26 Aralık 2024 Perşembe

Sudan Komünist Partisi'nin değerlendirmesi: Buraya nasıl geldik?

Sudan'daki tüm üyelerimizi, dostlarımızı ve sempatizanlarımızı, askeri cuntayı halkın özgür ve sivil yönetimli bir Sudan isteğini dinlemeye zorlamak amacıyla yapılacak gelecek grevlere, gösterilere vb. katılmaya davet ediyoruz.

Sudan Komünist Partisi, Sudan'da yaşanan gelişmeler karşısında aldığı politik tutuma ilişkin bir değerlendirme yazısı yayınladı.*
 
"Sudan'daki Mevcut Siyasi Çıkmaz. Buraya Nasıl Geldik?" başlıklı yazının tamamı şöyle:
 
"Başlangıç
 
Aşağıdaki kısa paragraflarda, Sudan Komünist Partisi'nin (SKP), Sudan'da iktidarın geçici askeri konsey (GAK) tarafından ele geçirilmesinden bu yana ortaya çıkan karmaşık siyasi durumu aydınlatma çabası yer almaktadır. Bunu yaparken okura partimizin konumunu ve koalisyonumuz Özgürlük ve Değişim İlanı Güçleri'nin (ÖDİG) karşı karşıya kaldığı zorlukları netleştirmeyi amaçlıyoruz.
 
? Başlangıçta ve GAK iktidarı ilk olarak eline aldığında derhal konseyi görevden alınan diktatör Ömerr El Beşir'in güvenlik komitesi olarak tanıdık. Bu yüzden konseyle oturup müzakere etmeyi tüm iktidarın derhal, milyonlarca Sudanlıyı 5 aylık şiddetsiz protestolarla korkunç bir insan hakları ihlali siciline sahip dünyanın en kötü ünlü diktatörlerinden birisinin alt edilmesi zaferine önderlik eden, onların meşru temsilcisi ve lideri ÖDİG'e devredilmesinin kabul edilmesi dışında reddettik.
 
? Bununla birlikte, kısa bir süre sonra, partinin ÖDİG'deki ortaklarının çoğunluğunun isteklerine uyması ve GAK ile iktidarın paylaşılması şartları temelinde bir iktidar devredilme sürecini müzakere etmesi gerekiyordu. Bizim açımızdan, böyle sert bir pozisyon değişikliğinin, gerçek bir değişimle halkımızdan milyonların isteklerini karşılama anlamında ağır bir maliyetinin olacağını düşündük ve öte yandan bazı sadık üyelerimizin, dostlarımızın ve sempatizanlarımızın açık ve yüksek sesli hoşnutsuzluğuna da katlanmak zorunda kaldık. Ancak, ÖDİG'in hüküm ve kurallarına tabi olduğumuzdan, pragmatik hareket ederek muhalefetin altındaki ÖDİG liderliği altında birliğini koruma pozisyonunu almayı seçtik.
 
? Uzun ve yorucu bir süreç sonucunda, ÖDİG, geçici hükümetin süresiyle, bakanlık ve yasama konseylerinin her ikisinin de bileşimi ve referans şartlarıyla ilgili olarak GAK ile bir anlaşmaya varmayı başardı. Ancak, müzakereler yüksek konseyin bileşimi ve yüksek konseyin başkanının kim olacağı tartışmaları üzerine çöktü. Şu anda, en azından resmi olarak, ÖDİG ile GAK arasında müzakerelere devam etmiyor.
 
? Bunlar olurken, GAK'ın niyetleri, doğası ve tarafsızlığı ile ilgili artan endişelerimiz mevut bulunmakta. Kısaca, aşağıdakilerden endişe duyuyoruz:
 
