2 Eylül 2025 Salı

Yıldızlar Grup'un HES'i Kulp Çayını kurutuyor

Yıldızlar Grup'a ait HES, Kulp Çayının su seviyesi azaldı, balık ölümleri gerçekleşti. Şirket karını düşünmediğini, çayın suyunun çekilmesinin nedeninin iklim değişikliği olduğunu öne sürerken, halk söz konusu olayın daha önce de yaşandığını belirtti, balık ölümlerini belgeledi. DEM Parti milletvekili Eren, konunun araştırılması için Meclis'e önerge verdi. 

Diyarbakır'da Kulp Çayı üzerinde 2009'da devreye alınan ve Yıldızlar Grup tarafından işletilen bir hidroelektrik santrali (HES) doğayı katlediyor. Halk haziran, temmuz ve ağustos aylarında barajdan doğaya bırakılması gereken suyun şirket tarafından elektrik üretimi amacıyla tutulduğunu, bu sebeple Kulp Çayındaki su akışının neredeyse tamamen durma noktasına geldiğini ifade etti.

ŞİRKETİN KARI UĞRUNA DOĞA KATLEDİLİYOR
Suyun kesilmesiyle birlikte çayın birçok noktasında kurak bir görüntü oluştu, su seviyesinin düşmesi nedeniyle toplu balık ölümleri yaşandı. Halkı "Şirketin ekonomik çıkarları uğruna doğa yok ediliyor. Yetkililer seyirci kalıyor" diye tepki gösterdi. 

BU OLAY İLK KEZ YAŞANMADI
Ancak bu olay bölgede ilk kez yaşanmadı. 2021 yazında da kuraklık ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle su seviyesi azalan Kulp Çayı, HES'in faaliyetleriyle birlikte tamamen kurudu, binlerce balık öldü. Halk, yaşananlara rağmen yetkililerin önlem almadığını, ekolojik tahribatın giderek arttığını kaydetti. 

ŞİRKETE GÖRE ÇAY İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ NEDENİYLE KURUDU
HES işletmecisi Yıldızlar Enerji A.Ş. ise halkın sözlerini yalanlayan ve kendini aklamaya çalışan bir açıklama yaptı. Şirket suyun kar amaçlı tutulup balık ölümlerine yol açıldığını "kesinlikle doğru olmadığını" belirtti. Yaklaşık 15 yıldır EPDK lisansı ve çevre mevzuatına uygun şekilde dereye düzenli olarak can suyu bıraktığını öne sürdü. Şirketin yazılı açıklamasında bölgede yaşanan su seviyesindeki düşüşün esas nedeni iklim değişikliği ve kuraklık olarak gösterildi, temmuz ve ağustos aylarında çeşme suyu ve sulama ihtiyacını gözetmek için elektrik üretiminden feragat edildiği iddia edildi. Ayrıca firma, HES sonrasındaki kesimde Kulp ilçe içme suyu tesisi, şantiyeler ve izinsiz sulama kanallarınca kontrolsüz su çekildiğini, sosyal medyada paylaşılan kuruyan çay ve ölü balık görüntülerinin de bu su çekiminin yapıldığı noktaların aşağısındaki alanlara ait olduğunu öne sürdü. 

EREN'DEN ARAŞTIRMA ÖNERGESİ 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Serhat Eren, Meclis'e verdiği araştırma önergesinde "Bilindiği üzere mevzuata göre HES işletmecileri, nehir ekosisteminin devamlılığını sağlamak için dere yatağına 'can suyu' adı verilen asgari suyu bırakmakla yükümlüdür. Su Kullanım Hakkı yönetmeliğine göre, dereye bırakılacak can suyu miktarı, HES projesine esas alınan son on yıllık ortalama akımın en az yüzde onu olmak zorundadır.  Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi, çevre mevzuatının ve HES'in işletme şartlarının ihlali anlamına gelecektir. Kulp Çayı örneğinde, eğer şirket gerçekten canlı yaşamı için gerekli suyu bırakmadıysa, bu durum yasal bir ihlal hem de ekosistem için telafisi zor bir zarar oluşturmaktadır. Nitekim kitlesel balık ölümleri ve su ekosisteminin tahribatı, bırakılan can suyu miktarının yetersiz kaldığını veya hiç bırakılmadığını göstermektedir" dedi.

Halkın gözlemleri ile şirketin beyanları arasındaki keskin çelişkiye işaret eden Eren, konunun derinlemesine araştırılmasının zaruri olduğunu ekledi. HES işletmecisinin yasal yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, getirmediyse neden getirmediği; eğer şirketin iddia ettiği gibi esas sorun kuraklık ve izinsiz su kullanımıysa, bu durumun neden engellenemediği ve ekosistemin korunması için ne gibi tedbirler alındığı belirsizliğini korumaktadır. Sonuç olarak Kulp Çayında yaşam alanı yok olan balıklar ve zarar gören dere ekosistemi, ilgili kamu otoritelerinin hem şirketi hem de su kullanımını denetleme konusundaki sorumluluklarını yerine getirip getirmediği konusunda soru işaretleri doğurmaktadır.