25 Kasım 2024 Pazartesi

Albayrak yeni ekonomi modelini açıkladı

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dolmabahçe'de düzenlenen toplantıyla Yeni Ekonomi Modeli'nin çerçevesini açıkladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dolmabahçe'de düzenlenen toplantıyla Yeni Ekonomi Modeli'nin çerçevesini açıkladı. Albayrak'ın açıkladığı modelin ekonomik krizin çözmekten uzak bin model olması nedeniyle döviz kuru konuşması sırasında ve sonrasında yükselişini sürdürdü.
 
Berat Albayrak'ın açıklamalarının satırbaşları şöyle:
 
-24 Haziran seçimleri bizim için çok önemliydi. Yeni bir sistem değişikliği sonrası yeni bir Türkiye'nin güçlü adımlarla ilerlemesi için yeni bir süreç başladı.
 
-Esas konu bugünkü bu çerçevede baktığımızda Türkiye orta gelir grubundan üst gelir grubuna çıkması için nasıl bir yol çizmesi konusunda bir çok toplantılar yaptık. Bugün genel yol haritasının çerçevesinin çizeceğimiz bir toplantı olacak.
 
-Yeni dönemde Türkiye'nin tüm kurumlarıyla daha hızlı hedeflerine ilerlediği bir süreç yaşayacağız.
 
-Yeni bir ekonomi yaklaşımı ortaya koyuyoruz.
 
-Nasıl bir vizyonla hareket edeceğimizi paylaşacağımız bir toplantı olacak. Hakikatten Türkiye Cumhuriyeti tarihinde gerek maliye gerek para politikalarının tek bir şapkada birleşmesiyle, ahlaklı bir yönetim kategorisi çok güçlü olacak. Danışmanlarla çok daha etkin bir bakanlık olacak. Hızlı politikalarla hedefe ulaşacağız.
 
-Bu noktada baktığımızda ilk günden beri attığımız adımlarla ve ekonomik vizyonlarla ekonominin tüm alanındaki paydaşlarla, sizlerle istişare ederek yola koyulacağız. Bu süreçte hakikatten ulusal ve uluslar arası tüm paydaşların içinde olduğu geniş yelpazede her bir detayı ince ince işleyeceğiz.
 
-Eylül ayında açıklayacağız OVP, ki ismine yeni bir isim arıyoruz. Yeni ismiyle detayları ortaya çıkacak. Yeni ekonomik yaklaşımın önemli adımlarından biri kararlı bir yaklaşım olması. Yeni model olarak bu bakanlık koordinasyonluğunda yeni önemli adım atacağız. Değişimi hedefleyen... Yani Türkiye bir üst lige çıkmak zorundaysa bazı şeyleri değiştirmesi lazım. Peki bunun yanında ne olması lazım. Güçlü bir refleks ve stratejik altyapıya sahip olması lazım. Her gün yeni dinamiklerin şekillendiği bir süreçten bahsediyoruz.
 
-Bir taraftan ABD bir taraftan Çin sabahtan akşama yeni kararlar açıklıyorlar. Bir diğer adım güçlü temelleri olacak. Berat Albayrak bugün olsa da olmasa da dizayn ettiğimiz sistemin sürdürülebilir olacak. Birçok ülkenin yaşadığı sistemsel problemlerin başında sürdürülebilirlik sorunu geliyor. Sürdürülebilir olacak. Sonda tekrar altını çizeceğim katılımcı olacak.
 
-Hedefe ilerlerken 81 milyon katılımcı olacak. Eğitim sektörel gelir düzeyi ne olursa olsun. Stratejik bir akılla yaklaşmaktan geçecek. Bunları ortaya koyarken prensiplerimiz olması gerekiyor. Mevcut tablo makro göstergeler dikkate alındığında makul bir süreç değil. Hele de küresel bölgesel siyasi sebepler süreçler göstergeler noktasında farklı etkilere sebebiyet verecek etkiler görüyoruz. Güçlü prensipler üzerinden oturtulmuş bir sistem üzerinden ilerlediğimizde savrulmadan yoluna devam edecek. Küresel gelişmeler ne olursa olsun ekonomimizi güçlü temeller üzerine işleyecek sistem olacak.
 
-1. tüm piyasa paydaşlarıyla reel ekonomi,finansal ekonomi tüm paydaşlarla daha etkili iletişimi ortaya koymanız lazım. Kalıcı ve güçlü bir yapı noktasında bunlar olmazsa olmaz.
 
-Merkez Bankası'nın bağımsızlığı Türkiye açısından, ekonomizim açısında kritik öneme sahip.
 
-Değişime ayak uydurmak olmazsa olmaz olacak. Değişimden neyi kastediyoruz. Bu noktada baktığımızda piyasa ile güvenin sağlanmasından sonra diğer noktaya geçiyoruz. Gerçekçi politikaların seçilmesi öncelikli olacak. Olması gereken politikalar üzerinde bu sürecin temelinden bahsedeceğiz. Sizin bu iletişim ve uzlaşmacı politikaların seçilmesi ile ilgili adımları attığınızda spekülasyonların ekonomimize etkisini göreceğiz. Çok daha etkin bir süreç ortaya koyacağız. Türk Liramızın güveninin artırılması. Etkileri güçlü ve etkin bir şekilde yöneteceğiz.
 