GAK yönetimindeki kısa süre içerisinde, insan haklarının defalarca ağır ihlallerine tanık olduk. Ve GAK'ı bu ihlallere doğrudan neden olmakla suçlamamakla birlikte Sudan halkının güvenliğini koruyamamaktan dolayı kesinlikle sorumlu tutuyoruz. Ayrıca GAK'ı halen etkin olan ve bari bir şekilde cezasızlığa sahip olarak faaliyet yürüten eski rejimin Güvenlik Güçleri ve Ulusal Silahlı Kuvvetleri ile Hızlı Destek Güçleri (HDG) arasındaki ayrışmayı kasten gizlemekten dolayı suçluyoruz. Bu farklı silahlı grupların belirsiz durumunun sonucu, insan hakları suçlarının ve ihlallerinin hesaba sorulmadığı ve kimsenin sorumlu tutulmadığı bir güvenlik boşluğunun oluşturulmasıdır. Aşağıda bu olayların bir listesi bulunmaktadır:
 
i. Kutoum'da gösteri – Darfur, 21 Nisan 2019
 
ii. Hartum'daki Kurtoba Salonu'nda toplantı, 27 Nisan 2019
 
iii. Nyala'daki gösteri – Darfur, 4 Mayıs 2019
 
iv. Hartum'daki Dostluk Salonu'ndaki toplantı, 8 Mayıs 2019
 
v. Hartum'daki ulusal elektrik şirketi merkezi, 12 Mayıs 2019
 
vi. Hartum'daki Büyük Oturma Eylemi Meydanı, 13 Mayıs 2019
 
vii. Nil Caddesi – Hartum, 29 Mayıs 2019
 
viii. Buri – Hartum, 30 Mayıs 2019
 
• GAK, önceki rejimin kalıntıları etrafındaki çemberin daraltılmasında şeffaf, süratli ve etkin uygulama göstermede başarısız oldu. Önceki rejime sadık güvenlik güçlerinin özgürce faaliyet yürütmesi ve barışçıl göstericileri terörize etmesi gerçeğinden dolayı endişeliyiz. Ayrıca, eski diktatöre sadık finansal ve siyasi kurumlar veya bireyler üzerinde ciddi bir baskı oluşturulmamıştır. Hatta, Sudan elçilerinin ve önceki rejime sadık diplomatik kişilerin çoğu, uluslararası toplumdan GAK için destek ve haksız meşruiyet arayışı içinde dünyada serbestçe çalışıyorlar.
 
• GAK, tek taraflı olarak ve Genel Abdul Fatah Burhan tarafından yayınlanan bir dizi kararname aracılığıyla ülkeyi uluslararası alanda temsil etme de dahil olmak üzere kendine çeşitli yetkiler verdi. Bu sayede, GAK üyeleri bölgede seyahat ediyor, sayısız ülkeyi ziyaret ediyor, halkımız adına konuşuyor ve bazılarından yasadışı bir şekilde mali ve lojistik destek almanın yanı sıra Sudan halkı adına karanlık anlaşmalar yapıyor ve vaatler veriyorlar. Öte yandan, GAK kendisini neredeyse Sudan'ın meşru hükümeti ilan etti ve şu an öyleymiş gibi davranıyor.
 
• GAK, devir teslim sürecini sürüncemede bırakmak, tüm tarafları uzun, sıkıcı ve yorucu görüşmelere sokmak, değişken ve tutarsız müzakere pozisyonları almak, vb. de dahil olmak üzere bir dizi kuşku uyandıran yöntem kullanarak aktif bir biçimde Sudan halkının ve iradi liderliği ÖDİG'in birliğini bozmaya ve sabrını taşırmaya çalışıyor.
 
• GAK, barışçıl protestocuların yasal grev haklarını kullanmalarını ve amaçları olan sivil bir yönetimin ihdas edilmesini sağlamak için sivil itaatsizlik yöntemlerini kullanmalarını hem açıkça hem de üstü örtük bir şekilde tehdit ediyor.
 
- Sudan Komünist Partisi, ayrıca, karşılıklı egemenlik haklarına saygı temelinde uluslararası topluma ve tüm komşularına riayet eden, halkımız ve diğer uluslar için barış ve adalet çizgisinde karşılıklı çıkarların gelişimi için çabalayan, özgür, sivil, adil ve demokratik bir Sudan hayal eden Sudan halkının çıkarlarıyla doğrudan çatışan kendi çıkarlarıyla Sudan'ın iç işlerine müdahale eden bazı yabancı hükümetlerin ve şirketlerin olumsuz rolünün ve yoğun girişimlerinin de farkındadır.
 
