmin göstergesi. Devlet Taksim'deki ablukayla LGBTİ+'ların yaşamlarına, haklarına özel bir saldırıyı örgütlüyor, sen var olamazsın mesajı vermek istiyor" diye konuştu.

'1 TEMMUZ'DA SOKAKLARA'
1 Temmuz'un İstanbul Sözleşmesi'nden imzanın çekilmesi kararından vazgeçilmesi için dönüm noktası olduğunu belirten Özkan şöyle konuştu: "1 Temmuz'a kadar yürüttüğümüz mücadele 1 Temmuz'dan sonra da devam edecek. Fakat 1 Temmuz günü sokakta bir araya gelerek patriyarkal düzene özel bir mesaj vermek istiyoruz. Deniz Poyraz'ın katledilmesi, devletin, patriyarkal düzenin kadınlara, LGBTİ+'lara bir mesajıydı. Biz bu mesaja karşı kadınların, LGBTİ+'ların haklarımızdan, hayatlarımızdan vazgeçmemiz mümkün değil diyerek sokakta yanıt vereceğiz. Bu süreç örgütlü bir mücadelenin ihtiyacını gösteriyor. Kadınların yan yana gelişiyle devlete, erkek egemen sisteme geri adım attırılabileceğini gösteriyor.

"Ülkenin dört yanında, Kürdistan'da, Türkiye'de son sözü kadınlar ve LGBTİ+'lar söyleyecek, isyanlarını birleştirecek. Tüm kadın ve LGBTİ+'ları hem Taksim'de hem de alana çıkılan her bölgede sokaklara çağırıyoruz. 1 Temmuz bizim için yaşamlarımızdan, haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizin bir kez daha birlikte ilanıdır."

Yarın: Anarşist Kadınlar - Kadın Savunma Ağı - Kırkyama Kadın Dayanışması - Özgür Genç Kadın