Dersîm'den Kobanê'ye devrimci bir yürek: Sarya Özgür

AKP ile DAİŞ'in Kobanê'yi işgal saldırılarını başlattığı 15 Eylül 2014 tarihinde, komünistlerin nerede bir ezilen varsa onun yanında yer alma gibi bir görevi olduğunu biliyoruz ve Devrimcinin işi devrim yapmaktır diyerek Kobanê direnişine katılan MLKP'li Sibel Bulut (Sarya Özgür) 12 Aralık 2014 tarihinde şehitler kervanına katıldı.

 

DAİŞ'in Rojava'ya yönelik saldırıları başlayınca önce Cizîrê Kantonu'na geçerek Serêkaniyê cephesinde savaşan ve Kobanê'ye yönelik saldırılarla birlikte Kobanê'ye geçerek direniş mevzilerindeki yerini alan Sarya Özgür'le Kobanê'de savaşın en şiddetli olduğu günlerde yaptığımız ropörtajda, "Sonuna kadar direneceğiz, hiçbir yere gitmiyoruz, gerekirse şehit de düşeriz" sözleriyle direnişteki kararlılığını ortaya koymuştu. Dersîm'den gelerek Kobanê direnişine katılan MLKP savaşçısı Sarya Özgür'ü arkadaşı Mizgîn Axîn, ANF'den Ersin Çaksu'ya anlattı.

 

Sarya Özgür'ün direnişi ve kararlılığıyla, mücadelelerinin öncü neferlerinden biri olduğunu ve özellikle de kadınların şafağını ellerinde tutarak özgürlüğe nasıl yürüneceğini kendilerine gösterdiğini kaydeden Mizgîn Axîn, Sarya'nın savaşın en keskin günlerinde dile getirdiği "Devrimcinin işi devrim yapmaktır" sözlerinin kendileri için parola olduğunu kaydetti.

 

Sarya Özgür'ün devrimci iddiası olan herkese rol ve görevlerini yeniden hatırlattığını belirten Mizgîn Axîn, "Kuzey Kürdistan'dan Türkiye kentlerine, oradan Avrupa ve Ortadoğu'ya kadar birçok genç kadının Sarya'nın kararlılığından etkilenerek mücadeleye katıldığını dile getirdi. Sarya'dan sonra onlarca genç Sarya adını alarak devrimi sahiplenme ve büyütme mücadelesine atıldı diyen Mizgîn Axîn, şunları dile getirdi Bugün Rojava'da taburlar, foclar kuruldu. MLKP yerelleşmeye başladı ve yürüyüşüne mücadelesine devam ediyor. Sarya yoldaşın bize bıraktığı bayrağı dağlarda, ovalarda yüceltmeye devam ediyoruz" dedi.

 

KOMÜNİSTLERİNE GÖREVİ...

 

Cizîrê'den Kobanê'ye geçtikten sonra sabotaj grubunda yer alan Kobanê'nin birçok sokağında DAİŞ çetelerine karşı etkili eylemler gerçekleştiren ve 12 Aralık 2014 tarihinde Kobanê'deki 48'inci Cadde'de şehit düşen Sarya Özgür, 26 Ekim 2014 tarihinde verdiği demeçte şunları dile getiriyordu:

 

"Birbirimizle bir kader bağımız var. Komünistlerin nerede bir ezilen varsa onun yanında yer alma gibi bir görevi olduğunu biliyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun işçi ve emekçilerin yanındayız. MLKP olarak bu yönde 20 yıllık bir mücadelemiz de var. Bizim esas aldığımız parola budur. Tüm ezilenlerin ve sömürülenlerin yanında yer almak. Rojava'nın bizim için önemi de budur. Aynı zamanda Rojava'ya yönelik ciddi bir saldırı var. Emperyalistlerin besleyip büyüttüğü çeteler, şu anda Rojava'da. Özellikle de Kobanê'ye yönelik ciddi saldırılar söz konusu. Burada Kobanê'yi savunmak hem Rojava'yı savunmak hem de özgür geleceği savunmaktır. Yani Kobanê eşittir Kürt halkı da değil. Kobanê sadece Kobanêlileri de ilgilendirmiyor. Tüm Ortadoğu'nun kaderini belirleyecek direnişlerden bir tanesidir. Kobanê'de olmak gerçekten olmazsa olmazdı. Eğer gerçekten komünistsek, devrimciysek bizim burada olmamız gerekiyor. Aslında bunun dışında vicdanı olan herkesin burada olması gerekir."

 

'ARÎN MÎRKAN BİZİM İÇİN SEMBOLDÜR'

 

Arîn Mirkan'ın eyleminden çok etkilenen Sarya, o günlerde şunları dile getiriyordu: "Rojava devrimi ile birlikte kadınlar ön plana çıktı. Kadınlar sokağa çıktı ve eline silah alarak savaşmaya başladı. Bir bu yanı var bir de bu savaşı kadınlar sürüklüyor. En ön mevzilerdeler, şehit düşüyorlar, komutanlık yapıyorlar ve müthiş bir irade sergiliyorlar. Keza şehit Arîn'in fedai eylemini biliyoruz. Bizim için semboldür ve örnek alınması gereken bir pratikti. Ben bu devrimi hem kadın devrimi olarak hem de kendi şahsi devrimim olarak da görüyorum. Ciddi katkıları da oldu."

 

DEVRİME DOKUNUN...

 

Türkiye'deki bazı sol çevrelerin Rojava'ya kuşkulu yaklaşımlarını da eleştiren Sarya, "Bu devrime, devrim demek için da ne bekliyorsunuz. Bir devrimde olması gereken iki husus vardır. Ezen ve ezilen. Türkiye devrimci hareketinin şovenizmin etkisinde kalma gibi bir problemi var. Şovenizmin etkisi yoğundur. Devrimci kişilik için şu bir paroladır. Devrimcinin görevi devrim yapmaktır. Nerede ezilen varsa da orada olma gerekiyor. Bu açıdan baktığımızda Kobanê ve Rojava öyle bir durumda. Bu tartışmaları artık bir tarafa bırakmak gerekir. Çünkü bunların zamanı geçti artık. Var olan bir irade ve direniş var ve bu direnişi selamlamak, desteklemek ve bu iradeye katılmak gerekiyor. Biz de bunun için Rojava'dayız. Devrimcilerin buraya gelmesi gerekiyor. Gelemiyorlarsa da destek vermeleri gerekiyor. Ama asıl olan gelip katılmaktır. Eğer hâlâ devrim olduğuna inanmıyorlarsa gelip görsünler" diye konuşuyordu.