17 Mayıs 2024 Cuma

HDK: İbadethanelere ve mezarlara saldırıyı kınıyoruz

İbadethanelere ve mezarlara saldırıları kınayan açıklama yapan HDK Halklar ve İnançlar Meclisi, halklara yaptığı çağrıda "İbadethane, ölüm ve mezar ile kurduğumuz tarihsel ilişkimize sahip çıkalım" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Halklar ve İnançlar Meclisi, yaşamını yitiren Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek'in cenazesine ve cemevine yapılan saldırıya ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "Yaşam hakkı insanlık inanç, gelenek ve düşünce dünyasında temel hak olarak tüm hukuk sistemlerinde işlene gelmiştir. Halklar geleneğinde ise ahlaki, vicdani bir sorumluluk olarak kendini canlı tutmuştur. Bu durum insanlık değerleri yönü ile de canlı tutulması elzemdir. Diğer yandan yaşamın kutsallığının ve doğasının gereği olarak ölüm ve ölüye saygı toplumların birbirinin değerlerine verdiği kıymet, vicdani, ahlaki sorumluluk olarak, bir toplumun kültürel tutarlılığı olmuştur. Yani ölümden dolayı tutulan yasa saygı, savaş ortamında ölülerine saygı, öleni yerde bırakmamanın yasal ve hukuki olarak bir toplumun, devletin sorumluluğu olduğu, toplumlara ve halklara soykırım uygulamak, toplu imha silahları kullanmak Uluslararası hukukta savaş suçu olarak görülmektedir. Öbür yandan toplumların İnanç ve ibadet mekânları ona inanların değerlerini taşıdığı için saygı gösterilmesi gereken, hassas olunması gereken mekânlardır. Bir bütün inananlarının değerlerini taşır her sembol ya da mekân, bu durum aynı zamanda hukuki, yasal bir yükümlülüktür" denildi.

Son süreçte mezarların tahrip edilmesi ve cenazelere müdahaleler, ibadethanelere yapılan saldırılar toplumun da hukukun da inançların da içine sığmayan, birlikte yaşama arzusunu inciten olaylar olduğu ifade edilen açıklamada, "Mezarları tahrip etmenin hukukta da inançlarda da öngörülmemiş olmasından kaynaklı bir cezası yoktur. Çünkü insanlık ne yaşarsa yaşasın, neye inanırsa inansın, ya da hiç bir şeye inanmasa da mezarlarına hep saygılı olmuş mezar ile dava sürdürmemiştir. Bedenleri toprağa bırakmış, toprağın hükmüne güvenmiştir" diye kaydedildi.

'İBADETHANELERE SALDIRI KABUL EDİLEMEZ'
Geçtiğimiz hafta, Gazi Cemevi'ne polisin saldırısı ve Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisesine yapılan saldırıyı kınayan HDK Halklar ve İnançlar Meclisi, "İbadethanelere yönelik düşmanca yaklaşımların kabul edilmez olduğunu belirtiyoruz" diye belirtti.

Bir Kilisenin kapısını ateşe verenler bir cemevine gazla saldırarak kapılarını kırıp cenaze kaçıranlar, sadece bir mekana değil insanlığa, bin bir bedel ödeyerek bu güne getirdikleri değerlerine de saldırdığı vurgulanan açıklamada, "Biz biliyoruz ki daha öncede ırkçı saldırılara uğrayan Dzınunt Surp Asdvadzadzni Kilisinin asıl faili tekçiliği bu ülkede siyasete çevirenlerdir. Biz biliyoruz ki Gazi cemevine fütursuzca saldıran kolluk güçlerinin cesareti cemevlerini ibadethane saymayan eşitsiz politikalardır. Bu siyaset 'İbrahim Gökçeği Kayseri de gömdürmeyiz gerekirse yakarız' diyen linçci güruhlar yaratmıştır. Oysa bu toplum Ankara da bu duyguyu yaratıp Aysel Tuğluk'un annesi Hatun Tuğluk'u gömdürmeyenleri vicdanlarda mahkum etmişti" denildi.

HALKLARA ÇAĞRI
Halklara çağrı yapan HDK Halklar ve İnançlar Meclisi, "İbadethane, ölüm ve mezar ile kurduğumuz tarihsel ilişkimize sahip çıkalım. Cenazeye ve mezarlara saygıyı aileye, ibadethaneye saygıyı sadece ona inananlara bırakmayalım hepimizin toplumsal sorumluluğu olduğunu unutmayalım. Birlikte yaşama mayamızın bozulmasına müsaade etmeyelim" diye belirtti.