Yine, Sudan Komünist Partisi, Sudan'ın içinden ve dışından HDG ve lideri Mohmed Hamdan Dagolo'nun faaliyetleri hakkında doğrulanmış raporlar alıyor. Raporlarımız, HDG'nin bazı yabancı hükümetlerden finansal, lojistik ve hatta askeri destek aldığını doğrulamıştır. Aynı zamanda, Sudan Ulusal Silahlı Kuvvetleri'nin sistematik silahsızlanmasına ve marjinalleşmesine tanık olduk. Özellikle Ulusal Silahlı Kuvvetler pahasına HDG'yi güçlendirme planlarını, barışçıl devrimimize doğrudan bir tehdit olarak ve ülkemizdeki milyonlarca Sudanlı genç insanın sivil bir yönetime sahip olma rüyasını durdurmanın bir aracı olarak görüyoruz. Bu, sadece Sudan'ı değil, bir bütün olarak bölgeyi toptan bir kaosun ve iç savaşın eşiğine sokan tehlikeli ve sorumsuz bir harekettir. HDG, Darfur'da binlerce masum sivili terörize edip öldüren milis çetelerinden başka bir şey değildir ve bizler HDG lideri Mohmed Hamdan Dagolo'yu hem bir savaş lordu hem de bir savaş suçlusu olarak görüyoruz.
 
Şimdi nerede duruyoruz?
 
GAK'ın doğrudan görüşmelerde iktidarı ÖDİG'e devretmesi konusunda defalarca başarısız olduktan sonra, Sudan Komünist Partisi geçen Salı ve Çarşamba 28-29 Mayıs 2019'da genel grev için çağrıda bulundu ve genel greve destek verdi. Ayrıca halkımızın hedeflerine ulaşmak için gelecekteki tüm grevlere, sivil itaatsizlik eylemlerine ve diğer tüm şiddet içermeyen protesto biçimlerine bütünüyle destek veriyoruz. Sudan'daki tüm üyelerimizi, dostlarımızı ve sempatizanlarımızı, askeri cuntayı halkın özgür ve sivil yönetimli bir Sudan isteğini dinlemeye zorlamak amacıyla yapılacak gelecek grevlere, gösterilere vb. katılmaya davet ediyoruz. Dahası, dostlarımızı ve yurtdışındaki uluslararası toplumu, davamız için dayanışma ve destek göstermeye ve Özgürlük, Barış ve Adalet konusundaki isteklerimizi öne çıkarmaya ve sergilemeye çağırıyoruz.
 
Uluslararası toplumu, HDG milislerinin silahlanmasını durdurmak üzere azami diplomatik baskı uygulamak için hızla harekete geçmeye ve sivil ve demokratik yeni bir dönemde Sudan halkının geri kalanıyla birlikte özgürlük, adalet ve barış arayışını yükselten onurlu alt rütbeli subay ve askerleriyle Ulusal Silahlı Kuvvetlerin desteklenmesini ve tanınmasını zorlamaya çağırıyoruz.
 
Son olarak, Sudan'da sivil yönetime barışçıl bir geçiş yapmak için 30 Nisan 2019'da açıklama yapan Afrika Birliği'ne bu fırsatla desteği nedeniyle minnettarlığımızı yinelemek istiyoruz. Troika'nın 21 Mayıs 2019 tarihli GAK ile ÖDİG arasındaki görüşmelerin hızlı bir şekilde sonuçlanmasını ve ÖDİG'in önderliği altında iktidarın sivil yönetime barışçıl bir biçimde aktarılmasını talep eden çağrısını da aynı şekilde memnuniyetle karşılıyoruz.
 
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Avrupa Birliği tarafından verilen destek, Sudan'da daha iyi bir gelecek için büyük önem taşıyor. Mısır Devlet Başkanı Abdül El Fetih El Sisi'nin son dönemde yaptığı halkımızın isteklerine anlayış gösteren ve saygı duyan bazı açıklamaları bizim tarafımızdan, Mısır ve Sudan arasındaki karşılıklı saygı ve ortak çıkarların karşılıklılığına dayalı uzun ilişkide yeni bir sayfa olarak görülmektedir.
 
Sudan Komünist Partisi Siyasi Bürosu – Hartum
 
1 Haziran 2019"
 
*Yazıyı Ivana Benario ETHA için çevirdi.