23 Kasım 2024 Cumartesi

Cumartesi Anneleri Düzgün Tekin'in akıbetini sordu

1019. hafta eyleminde Galatasaray Meydanını çevreleyen polis bariyerleri önünde yan yana gelen Cumartesi Annneleri, 29 yıl önce İstanbul'da kaybedilen Düzgün Tekin'in akıbetini sordu.

Cumartesi Anneleri 1019. hafta eyleminde bir kez daha Galatasaray Meydanını çevreleyen polis bariyerlerinin önünde yan yana geldi. Eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafları ve karanfiller taşındı.

29 yıl önce gözaltında kaybedilen Düzgün Tekin'in hikayesini kamuoyuyla paylaşan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube Başkanı Gülistan Yoleri, Düzgün Tekin'in 21 yaşında bir tekstil işçisi olduğunu ve DİSK Tekstil-İş 2 No'lu Şube delegesi olduğunu kaydetti.

Tekin'in ailesine bir haftadır polis tarafından takip edildiğini söylediğini ve kendisini takip eden araçlardan birinin plakasının 34 F 6676 olduğunu kağıda yazarak eve bıraktığını ifade eden Yoleri, Tekin'in ailesinin de sivil giyimli şahısların olduğu bir otomobilin günlerce evinin önünde beklediğini gördüğünü aktardı.

Düzgün Tekin'in 21 Ekim 1995'te Güneşli Evren Mahallesindeki ağabeyinin evinden Bayrampaşa'daki işyerine gitmek üzere evden ayrıldığını ve bir daha kendisinden haber alınamadığını ifade eden Yoleri, o günden sonra otomobilin de evin önünde beklemeyi bıraktığını söyledi.

Düzgün Tekin'in ailesinin avukatlarla birlikte tüm resmi kurumlara başvurduğunu söyleyen Yoleri, "Halkın Hukuk Bürosu ve İnsan Hakları Derneği yasal girişimlerde bulundu, Af Örgütü de bir kampanya düzenledi. Ancak, Düzgün Tekin'i günlerce takip eden güvenlik birimleri onun nerede olduğunu bilmediğini söyledi" dedi.

'JİTEM ELEMANI KASIM AÇIK İTİRAF ETTİ'
Yoleri, şöyle devam etti: "Elif ve Veli Tekin oğullarını aramak için Dersim'deki köylerinden ellerinde Düzgün'ün fotoğrafıyla Galatasaray'a geldiler. Elif Tekin buradan ilk kez 'Oğlum Düzgün neredesin? Seni bulmak için Cumartesi Anneleri'ne katıldım. Cevapsızım, yönsüzüm!' diye seslendi. Olaydan 18 ay kadar sonra, JİTEM'le bağlantılı itirafçı Kasım Açık, Düzgün Tekin'in JİTEM birimi tarafından sorgulanarak öldürüldüğünü ve bedeninin Edirne yakınlarındaki bir askeri alanda bulunan Çadırkent çöplüğüne gömüldüğünü açıkladı. Düzgün'ün eşkâl bilgilerini ve üzerindeki giysilerini tarif eden Kasım Açık, olay yeri ile ilgili de bir kroki çizdi."

'GÖSTERMELİK BİR ARAMA YAPILDI'
Bunun üzerine 27 Mayıs 1997'de Düzgün'ün ailesi, arkadaşları ve hak savunucularının Çadırkent'e gittiğini ancak yetkililerin göstermelik bir arama çalışması yaptığını ve sonuç alınamadığını vurgulayan Yoleri, "Kasım Açık'ın itirafları kendi el yazısı ve imzası ile savcılığa verilse de, etkin bir soruşturma yürütülmedi. Bugüne kadar yetkili makamlardan Düzgün Tekin'in akıbetine yönelik hiçbir açıklama yapılmadı ve dosya cezasızlık zincirinin bir halkasına dönüştürüldü. Kaç yıl geçerse geçsin; Düzgün Tekin için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz" dedi.

'DÜZGÜN TEKİN'İN AKIBETİNİ SORMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın ağabeyi Ali Ocak, "Biz Düzgün Tekin'i sadece Galatasaray'da, sokaklarda, adliye koridorlarında aramadık. Kurda sorduk, kuşa sorduk, dağa sorduk, taşa sorduk ama yetkililerden hiç ses çıkmadı" dedi. Yetkililerin sorumluluklarını yerine getirmediğini söyleyen Ocak, Tekin ailesinin bıraktığı yerden Düzgün Tekin'in akıbetini sormaya devam edeceklerini vurguladı.

Eylem, Galatasaray Meydanına karanfillerin bırakılmasıyla son buldu.