Kaz Dağları Nöbeti'nin 200. günü direnişle karşılanacak
Kaz Dağları Nöbeti'nin 200. günü yaklaşıyor. Nöbetin sürdüğü alanda yapılacak bir dizi etkinlikle karşılanacak olan 200. güne çağrı yapan direnişçilerden Kabak, tüm yaşam savunucularını direniş alanına çağırdı. Katılamayanların bulundukları alandan ses çıkararak destek vermesini isteyen Kabak, artan baskıların yok hükmünde olduğunu ve nöbetin süreceğini vurguladı.
Çanakkale merkeze bağlı Kirazlı Köyü Balaban Mevkiinde altın madeni projesi kapsamında yapılan ağaç katliamına karşı başlatılan Su ve Vicdan Nöbeti'nin 200. günü yaklaşıyor. Kanadalı Uluslararası altın tekeli Alamos Gold'un yerli taşeronu Doğu Biga Madencilik şirketinin ağaç katliamına karşı 26 Temmuz'da Kaz Dağları'nda başlayan direniş tüm zorluklara rağmen sürüyor.
Direnişin 200. gününün bir dizi etkinliklerle kutlanması öngörülüyor. Ne Münasebet adlı müzik grubunun sahne alacağı etkinliğe Çanakkale ve İstanbul dışında yaşam hakkı mücadelesi yürüten çok sayıda kişinin katılması bekleniyor.
'TÜM EKOLOJİK KATLİAMLARA KARŞI DİRENİYORUZ'
Nöbet alanını terketmeyen direnişçilerden Serkan Kabak, Kaz Dağları direnişinin geldiği noktayı ETHA'ya değerlendirdi. 6. ayı aşan uzun soluklu bir direniş olduğunu kaydeden Kabak, "Burada dönüşümlü olarak 15-20 bazen 50 kişi oluyor. Dolayısıyla sadece Kirazlı Balaban mevkiinde altın ve gümüş madeni projesine karşı değil civardaki tüm ekolojik katliamlara karşı direniyoruz" dedi.
Her cumartesi saat 15.00'te Çanakkale merkezde "elele" eylemi yaptıklarını hatırlatan Kabak, Cumartesi eylemlerinde 7 haftayı geride bıraktıklarını kaydetti. "Bu hafta 8.'sini gerçekleştireceğimiz Cumartesi eyleminde, Pazar günkü 200. direniş günü etkinliklerimiz için çağrı yapacağız" diye konuştu.
'İŞGALCİ ŞİRKET ALANI TERKETMELİ VE ALAN REHABİLİTE EDİLMELİ'
13 Ekim'de sona eren 10 yıllık işletme ruhsatının yenilenmediğini hatırlatan Kabak, şöyle devam etti: "Ama bu yeterli bir durum değil, biz buradaki ruhsatların iptalini talep ediyoruz. Gerçekleşen katliamlar sonucu katledilen alanların rehabilite edilmesini, sorumluların yargılanmasını istiyoruz. Başından beri taleplerimiz bunlardı. Şirket hala orada. İşletme ruhsatı olmadığı için bir faaliyet yürütemiyor, ağaç kesimi durmuş durumda. Ancak 13 Ekim sonrasında Ekim ve Kasım aylarında ağaç kesimi yapıldı yine, bunların görüntülerini alıp jandarma ve Orman Bölge Şefliği'ne şikayette bulunduk ve kesimleri durdurduk. Şirket şuan işgalci konumda; alanı terketmeli ve devamında da katledilen alanların rehabilite edilmesi zorunlu."
'CEZALAR YOK HÜKMÜNDEDİR, KARARLI NÖBETİMİZ DEVAM EDİYOR'
Kamuoyu baskısı ve kararlı duruşları sonrasında tepkilerin değiştiğini söyleyen Kabak, "Zaman zaman baskılar oldu, bize idari para cezaları kesildi. Son dönemde biraz daha baskının arttığını söyleyebiliriz ama bizim için yok hükmündedir. Kararlı nöbetimiz devam ediyor" diye konuştu.
'HEP BİRLİKTE BULUŞALIM İSTERİZ'
Kabak, yaşam savunucularına seslendi ve şu ifadeleri kullandı: "Çanakkale merkezinde yapıyor olduğumuz Cumartesi eylemlerine bütün yaşam savunucularını davet ediyoruz. Sadece Çanakkale ve burayı değil tüm yaşam savunucularını davet ediyoruz. Buraya gelme imkanları olmayanlar bulundukları alanlardan bu eyleme ses verebilirler. Onun dışında 200. gün etkinliği için ise yine aynı şekilde sadece alanın burada nöbet tutanların alanı olduğu gibi söylememiz olmadı, bu yaşam hepimizin hep birlikte buluşalım isteriz."