Van'da kadınlar Rojin için yürüdü

"Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz" kampanyası kapsamında Van'da kadın kurumlarının çağrısıyla çok sayıda kişi Rojin için yürüdü. Kürdistan'da uygulanan özel savaş politikalarına dikkat çekilen eylemde, kadıların yaşam hakkı güvence altına alınıncaya kadar kadınların örgütlü mücadelesinin süreceğinin altı çizildi.
Van'da kadın kurumları tarafından başlatılan "Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz" kampanyası kapsamında, Rojin Kabaiş için yürüyüş gerçekleştirdi.
Rojin'in babası Nizamettin Kabaiş ile yakınlarının yanı sıra, Tevgera Jinên Azad (TJA), Star Kadın Derneği, Van Kadın Platformu, demokratik kitle örgütü, ve meslek örgütlerinin kadın temsilcileri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Van milletvekilleri Gülderen Varlı, Mahmut Dindar, yerine kayyum atanan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal ile çok sayıda kadın katıldı.
'ROJİN KABAİŞ İSYANIMIZDIR'
Van AVM önünde bir araya gelen yüzlerce kadın, "Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz", "Tekoşîna li dijî qirkirina jinê wê azadîyê biafirîne" pankartı ile Rojin'in fotoğrafının yer aldığı "Rojin'e ne oldu", "Rojin adalet bekliyor", "Kadın cinayetleri politiktir", "Eğer sıradaki bensem anneme sarıl bu şehri yak", "Rektör Hamdullah Şevki hesap ver DNA'lar kime ait", "Rojin Kabaiş isyanımızdır" dövizleri taşıdı.
Van AVM önünden Kent Meydanına doğru başlayan yürüyüşte kadınlar sık sık, "Jin, jiyan, azadî" "Biji berxwedana jinan", "İntihar değil bu bir cinayet", "Rojin Kabaiş isyanımızdır", "Erkek vuruyor devlet koruyor" sloganları attı. Kent Meydanında son bulan yürüyüşün ardından basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklama metnini "Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz" kampanya komisyonu adına Şükran Şen okudu.
'KAMPANYAMIZIN MERKEZİNE ROJİN'İ KOYUYORUZ'
Kürdistan'da kadınların yaşam hakkının yıllardır özel savaşın bir aracı haline getirildiğini vurgulayan Şen, "Kadın cinayetlerinin artışı, şüpheli kadın ölümlerinin 'intihar' denilerek kapatılması, faillerin korunması ve cezasızlıkla ödüllendirilmesi; bu politikanın bütünlüklü bir sonucudur. Bizler kadın kurumları olarak 'Yaşatmak ve Yaşamak İçin Örgütleniyoruz' şiarıyla başlattığımız kampanyamızın merkezine Rojin'i koyuyoruz. Çünkü biliyoruz ki, Rojin için adalet sağlanmadıkça hiçbir kadının yaşamı güvende değildir. Kürdistan'da yıllardır kadınların yaşam alanı daraltılmakta, bedenleri savaşın doğrudan hedefi haline getirilmektedir. Kadınlar ya şiddetle susturulmakta ya da yaşam hakları ellerinden alınarak topluma korku salınmaktadır. Faili koruyan, dosyaları kapatan, delilleri karartan devlet aklı; kadınların yaşamını değersizleştiren resmi bir politika yürütmektedir. Bu nedenle Rojin'in ölümü tek başına bir adli vaka değil; kadın kırımı politikasının bir örneğidir. Kadınlar, yalnızca bireysel faillerin değil; bu düzeni besleyen, koruyan ve sürdüren devlet politikalarının doğrudan hedefidir" ifadelerini kullandı.
'KADINLARIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİNİ BÜYÜTECEĞİZ'
Rojin dosyasının, yalnızca bir hukuk mücadelesi değil, kadınların yaşamı için yürüttüğü örgütlü politik mücadelenin simgesi olduğunu belirten Şen, "Tam da bu noktada biz, 'Yaşatmak ve Yaşamak İçin Örgütleniyoruz' şiarıyla başlattığımız kampanyamızı büyütüyoruz. Rojin Kabaiş'in hayatını, bütün kadınların özgür ve eşit yaşam hakkı için bir mücadele sembolü haline getiriyoruz. Rojin için adalet sağlanmadıkça hiçbir kadının yaşamı güvende değildir. Rojin Kabaiş'in dosyası başta olmak üzere, tüm şüpheli kadın ölümlerinin gerçek failleri açığa çıkarılana kadar, faili gizleyen, delilleri karartan, soruşturmaları sürüncemede bırakan cezasızlık politikasına son verilene kadar, Kürdistan'da kadınların yaşam hakkını hedef alan özel savaş politikaları ifşa edilene kadar, kadınların yaşam hakkı güvence altına alınıncaya kadar kadınların örgütlü mücadelesini büyüteceğiz" dedi.
BABA KABAİŞ İHMALLERE DİKKAT ÇEKTİ
Açıklamanın ardından Rojin'in babası Nizamettin Kabaiş, "Hepiniz Rojin'in annesi, ablası, babasısınız. Kızımın ölüm sebebi ihmaldir. Temel sorumlusu ise üniversite ve yurttur. Eğer ihmaller olmasaydı Rojin şimdi yaşıyor olacaktı. Kampüste eşimle otururken yanımıza öğrenciler geldi ve 'bir şey biliyorsanız söyleyin' dedim. 'Hayır konuşamayız bizi okuldan atarlar' dediler. Bir yıldır acı çekiyoruz ve Rojin'e ne olduğunu soruyoruz. Rojin'in vücudunda iki erkeğe ait DNA çıktı ama hala kimse tutuklanmadı. İlk savcı önemli şeyleri takip etmedi. Savcıdan birçok talepte bulunduk ama dosya çok yavaş hareket ediyor. Rojin sadece benim kızım değildi. Burada misafirdi okumaya gelmişti" ifadelerini kullandı.
'ROJİN KABAİŞ İÇİN KARANLIKTA ADALET ARANIYOR'
Ardından konuşan DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varlı, "Tam bir yıldır Rojin ile ilgili gerçekler açığa çıkmıyor. Rojin Kabaiş için karanlıkta adalet aranıyor. Kamera kayıtları ve güvenliğin gözü önünde Rojin'e ne oldu? Neden gerçekleri açığa çıkarmıyorsunuz? Katiller kimler? Soru önergesi veriyoruz, barolar suç duyurusunda bulunuyor ama failler bulunmuyor. Erkek vuruyor ve devlet de tam bir yıldır Rojin'in faillerini koruyor. Gerçekler neden açığa çıkarılmıyor? Gerçekler karanlıkta kalıyor. ATK neden sessizsin" diye sordu.
Açıklama "Jin, Jiyan, azadi" sloganıyla son buldu.