Doğayı ve işçileri katleden maden şirketlerinin sponsorluğunda 'Su Zirvesi'

Hem doğa hem de iş cinayetleriyle sık sık gündeme gelen TÜMAD, TÜPRAG ve OREKS gibi madencilik şirketlerinin sponsorluğunda Zirve'17 Çanakkale Su Zirvesi düzenleniyor. Suyu kirleten, doğayı ve işçileri katleden bu şirketlerin su için sponsor olamayacağını kaydeden yaşam savunucusu Doğan, salondan zorla çıkarıldı. Bu madenlere ruhsat açma izni veren vali ve İl Özel İdaresinin de salonda bulunduğunu kaydeden Doğan, "Bir avuç köylünün sulama suyunu elinden alıp şirketlere tahsis eden zaten bu kurumlar değil mi" dedi.
Çanakkale'de altın ve kurşun madeni şirketlerinin sponsorluğunda Zirve'17 Çanakkale Su Zirvesi düzenleniyor. Yaşam savunucuları 10-11 Nisan'da sürecek zirvede yaptıkları eylemlerle suyu kirletenlerin su hakkında söz sahibi olamayacağının altını çizdi.
HEM DOĞAYI HEM DE İŞÇİLERİ KATLEDEN ŞİRKETLER SPONSOR
Kolin Otel'de başlayan Su Zirvesine sponsor olan şirketler arasında TÜMAD, TÜPRAG ve OREKS gibi madencilik şirketleri bulunuyor. Söz konusu şirketler hem doğa hem de işçi cinayetleriyle sık sık gündeme geliyor.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Süheyla Doğan, su kaynaklarını koruma iddiası taşıyan bir etkinlikte doğaya zarar veren şirketlerin sponsorluğunun kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Sahneye çıkarak Kazdağları Ekoloji Platformu adına konuşma yapmak istediğini belirten Doğan'ın konuşmasına izin verilmedi. 4 özel güvenlik tarafından zorla dışarı çıkartılan Doğan'ın sözü, anonslarla bastırıldı.
MADEN ŞİRKETLERİNİN SUÇLARINI DİLE GETİRMEK İSTEYEN DOĞAN SALONDAN ÇIKARILDI
Evrensel'in haberine göre otel önünde açıklamalarda bulunan Doğan, şu ifadeleri kullandı: "Maden şirketleri kirli paralarıyla bu zirveye nasıl sponsorluk yaparlar? TÜMAD kim? Lapseki'nin yeraltı sularına el koyan ve madene çeken şirket. Oradaki ekosistemi mahveden ormanları mahveden bir şirket. TÜPRAG kim? Tahtalı Barajı'nın dibinde maden açan şirket. Kışladağ'da Efemçukuru'nda yeraltı sularını ve ekosistemi mahveden bir şirket. OREKS kim? Yenice'de, Kalkım'da ve Armutçuk'ta bir metalik madencilik şirketi. Şirketin madeninde göçükler meydana geldi. Bir işçi yaşamını yitirdi. Bir işçi parmaklarını kaybetti. Kim bu şirket de buraya sponsor olabiliyor? İşçi katili bir şirket burada sponsorluk yapıyor. Oysa biz halkız ve biz ekoloji örgütleri buraya davet edilmedik. Çalışma gruplarında yerimiz yok. İçeride de bunları söylemeye çalıştım. Ama beni yaka paça, karga tulumba aşağı indirdiler."
'MADEN ŞİRKETLERİ KİRLİ PARALARIYLA SPONSOR OLAMAZ'
"Maden şirketleri sponsor olamaz, paraları kirli" ifadelerini kullanan Doğan, "Halkın gözyaşları var o paralarda. Halkın suyunu zehirleyen, toprağını zehirleyen, bir orman ekosistemini yok eden şirketlerin paraları nasıl kullanılır" diye sordu. Zirvede konuşma yapan DSİ Genel Müdür Yardımcısı'nı işaret eden Doğan, "Zirvede Atikhisar Barajı'nın sürdürülebilir kullanımıyla ilgili yol haritası çıkarılacak dediler. Atikhisar Barajı'nın 1400 metre yakınında Koza'nın bir altın madeni projesi var. Haftaya inceleme değerlendirme komisyonu toplantısı yapılacak. İçerideki sayın DSİ Genel Müdür Yardımcısı o toplantıya gidip de, 'Ben bu projeye izin vermiyorum' diyecek mi? Oradaki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü görevlisi, 'Bu altın madeni projesinin ÇED olumlu kararına onay vermeyeceğim, ÇED sürecini durduracağım' diyecek mi? Demeyecek. O zaman bu zirvenin neresi samimi" ifadelerini kullandı.
'ŞİRKETLERE İZİN VEREN VALİ, İL ÖZEL İDARESİ BURADA BİR ARAYA GELMİŞ'
İçeride DSİ ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri olduğuna dikkat çeken Doğan, şöyle devam etti: "Bütün bu su kaynaklarının zehirlenmesine, kirlenmesine açan, maden şirketlerine tahsis eden, bir avuç köylünün sulama suyunu elinden alıp şirketlere tahsis eden zaten bu kurumlar değil mi? Bütün bu şirketlere Gayri Sıhhi Müessese izni veren, işyeri açma izni veren sayın vali değil mi? İl Özel İdaresi değil mi? Şimdi bir araya gelmişler, Atikhisar Barajı'nın sürdürülebilir kullanımı için yol haritası çizeceklermiş. Görelim o yol haritası nasıl bir yol olacakmış. Eğer buradan doğru düzgün bir yol haritası çıkarsa ve derlerse ki, 'İçme suyu kaynaklarında, barajların yakınında metalik madencilik yapılmasın', o zaman gelir o sahneden özür dilemesini de bilirim. Ama çıkmayacak."