19 Nisan 2024 Cuma

Eskişehir'de İran rüzgarı esti

SGDF'nin Eskişehir'de düzenlediği "İran'da halk ayaklanması ve devrimin güncelliği" panelinde ayaklanma tartışıldı. İranlı kadın ve erkeklerin çoğunlukta olduğu panelde, İran'da yaşanan devrimci durum ele alındı. Panelist Güngör, halkların birleşik politik talebinin er ya da geç erkek egemen faşist molla iktidarını devireceğini kaydetti. Panelin ikinci bölümünde Farsça şiirler ve devrimci marşlar söylenirken, İranlı kadınlar "Zen, zendegi, azadi" sloganı eşliğinde saçlarını kesti. 

İran'da büyüyen halk ayaklanmasına Türkiye kentlerinden destek sürüyor. Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) "İran'da halk ayaklanması ve devrimin güncelliği" paneli düzenlendi. Polen Gençlik Kültür Merkezi'nde yapılan etkinliğe çok sayıda İranlı genç kadın ve erkek katılırken, ayaklanma tartışıldı.

Etkinlik SGDF adına yapılan açılış konuşmasıyla başladı. Mahsa Amini şahsında İran'da yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşunun ardından ayaklanmayı yansıtan sinevizyon gösterimi yapıldı.

Marksist Teori Dergisi yazarı Sıtkı Güngör'ün konuşmacı olarak katıldığı etkinlikte İran'ın dünü, İran halklarının geçmiş yıllardaki mücadelesi ve bugünkü ayaklanma ele alındı. Konuşmasına ayaklanmaya öncülük eden kadınları ve emekçi halkları selamlayarak başlayan Güngör, İran'da yeni bir ayaklanmanın yaşandığını, ancak yakın geçmiş düşünüldüğünde bunun yeni bir durum olmadığını belirtti. İran halklarının, kadınların ve işçi sınıfının geçmiş yıllarda da ekonomik ve siyasal taleplerle sokaklara çıktığını, 2017'den bu yana ise molla rejimine karşı hemen her yıl bölgesel ya da ulusal ölçekte isyan ve ayaklanmalara giriştiğini hatırlattı. Güngör, "İran'da bir devrimci durum yaşanıyor. Bu ayaklanmanın bir dizi tetikleyicisi olmakla birlikte en temel nedenleri Şii ruhban sınıfının uyguladığı İran'a özgü neoliberal sömürü politikaları, halkların politik özgürlük sorunu ve kadınlara kölece bir yaşam dayatan dinsel gerici erkek egemenliğidir" dedi.

'İRAN'DA KÖKLÜ BİR KOMÜNİST HAREKET VAR'
Modern İran tarihinin esasen üç temel siyasal akım ekseninde şekillendiğini söyleyen Güngör, İran'da Marksist hareketin din ve ulusalcılıkla birlikte etkin bir politik akım olduğunu, İran'da köklü bir sınıf mücadelesi ve etkin bir komünist mücadele tarihinin bulunduğunu ifade etti. Güngör, "İran halklarının tarihi sanıldığı gibi yalnızca Ayetullahların, şahların gerici rejimiyle, baskı ve zulümle anılamaz. Bu tarih aynı zamanda Şahlık ve ardından gelen molla rejimine karşı sokakta, dağlarda ve zindanlarda can bedeli verilen komünist devrimci mücadelenin, büyük direnişlerin de tarihidir" dedi.

1979 İran İslam Devrimi olarak adlandırılan hareketin gerçekte devrimci İran solunun büyük kitlelerle katıldığı, işçi sınıfının büyük grev ve direnişleriyle gelişen ulusal demokratik devrim olduğunu ifade eden Güngör, "Ancak İran'daki sol hareketin yetersizlikleri ve büyük yanılgıları sonucu demokratik devrim politik aşamada sekteye uğramış ve Şii ruhban sınıfı iktidarı ele geçirmiş, komünist ve devrimci muhalefet başta gelmek üzere tüm muhalefeti diktatörlükle ezerek adım adım bugünkü politik islamcı faşist rejimi inşa etmiştir" dedi.

'ASALAK VE SÖMÜRÜCÜ RUHBAN SINIFI'
Anti-emperyalizm, adalet ve hak söylemleriyle iktidarı alan mollaların yönetimi altında bürokratik, asalak, ranta yönelik ve yolsuzluğa yatkın bir kapitalizmin örgütlendiğini söyleyen Güngör, "Şii ruhban sınıfı  toplumu, siyaseti, kültürü dinselleştirirken ekonomik reform adı altında kendine özgü bir neoliberalizmi ekonominin dini yaptılar. İşçi sınıfına her türlü örgütlenmeyi yasaklayan faşist molla iktidarı siyasal islamla toplumu çürütürken kapitalist ekonominin piyasa dini haline gelen neoliberal özelleştirmelerle muazzam zenginleşti. Başta petrol ve gaz gelirleri olmak üzere İran'ın bütün zenginlikleri iktidar yanlısı vakıf ve şirketler eliyle bir avuç Şii elite peşkeş çekildi" dedi. 

İran işçi sınıfının  ve ezilenlerin güncel ekonomik ve politik durumlarına da değinen Güngör, süren ayaklanmanın kadın dinamiğine vurgu yaptı, "Farklı uluslardan İranlı kadınlar, her türlü baskı ve zulme ve egemen Fars milliyetçiliğine karşı yeni bir tarih yazmanın onurunu yaşıyor, devrimci mücadelenin öncü bölüğü olarak faşist molla iktidarını sallıyor. Kadınlar "Jin, jiyan, azadi" ve "Zen, zendegi, azadi" sloganı etrafında milyonları birleştirdi, özgürlüğü tek bir sloganda halkların birleşik politik talebi haline getirdi. Bu irade er ya da geç erkek egemen faşist molla iktidarını devirecektir" dedi.

'TÜRKİYE EMEKÇİ SOLU İRAN'DAN DERS ÇIKARMALI'
Türkiye ve Kürdistan'ın emekçi sol hareketinin 1979 hareketinde yer alan İran solunun deneyimlerinden büyük dersler çıkarması gerektiğini belirten Güngör, emekçi solun iktidar hedefiyle hareket etmesinin, devrimci önderlik iddiasına bağlı kalmasının ve işçi sınıfının politik bağımsızlığını güvencelenmesinin hayati önemde olduğunu söyledi, Türkiye'de politik İslamcı rejim altında yaklaşan seçim sürecindeki risklere, ittifak anlayışlarına değindi. Güngör, "Halklarımız burjuva egemenlerden herhangi birine mahkum değildir" dedi. 

70'i aşkın kişinin yer aldığı etkinliğe çoğu kadın onlarca İranlı genç de katılım sağladı. Panelin ikinci bölümünde İranlı kadın ve erkekler söz alarak ayaklanma karşısındaki duygu ve düşüncelerini ifade etti, sorular sordu. Farsça şiirler ve devrimci marşların söylendiği ikinci bölümde duygusal anlar yaşandı, İranlı kadınlar "Zen, zendegi, azadi" sloganları eşliğinde saçlarını kesti. Etkinliğe katılan Kürt gençleri de söz alarak İran halklarıyla dayanışma duygularını ifade etti, Kürtçe ezgiler söyledi.