25 Kasım 2024 Pazartesi

Marksist Teori'nin 32. sayısı çıktı

Marksist Teori Dergisi Mayıs-Haziran dönemini içeren 32. sayısı çıktı. "Efrin Direnişinde Yeni Aşama" başlıklı yazıyı kaleme alan Arif Çelebi, "Efrin işgali ve direnişinin belki de en çıplak biçimde ortaya çıkardığı gerçek, halkın desteği yeterli olsa da halkın örgütlülüğünün zayıf olmasıdır" tespitinde bulunuyor.
İki ayda bir yayınlanan teorik-politik dergi Marksist Teori'nin 32. sayısı çıktı. Mayıs-Haziran dönemini içeren Marksist Teori Dergisi'nin bu sayısı da değişik konu başlıkları ve zengin bir içerikle okuyucularıyla buluşuyor.
 
Marksist Teori'nin 32. sayısında, "Efrin Direnişinde Yeni Aşama" başlıklı Arif Çelebi imzalı ilk yazıda, 58 gün süren Efrin direnişinde geri çekilmenin teslimiyet anlamına gelmediği ve direnişin sürdüğü belirtilerek, geri çekilme nedenleri üzerinde duruluyor. Geri çekilmenin objektif ve subjektif etkenleri irdeleniyor. Geri çekilme ile birlikte direnişin yeni bir aşamaya geçtiği vurgulanıyor. Yazıda, Efrin'in özgürleştirilmesinin sınırlı bir zafer olacağı ve dolaysıyla Rojava devriminin inşasının sürdürülmesi, Suriye'nin demokratikleştirilmesi ve Ortadoğu devriminin gerçekleşmesiyle Rojava devriminin güvenceye alınacağı belirtiliyor. Buradan halkın örgütlülük düzeyinin önemi vurgulanarak, "Efrin işgali ve direnişinin belki de en çıplak biçimde ortaya çıkardığı gerçek, halkın desteği yeterli olsa da halkın örgütlülüğünün zayıf olmasıdır. Efrin halkı, son ana kadar direnişin parçası oldu, kenti terk etmedi. Buna karşın örgütlülüğü zayıftı. Direniş savaşına katılanlar hariç, kalanlar örgütlü bir kitle değil, destekçi bir yığın olarak kaldı" değerlendirmesine yer veriliyor. Rojava'ya yönelik saldırılara karşı devrimin savunulması için gerilla savaşının önemi tartışılıyor.
 
"Enternasyonalizm Biçimi Tarihsel Döneme Göre Değişir" başlıklı Yücel Yıldırım imzalı yazı  enternasyonalizmin güncel sorunlarını tartışıyor. İşçi Köylü Kurtuluşu dergisinin Ortadoğu ve Rojava devrimi bağlamında Marksist Leninist perspektif ve görüş açısına karşı geliştirdiği eleştiriler ele alınarak, örtülü sosyal şoven yaklaşımların eleştirisi yapılıyor. Bugün enternasyonalizm sorununun ele alınışında dar kavrayış eleştiri konusu yapılıyor. Dünün koşulları ile bugünün koşulları arasındaki farklara dikkat çekilerek enternasyonal görevlerdeki değişiklikler üzerinde duruluyor.
 
Derginin bu sayısında Sezin Uçar, "Yaşam Tarzı Özgürlüğü Ve Laik Feminizm" başlıklı bir yazı ile okuyucu ile buluşuyor. İktidarın toplumu dinselleştirme eksenin örgütlemesinin kadın özgürlük mücadelesinde laiklik eksenli yürütülen politikanın sorunlarını ele alıyor. Cumhuriyet dönemi kadınlar bakımından ele alınırken, "Laik feministlerin görmek istemedikleri bir yan, laikliğin toplumsal ve siyasal gelişmelerden bağımsız olarak kadın mücadelesine içkin bir değer olmadığıdır. Diğer bir yanılgı ise politik İslamcılığı erkek egemenliğinin yegane biçimi olarak görmeleridir" diyerek laik feminizmin zaaflı bakış açısına dikkat çekiyor. Yaşam tarzı özgürlüğünün ne olduğu, neyi kapsadığı tartışılırken, toplumsal kutuplaşmada kadınların nasıl bir politik hat izlemesi gerektiğini tartışıyor.
 
Alp Altınörs, "Trump'ın Yeni Emperyal Irkçılığı Ve Kudüs Kararı" başlıklı yazısında, Trump'ın Sudi Arabistan ziyaretinden sonra Ortadoğu'daki değişim ve gelişmeleri ele alıyor. ABD'nin Kudüs'ün İsrail'in başkenti olması ve ABD büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması kararının anlam ve içeriğini tartışıyor. Filistin hareketinin gerilemesinin yarattığı sonuçlarla birlikte ABD'nin Kudüs kararından sonraki gelişmelerle Oslo sürecinin tabutuna son çivinin çakıldığı, direnişte de 3. intifada sürecine girildiğini belirtiyor.
 
Dergide yer alan bir başka yazı, Efe Dağlı'nın "Çerkes Soykırımı Ve Politik Özgürlük Devrimi" başlıklı yazısı. Çerkeslerin soykırım öncesi ve sonrası durumunu, Rus Çarlığının Çerkesler üzerinde sürdürdüğü katliam politikalarını tarihsel perspektif ışığında tartışmış. Çerkesler kimdi? Çarlık niye Çerkes halklarını sürgün ve soykırıma tabi kıldı? Çerkesya bölgesinde yaşayan halklar arasındaki çelişki ve ilişkileri ele alıyor. Politik özgürlükler müdahalesi bağlamında Çerkez halklarının rolüne değinerek, sosyalistlerin Çerkes halklarına yaklaşımının nasıl olması gerektiği üzerinde duruyor.
 
Sultan Ulusoy, "Örgütçüye Perspektifler" başlıklı yazısında, örgüt, örgütçülük üzerinde duruyor. Örgütsel gelişim stratejisi oluşturmanın önemi, özdenetim ve planlamaları hayata geçirmek için ortaya konulacak iradenin ortaya çıkaracağı sonuçları ele alıyor. Kadrolaştırma faaliyetinin güncel sorunlarını ele alarak, kadroların doğru görevlendirilmesi, mükemmeliyetçi yaklaşımların yarattığı tutuculuğun sonuçlarını, her sosyalist bireyin kendi gelişimi için bireysel gelişim stratejileri oluşturmanın önemini, eğitimin "örnek yoluyla" derinleştirilmesini, kadrolaştırmada kadınlara öncelik verilmesini, bireylerin kadrolaştırma çalışmasındaki rolünü tartışıyor.
 
Aydın Akyüz "Sovyetler Birliği'nin Kürt politikası-1" başlıklı yazısında, Sovyetler Birliği'nin Kürt sorunu karşısındaki tutumunu, konumunu, kurduğu ilişkilerin düzeyini, sorunlarını, zaaflarını ele alarak bir tartışma yapıyor.