İsviçre'de on binler iklim için uyardı

Avrupa'da ve eş zamanlı olarak İsviçre'de öğrencilerin başlattığı ‘iklim' eylemleri yaygınlaşıyor. 2018'in Ekim-Kasım aylarında başlayan ve iklim değişikliklerine dikkat çekmek için yapılan öğrenci gençliğin çağrıları, her yaştan ve her meslekten insanları harekete geçirmişe benziyor.

Cumartesi günü de sosyal medyada örgütlenen öğrencilerin çağrıları ve talepleri, İsviçre genelinde 14 ayrı bölgede sokaklarda yankılandı. 18 Ocak'ta Avrupa ile eş zamanlı olarak okulları boykot eden öğrencilerin, İsviçre genelinde eylemlere katılımı 20 binin üzerinde olurken, 2 Şubat'ta bu sayı neredeyse üçe katlanarak 60 binin üzerinde bir kitleye ulaştı. Çağrılara Zürih'te 15 bin, Lozan'da 10 bin, Cenevre'de 5 bin, Bern'de 5 bin, Neuchatel'de 2 bin, Fribourg'da 2 bin kişi yanıt verdi. Diğer bölgelerde de eylemlere geniş katılım sağlandı.

 

"İklim için kriz çağrısı" yapılmasını isteyen on binler, küresel ısınmaya dikkat çekti ve İsviçre'de 2030 yılına kadar iklime etki eden her türlü uygulamaya son verilmesi istendi.

Cenevre'de de soğuk havaya rağmen 5 binin üzerinde kişi sloganlar ve dövizler eşliğinde yürüyüş düzenledi. Günler öncesinden sosyal medyadan yapılan çağrılarla, stant açarak ve broşür dağıtarak iklim için seferberlik ilan eden gençler, 2 Şubat'ta yalnız olmadıklarını gördü.

 

Üzerinde "4 yaşındayım, geleceğimi düşünün" yazan beyaz bir elbise giyen küçük çocuk ile annesinin "B gezegenimiz yok, düşünün!" yazılı dövizi dikkat çeken uyarılar arasındaydı.

 

Cenevre sokaklarında yürüyüş yapanlar, trafiğin aksamasına neden olurken, bazı sürücülerin kornalı protestosuna karşı ise "Çocuklarımızın geleceği için, şimdi, burada" diye slogan attı.

 

Lozan'da, 10 binin üzerinde kişinin katıldığı yürüyüş tren garı önünden Riponne Meydanına kadar sürdü. Yürüyüşte "Küçük adımlar yeterli değildir", "Ve bir ve iki ve üç derece, insanlığa karşı suçtur" sloganları ile "Geleceğimizi kazanalım" pankartları dikkat çekti.

 

Neuchatel kentinde 12 yaşlarında bir çocuğun kürsüden dile getirdiği "Korkuyorum" sözü karşısında bazı katılımcılar gözyaşlarına hakim olamadı.

 

Öte yandan Avrupa ve İsviçre gençliği, 15 Mart'ta yeni bir boykot ve grev kararı aldı. Tüm konuşmalarda İsviçre'nin üzerine düşeni yapması gerektiği vurgulanırken, 15 Mart'a daha güçlü katılım sözü verildi.