17 Kasım 2024 Pazar

Başsavcılık DTK'yi 'illegal yapılanma' saydı

HDP'nin tutuklu eski milletvekili Selma Irmak hakkında hazırlanan iddianamede, bir mahkeme kararı olmaksızın Demokratik Toplum Kongresi için "illegal yapılanma", eşbaşkanı Leyla Güven için de "sözde eşbaşkan" ifadeleri kullanıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerine yönelik 9 Kasım 2016'da gerçekleştirilen operasyonda tutuklanan isimlerden biri olan Selma Irmak hakkında "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla yeni bir dava daha açıldı.

Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesi'nde tutuklu bulunan Irmak'ın, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın ailesi ve avukatlarıyla görüştürülmemesi nedeniyle 49 siyasetçi, hukukçu ve sanatçı ile birlikte 5 Eylül 2016'da HDP Diyarbakır İl binasında açlık grevine başlamıştı. Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü'nün talebiyle Irmak hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla hazırlanan iddianame Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.

Hazırlanan iddianamede, Demokratik Toplum Partisi (DTK) ile aynı zamanda HDP Hakkari Milletvekili olan DTK Eşbaşkanı için Leyla Güven'a dair skandal nitelemelerde bulundu.

İddianamede eşbaşkanları 2012'de dönemin Meclis Başkanı Cemil Çiçek tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) açılış resepsiyonuna davet edilen DTK için "illegal yapılanma", Eşbaşkanı Leyla Güven için ise "sözde eşbaşkan" ifadeleri kullanıldı.

'YASAL BİR KURULUŞ OLMAYAN DTK'
Bahse konu açlık grevi eylemine dair iddianamede, "Diyarbakır ilinde HDP, DBP ve yasal bir kuruluş olmayan DTK organizasyonunda DBP Diyarbakır il binası içerisinde 05/09/2016 günü 50 kişilik katılım ile basın açıklaması düzenlenerek PKK/KCK silahlı terör örgütü sözde lideri Abdullah Öcalan'a sözde tecrit uygulandığı gerekçesiyle süresiz dönüşümsüz açlık grevi başlatılmış... " denildi.

Polis tutanaklarına göre, polise mukavemet edildiği ve Irmak'ın Öcalan'ın resminin üzerinde bulunduğu tişört giydiği belirtilen iddianamede, eylemin yapıldığı salona "Önderliğimizin özgürlüğü özgürlüğümüzdür", "Öcalan'ın sağlığı ve güvenliği için endişeliyiz, görüşme derhal sağlansın" yazılı pankartların asıldığı kaydedildi.

'DTK SÖZDE EŞBAŞKANI LEYLA GÜVEN'
"50 kişinin sahnede yer almasıyla birlikte DTK sözde eşbaşkanı Leyla Güven'in konuşma yaptığı..." ifadelerinin yer bulduğu iddianamede, Güven'in konuşmasında Öcalan için "Sayın" sıfatını kullanıp, "Kürdistan" dediği, yine Öcalan'ın kırmızı çizgileri olduğunu ve Öcalan'a tecrit uygulandığını söylemesiyle salonda "Bijî Serok Apo" sloganları atıldığı, Irmak'ın da sloganlara sözlü ve alkışlı olarak destek verdiği belirtildi.

'ALKIŞLI DESTEK VERDİ'
İddianamede, açlık grevi eyleminde yer alan isimlerden DBP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel için de "Kürdistan, Sayın Öcalan, Öcalan sayesinde barışın geleceği, Öcalan'a tecrit uygulandığı, Öcalan'ın kendilerinin önderi olduğu" yönünde ifadeler içeren bir konuşma yaptığı, konuşmasının sonunda "Bijî Serok Apo" sloganları atıldığı, şüphelinin de atılan sloganlara sözlü ve alkışlı destek verdiğine yer verildi.

'İLLEGAL YAPILANMA OLAN DTK'
Hakkında hazırlanan iddianamede Irmak'a ilişkin "Şüphelinin PKK/KCK silahlı terör örgütü lideri Abdullah tişörtünü giyerek propaganda içerikli pankartının olduğu salonda illegal yapılanma olan DTK organizasyonunda gerçekleştirilen eyleme katıldığı, bu eylemde Abdullah Öcalan hakkında düzenlenen basın açıklamasına destek verdiği, terör örgütü bünyesinde açlık grevine dahil olduğu, kamera kayıtlarına göre 'Bijî Serok Apo' şeklinde slogan attığı ve alkış tuttuğu, şüphelinin eylemleriyle terör örgütünü meşru göstermeye yönelik gayret içerisinde olduğu, herkese açık ortamda şüphelinin eylemlerinin PKK/KCK, YPG terör örgütleri bünyesinde şiddete çağrı niteliğinde olduğu, propaganda niteliğindeki eylemlerinin terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini övdüğü, meşrulaştırdığı ve bu yöntemleri teşvik ettiği, ülkemizde suç tarihlerinde mevcut olan terör faaliyetleri değerlendirildiğinde mevcut dosya kapsamında yakın tehlike kriterinin mevcut olduğu, bu suretle şüphelinin bu eylemiyle Silahlı Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçunu işlediği anlaşılmakla..." değerlendirmelerinde bulunuldu.

Bu değerlendirme ile "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla Irmak için 1 ile 5 yıl arasından hapisle cezalandırılması ve bazı haklardan yoksun bırakılması talep edildi.