25 Nisan 2024 Perşembe

Ziya Ulusoy yazdı | Devrimci tutsaklara desteği büyütmek

İşkenceyle, cinsel saldırıyla, infaz yakıp neredeyse ömürboyu siyasi tutsakları hapiste tutarak, dışarıda tedavi imkanı vermeyip hastaların zindanda ölümüne yol açarak, görüş ve iletişim yasakları getirerek öldürüyor, ölümlere yol açıyor ve baskıyı artırıyor. Yaşamını yitiren tüm devrimci tutsakları unutturmamak ve hasta tutsakların ölmelerini önlemek, baskıyı püskürtmek, elbette bizlerin, devrimci hareketin görevidir.

Erdoğan faşizmi tecrit zindanlarında yeniden ölümleri artırıyor. Siyasi tutsakları birbirlerinden ve kurtuluşu için mücadele ettiği halktan İmralı ve F tipleriyle izole etmenin kendisi psikolojik işkencedir.

Erdoğan faşizmi bununla yetinmiyor. İşkenceyle, cinsel saldırıyla, infaz yakıp neredeyse ömürboyu siyasi tutsakları hapiste tutarak, dışarıda tedavi imkanı vermeyip hastaların zindanda ölümüne yol açarak, görüş ve iletişim yasakları getirerek öldürüyor, ölümlere yol açıyor ve baskıyı artırıyor.

Amacı teslim alamadığı siyasi tutsakları cezalandırarak yıldırmak. 2017'de niyetlendiği tektip elbise hazırlığı da unutulmamalı.

Yaşamını yitiren tüm devrimci tutsakları unutturmamak ve hasta tutsakların ölmelerini önlemek, baskıyı püskürtmek, elbette bizlerin, devrimci hareketin görevidir.

İki temel olguyu vurgulamak gerekir:

Burjuvazinin başlıca klikleri ve partileri hapishanelerde ve diğer toplu katliamlarda karşıdevrimci birlik oluşturdular. 19 Aralık katliamında, Amed, Ulucanlar hapishaneleri katliamlarında bu gerçek defalarca kanıtlandı.

Maraş, 77 1 Mayıs, Roboskî, Suruç, 10 Ekim Ankara, Antep Kürt düğünü, Cizre-Sur katliamlarında da karşıdevrimci birlik kendisini gösterdi. İktidarın gerçekleştirdiği bu kitlesel katliamlara o zamanın burjuva muhalefeti ya doğrudan küstahça destek verdi ya da uzlaşarak katliamların üzerini örttü. Bu suç ortaklığına devam ediyor.

Özellikle hapishane katliamlarında bu karşıdevrimci birlik daha açıkça kanıtlandı.

Şimdi hapishanelerdeki baskı ve ölümleri artıran Erdoğan faşizmine, birleşik burjuva muhalefet Millet İttifakı da uzlaşma elini uzatarak destek veriyor. Ne tecrit zindanları statüsüne son vereceğini vaatleri arasına alıyor, ne de Erdoğan-Bahçeli faşizminin halihazırdaki baskı ve öldürmelerine ses çıkarıyor.

Programının merkezi parlamentarizmi getirmek olan Millet İttifakı, içerideki HDP'li vekillerin bile ölüme terk edilmesine ses çıkarmıyor.

İlginçtir Erdoğan'ın tetikçisi Feyzioğlu'nu bir kenara atma başarısı gösteren Baro yönetimi de sessizliğini koruyor. Ne F tipi tecrit zindanındaki avukatların ve direnerek yaşamını yitirmek zorunda kalmalarının hesabını soruyor, ne de keyfi tutuklama, cezalandırma ve hapishanede baskılara karşı sesini yükseltmenin asli görevleri arasında yer aldığına göre harekete geçiyor.

Faşizmin "terörist" ve "bölücü" demagojisinin süreç boyunca etkili olduğu görülüyor.

Emekçi sol partilerin bir bölümü ve antifaşist sendikalar, demokratik kitle örgütlerinin çoğunluğu sessiz kalıyor. Kitle hareketini geliştirmede getirisi olmadığı düşüncesiyle, faşizme karşı mücadelesizliği seçiyorlar. Erdoğan faşizminin işini kolaylaştırıyorlar.

19 Aralık katliamına yol açan o dönemin faşist F tipi saldırısına karşı direniş kahramancaydı. F tiplerini engelleyemediyse halk desteğinin zayıflığı nedeniyle bunu başaramadı. Faşizmin devrimci tutsaklara boyun eğdiremeyeceğini kanıtladı. Daha önemlisi de F tiplerinde saldırıların planlanan düzeyini geriletti.

Bugün devrimci tutsaklara halk desteği eksikliğine izin vermemek gerekir.

Erdoğan faşizminin siyasi tutsaklara saldırıları ağırlaştırmasına karşı devrimci hareketin başlattığı mücadele daha kitlesel kılınmalı. Bütün emekçi sol hareket, antifaşist sendikalar, demokratik kitle örgütleri destek vermeli, seslerini, çalışmalarını ve eylemlerini katmalıdır.

Kitleselliğin geliştirilmesi için halkın değişik kesimlerinin katılmalarına uygun mücadele biçimleri bulunup uygulanmalı. Yine kitleselliğin büyütülmesi için halk çalışması etkili yapılmalı. Dahası bu dönemde işçi sınıfı ve ezilenlerin her eyleminde siyasi tutsaklara destek sloganları da yükseltilmeli.

Faşizm öncülere vahşice saldırarak halka korku yayma silahını kullandı. İşçi sınıfı ve ezilenler F tiplerinde baskı ve ölüm tehdidi altındaki öncüleri destekleyerek Erdoğan faşizmine yıkılacağı korkusu salmalıdır.