Çalışan Gazeteciler Günü'nde gazeteci örgütleri bir araya geldi
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla TGC, TYS, PEN Türkiye, ÇGD ve Türkiye TÜRKYAYBİR, "İşsizlik ve Sansürün Kıskacında Gazetecilik" başlıklı toplantı düzenledi.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü nedeniyle Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), PEN Türkiye Merkezi, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) ve Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRKYAYBİR) "İşsizlik ve Sansürün Kıskacında Gazetecilik" başlıklı toplantı düzenledi.
TGC Burhan Felek Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantıda iktidarın baskısıyla basın sektöründe işsizliğin rekor seviyeye ulaştığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Temmuz 2019 istatistiklerine göre 11 bin 157 gazetecinin işsiz kaldığı açıklandı. Toplantıda son beş yılda basın kartı iptal edilen gazeteci sayısının 3 bin 804 olduğu, 15 Temmuz 2016'dan sonra da 685 gazetecinin "milli güvenlik" nedeniyle basın kartlarının iptal edildiği, 91 gazetecinin tutuklu olduğu belirtildi. Adalet Bakanlığı verilerine göre 2003-2018 yılları arasında 12 bine yakın gazetecinin hakim karşısına çıktığına işaret edildi.
Toplantıya Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Sekreteri Hakkı Zariç, PEN Türkiye Merkezi İkinci Başkanı Halil İbrahim Özcan, Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Temsilcisi Uğur Güç ve Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk konuşmacı olarak katıldı. Toplantının moderatörlüğünü TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş yaptı.
10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ NASIL İLAN EDİLDİ?
Toplantıda 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nün ilan edilmesinin tarihçesi de anlatıldı.
4 Ocak 1961'de basın çalışanlarına bazı haklar ve yasal güvence sağlayan 212 sayılı kanun Resmi Gazete'de yayınlandı. Ancak dokuz gazete patronu, 212 sayılı yasaya ve Basın İlan Kurumu'nun oluşmasına ilişkin 195 sayılı yasaya karşı çıktılar. Akşam, Cumhuriyet, Dünya, Hürriyet, Milliyet, Tercüman, Vatan, Yeni İstanbul ve Yeni Sabah'ın patronları ortak bildiriye imza atarak gazetelerini üç gün kapattıklarını duyurdu.
İstanbul Gazeteciler Sendikası ise çalışanlarla birlikte karara katılmadıklarını şu açıklamayla duyurdu: "Bu kapanma kararı, gazetelerin tesis ve maddi imkanlarını ellerinde bulunduran gazete sahipleri tarafından verilmiştir. Basını medyana getiren asıl ve büyük kütle olan biz yazı işleri müdürleri, sekreterler, istihbarat şefleri, muharrirler, muhabirler, foto muhabirleri, karikatüristler, ressamlar, musahhihler (düzeltmenler) ve diğer fikir işçilerinin böyle bir kararda oyumuz olmadığı gibi, bu hareketi asla tasvip etmemekteyiz."
Gazeteciler, aynı gün sendikadan başlayan sessiz bir yürüyüş yaptılar. Ellerinde "Simidimiz ve hürriyetimiz için", "Çalışan gazeteciye cop, patrona hazırlop" gibi dövizler taşıdılar.
"Dokuz patron olayı" olarak basın tarihine geçen bu gelişme üzerine gazeteciler bu 3 gün boyunca İstanbul Gazeteciler Sendikası çatısı altında "Basın" adlı bir gazete yayımladı. Basın Gazetesi 11 Ocak günü yayına başladı ve üç günlük boykot sırasında yayınını sürdürdü. Üç gün süren bu dayanışmanın ardından 10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlanmaya başlandı. 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra gazetecilere yönelik ağır baskılar nedeniyle günün adı, "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" olarak değiştirildi.