DÜNYA
GİK-DER Londra'da ırkçılığa karşı 10. Kültür Sanat Festivali düzenledi
GİK-DER, İngiltere'nin başkenti Londra'da bu yıl 10.sunu düzenlenen Irkçılığa ve Faşizme Karşı 10. Kültür Sanat Park Festivali'ne binlerce kişi katıldı.
Göçmen İşçiler Kültür Derneği (GİK-DER), İngiltere'nin başkenti Londra'da bu yıl 10.sunu düzenlediği festivala binlerce kişi katıldı.
Kuzey Londra'da bulunan Pymmes Park'ta düzenlenen Irkçılığa ve Faşizme Karşı 10. Kültür Sanat Park Festivali'ne Demokratik Güç Birliği içinde yer alan kurumlar, AvEG-Kon, belediye temsilcileri, sendikacılar, gazeteciler ve yazarlar katıldı.
Festival Suruç'ta hayatını kaybeden 33 Düş Yolcusu anısına gerçekleştirilen saygı duruşu ile başladı. Irkçılığa karşı mücadelenin önemine vurgu yapılan festivalin açılış konuşmasında, "Irkçılığa, faşizme, kapitalist saldırganlığa, savaşa, şiddete ve her türlü baskıya karşı, dilleri, kimlikleri ve onurları için direnen, mücadele yürüten halklarımıza selam olsun" denildi.
Açılış konuşmasının ardından Grup Rakka, Canan Sağar, Selçuk Balcı ve Grup Seyran ezgileriyle alandakileri coşturdu.
'FİGEN YÜKSEKDAĞ TUTUKLU KALDIKÇA HİÇ BİRİMİZ ÖZGÜR OLAMAYIZ'
Festivale katılan Gazeteci Yazar Steve Sweeney konuşmasının tamamını Kandıra F Tipi Hapishanesi'nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'a ayırırken, Yüksekdağ'ın sadece HDP Eş Genel Başkanı olmasından kaynaklı değil, kadın olması, Türk olması ve Marksist olmasından kaynaklı hedef seçildiğini belirtti. Sweeney, AKP/Saray iktidarının Yüksekdağ'ı tutuklayarak devrimcilere gözdağı vermeye çalıştığını ve Türk halkı ile Kürt halkı arasındaki kardeşlik köprüsünü parçalamaya çalıştığının altını çizdi.
Konuşmasına Figen Yüksekdağ'ın özgürlüğü için uluslararası mücadelenin önemini vurgulayan Sweeney, "Yüksekdağ tutuklu kaldıkça hiç birimiz özgür olmayacağız. Yüksekdağ tutuklu kaldıkça Türkiye ve Kürdistan halklarına barış gelmeyecektir, dolayısı ile Figen Yüksekdağ'ın özgürlüğü hepimizin özgürlüğüdür, bundan dolayı da uluslararası kamuoyunu Figen Yüksekdağ'ı sahiplenmeye ve mahkemelerine katılmaya çağırıyorum" dedi.
Çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi ve sendika temsilcisinin de katıldığı festivalde bir konuşma yapan Demiryolları Sendikası (RMT) yöneticisi Eddie Dempsey, göçmen işçi ve emekçileri bulundukları iş kollarında sendikalaşmaya çağırdı.
Festivali düzenleyen GİK-DER'in Eşbaşkanı Helin Honca da festivalde bir konuşma yaptı. Gik-Der'in ırkçılık ve faşizme karşı mücadelesine değinen Honca, göçmen işçi ve emekçileri ırkçılık ve faşizme karşı Gik-Der'de örgütlenmeye çağırdı. "9 yıl önce alternatif sanat ve kültürü yeni nesillere tanıtmak, sistemin dayatmış olduğu popülist, yoz ve gerici kültüre karşı alternatif sanat ve kültürü ön plana çıkartmak amacıyla başlattığımız festivalimizi son iki yıldır Park Festivali ile sürdürmekteyiz" diyen Honca, önümüzdeki yıllarda daha büyük festivallere imza atmak istediklerini belirtti.
'AVRUPA, TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİNİ KESSİN'
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AvEG-Kon) Eşbaşkanı Baki Selçuk ise toplumları birbirine düşmanlaştıran ırkçılığın Avrupa'da vardığı boyutu anlattı. Selçuk, faşizme ve ırkçılığa karşı enternasyonal mücadelenin önemine değindi. Avrupa devletlerinin izledikleri politikalarla ırkçılığı geliştirdiklerini belirten Selçuk, mülteciler üzerinden yapılan pazarlıkları ve hak kısıtlamalarını eleştirdi. Irkçılığa ve faşizme karşı mücadelenin ancak yerli ve göçmen halkların ortak mücadelesi ile başarıya ulaşacağını söyleyen Selçuk, Avrupa devletlerinin AKP/Saray iktidarına verdikleri desteği kınayarak, ilişkilerin dondurulmasını istedi. 24 Haziran seçim sonuçlarını da değinen Selçuk, HDP'nin İngiltere'de 1. parti olarak çıkmasını sağlayan herkese teşekkür etti. Geleceğin birleşik mücadele ile mutlaka kazanılacağını, hile, hırsızlık ve zorbalıklarla geçen seçimi kazandığını iddia eden Erdoğan'ın sonunun da Hitler, Mussoloni gibi olacağını belirtti.
'FESTİVALE KATILANLAR IRKÇILIĞA KARŞI MÜCADELENİN ÖNEMİNİ GÖSTERİYOR'
Festivalin düzenlendiği Enfield bölgesinin belediye başkanı ise "Bir sosyalist olarak ırkçılığa ve faşizme karşı düzenlemiş olduğunuz bu festivalin bizim belediye sınırları içerisinde gerçekleşmiş olmasından onur duyuyoruz, bugün buraya binlerce insanın katılması ırkçılığa karşı mücadelenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Bundan sonra düzenleyeceğiniz buna benzer etkinliklerde sizinle birlikte çalışmaktan gurur duyacağız" dedi.
Festivalde Londra Demokratik Güç Birliği adına bir konuşma yapılırken, birçok dost kurum da mesajlarını iletti.
Birçok kurumun stantlar açtığı festival, 14 Temmuz günü Londra merkezinde düzenlenecek olan ırkçılığa karşı gösteriye katılım çağrısı ile son buldu.