17 Mayıs 2024 Cuma

HDP Nusaybin'deki polis şiddetini Soylu'ya sordu

HDP Mardin milletvekilleri Günay, Çelik ve Dündar, Nusaybin'de çoçuklara yönelik polis şiddetine ilişkin Soylu'nun yanıtlaması talebiyle soru önergesi verdi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin milletvekilleri, Nusaybin'de polislerin evlerinin bahçesinde oynayan çocukları havaya ateş açarak kovalaması ve 8 yaşındaki bir çocuğa şiddet uygulamasını Meclis gündemine taşıdı.

Milletvekilleri Ebru Günay, Pero Dündar ve Tuma Çelik, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması talebiyle ayrı ayrı soru önergeleri verdi.

GÜNAY: POLİSLER ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE YARGILANIP CEZALANDIRILMALI
Kamuoyu vicdanını yaralayan bu olayların yaşanmaması için şiddet uygulayan polislerin şeffaf yürütülecek yargılama sistemiyle cezalandırılması gerektiği vurguladı.

Günay, Soylu'nun şu soruları yanıtlamasını istedi:
■25 Nisan günü Nusaybin Fırat Mahallesi'nde bulunan TOKİ konutlarındaki evlerinin bahçelerinde oynayan çocuklara karşı güvenlik güçleri tarafından havaya ateş açılması ve çocuklara psikolojik ve fiziksel şiddet uygulanması bilginiz dahilinde midir?
■Çocukları, havaya ateş açarak kovalayan ve 8 yaşındaki bir çocuğu tartaklayan polis memuru kimdir?
■Çocuklar bu şiddeti uygulayan güvenlik güçlerine yönelik başlatılmış bir soruşturma var mıdır? Havaya ateş açtığı, çocuklara yönelik şiddet uyguladığı videolarda da alenen görülen polis memuru gözaltına alınmış mıdır?
■Çocukların polislere taş attığını ve bu nedenle güvenlik güçlerinin çocuklara ateş açtıklarını iddia eden, bu söylemle gerçekleşen şiddeti ört bas etmeye çalışan Nusaybin Kaymakamlığı'na yönelik bir soruşturma başlatılacak mıdır?
■Bakanlık olarak konuyla ilgili kamuoyunu aydınlatmak ve yürütülen soruşturma ile ilgili bilgilendirmek için bir açıklama yapacak mısınız?
■8 yaşındaki bir çocuğa güvenlik güçleri tarafından yaşatılan bu travmanın sorumluluğu kime aittir?
■Yargının güvenlik güçlerine yönelik cezasızlık uygulamalarını değiştirmek ve çocuklara yönelik polis şiddetini önlemek için yapacağınız çalışmalar nelerdir?

ÇELİK: İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELE YASAKTIR
24 Nisan'da yaşanan olayın görüntülerinin dün sosyal medyada yayınlandığını ve büyük tepkiye neden olduğunu hatırlatan HDP Milletvekili Tuma Çelik, "Türkiye, 1990 yılından bu yana BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin imzacısıdır. İşkence ve kötü muamele hem uluslararası insan hakları sözleşmeleri açısından hem de Anayasa'da açıkça yasaklanmıştır" dedi.

Çelik, Soylu'ya şu soruları yöneltti: 
■Olayla ilgili hangi işlemler yapılmıştır?
■Olay hangi tarihte yaşanmıştır?
■Olayla ilgili idari soruşturma ne zaman açılmıştır?
■Görüntülerde silah kullanarak bir çocuğu gözaltına almaya çalıştığı görülen polis memuru ne zaman görevden el çektirilmiştir?
■Polis memuru hakkında adli süreç başlatılmış mıdır?
■Silah kullanarak 8 yaşındaki bir çocuğu sürükleyerek darp eden polis memurunu engellemeyen ve görüntülerden kimlikleri tespit edilebilecek olan diğer iki polis memuru hakkında işlem başlatılmış mıdır?
■Çocukların maruz kaldığı bu şiddet açık ve net "Çocuk hakları ihlalidir.'' Şiddete maruz bırakılan/ doğrudan-dolaylı tanık olan çocuğun/çocukların desteklenmesi, zararın tazmini gereklidir. Bakanlığınız bir çalışma başlatmış mıdır?
■Cezasızlık kültürü bu olayların tekrar tekrar yaşanmasına sebep oluyor. Benzer bir olayın tekrarlanmamasını nasıl sağlayacaksınız?
■Polis şiddetine maruz kalan çocuklara ve ailelerine uğradıkları travmaya karşı ne gibi destekler sağlanmıştır?
■Son 2 yılda kaç polis hangi gerekçelerle görevden alınmıştır?

DÜNDAR: OLAYIN ÜZERİ KAPATILMAK MI İSTENİYOR?
HDP Milletvekili Pero Dündar ise  daha önce de savaş ve şiddet politikalarının hedefi olan Kürt çocuklarına, bugün de travma üzerine travma yaşatıldığını vurguladı. Nusaybin Kaymakamlığı'nın "bir grubun devriye gezen polis ekibine taş attığını, bu gerekçe ile polisin havaya ateş açtığı" yönündeki açıklamasının, olayın üzerinin kapatılacağı yönlü olduğunu belirtti.

Dündar'ın yönelttiği sorular ise şunlar:
■Nusaybin'de kolluk güçlerinin çocuklara şiddet uygulamasını nasıl açıklıyorsunuz? Bu kişiler bu yetkiyi kim/kimlerden almaktadır?
■Nusaybin Kaymakamlığı neden olayın yaşandığı anda değil de üzerinden 16 gün geçtikten sonra açıklama yapmıştır?
■Kaymakamlığın 'taş atmayı' gerekçe göstererek çocuğa şiddet uygulamasını meşrulaştırmaya mı çalışmaktadır?
■Bu kadar geç açıklama yapan ve olayı gerekçelendirerek üzerini örtmeye çalışan kaymakamlık ve ilgili birim çalışanları hakkında bir soruşturma başlatılacak mıdır?
■Türkiye çocukların yaşam haklarının korunmasına dönük kaç uluslararası sözleşmenin imzacısı olmuştur? İmzacısı olunan anlaşmalar doğrultusunda çocukların yaşam hakkının korunmasına dönük hangi tedbirler alınmıştır? Hangi politikalar uygulanmaktadır?
■Söz konusu anlaşmaların yükümlülükleri yerine getiriliyor mu? Getiriliyor ise devletin kendi kolluk güçlerinin çocuklara uyguladığı bu şiddet nasıl açıklıyorsunuz?"