-Gelişmekte olan piyasalar üzerinde etkin bir süreç ortaya koyduk. Üçüncüsü para politikalarının tam bağımsızlığını sağlamak. Tam bağımsızlığı konusu bundan sonra devam etmesi gereken bir konu. Tüm bu çerçeveye baktığımızda Merkez Bankasının bağımsızlığı çok kritik esaslardan bir tanesi.
 
-Özellikle bankacılık kesimi başta olmak üzere finansal sektörünün güçlü mali bünyeleriyle devam etmesi noktasında finansal çalışmaların devam etmesi önemli. Bankacılık sektörü en temel sektörlerden bir tanesi olmaya devam edecek.
 
-15 senede ciddi bir bütçe performansı ortaya koyan 16. yılında daha somut bir mali plan dairesinde çok daha güçlü bir disipline kavuşacak. Büyüyen ekonominin üreten ekonomi olmasıyla bu süreci devam ettirecek. Sıkı para ve mali politikalardan bahsediyoruz. Bu resim içerisinde sıkı para ve mali politika sürecini ortaya koyacağız. Bunlar koordineli olmadığında neler yaşandığını gördük.
 
-Cari açık kaynaklı büyüme yerine etkin bir şekilde süreci yöneteceğimiz 2018 ve 2019'da gerçekleşecek ekonomide dengelenme dediğimiz birinci fazını yaşayacağımız bir sürece gireceğiz. Güçlü temellerle yola çıktığımız bu süreçle 2018-2019 döneminde 1. fazı bitirip sürdürülebilir 2. faza geçecek 2020 ve 2021 yılında bitirerek, 3. faza ulaşacağız. Gerçek manasıyla başarıya ulaşması ve sürdürülebilir ekonomi için artı bir dediğimiz nitelikli insan gücü ve güçlü toplam fazını ortaya koyacağız.
 
-Daha adaletli paylaşım dönemi hedefleniyor. Çok daha sıkı bir Maliye Bakanlığı göreceğiz. Enflasyon ve cari açık ile mücadele sürecek. İş ve yatırım ortamının cazibesini artıracak çok önemli bir 1,5 yıl olacak. Kamuda borçlanmalardaki kaynak çeşitliliği sağlanacak. Yeni bir süreç olacak. Kamu kaynaklarının verimli kullanılmasını sağlayacak tasarruf ve verimliliği sağlayacağız. Başladık ve etkin bir süreci yıl sonu rakamlarında göreceksiniz.
 
-2019'da ekonomik dengelemeyi tamamlayıp, ikinci faz olan istikrarlı büyüme olarak adlandırdığımız süreç başlayacak. Göreve geldiğimden beri yeni dönem sürdürülebilirliğin elzem olduğu bir süreç. Enflasyon mu, büyüme mi? Hem enflasyonla mücadele hem de sağlıklı büyüme. Büyümenin 2 tane p'si var diyorlar. 1 nüfus, 2 büyüme. Eş güdüm içinde yürüteceğimiz tüm bu yaklaşım sürecini stratejik büyüme alanlarını tespit ederek ortaya koyacağız. Hem küresel anlamda katma değeri yüksek alanlar, hem de teknolojik alanlar.
 
-Tüm paydaşların herkesin kendine ve kendi alanıyla ilgili yapılması gerekenleri belirlediği, anons ettik rafa koyduk, 2019 hadi bakalım başladık. Her bir bakanlığın performansın hedeflerinin takip edildiği çok etkin bir program olacak. Aylık ve 3 aylık hedef takibi olacak.
 
-Vergi sistemi noktasında bu kısım çok önemli. Yeni bir dönüşüm süreci başlayacak. Bu değişim çok daha etkin bir şekilde ortaya koyulacak. 100'lerce teşvik hayır, stratejik belirlenen teşvikler...
 
-Sonrasında 3. faz dediğimiz kısma başlayacağız. Bazı dönemlerde yakalanan büyüme rakamları değil. Sağlam temellere oturmuş bir durum. Milletimiz vatandaşımız açısından önemli bir faza taşıyacağız. Daha adil bir vergi sistemi oluşturulacak. Dolaylı ve dolaysız vergi...
 
-Tüm bu çerçevede bir sonraki aşama kayıt dışı... Performansa dayalı ekiplerle yoğun bir çalışma yapacağız. Türkiye bambaşka bir noktaya gelecek. Üçünü tamamladıktan sonra yeni bir başarı hikayesi, destek mekanizmasıyla bu nitelikli insan gücü ve güçlü toplum politikası ile taçlandıracağız. Ciddi bir disiplinle hayata geçirilecek. Üreten ekonominin her alanına katkı sağlayan STK'lar, stratejik adımlarla bu hedefi daha üst noktaya taşıyacağız. 5 yıllık dönüşüm sürecini kısa, orta ve uzun vadeli süreci biraz daha ufak ufak paylaşmak istiyorum.
 
-Hangi kamu harcaması olursa olsun yatırımı bu modelin belirlediği kriterlere göre yapacağız. Özellikle yapılacak yatırım ya da harcamanın teknolojik ürün üretimin katma değer açısından durumuna bakacağız, ihracatı artırıyor mu buna bakacağız. Cari açığın düşmesine bir katkısı var mı? Yatırım ve harcamaları etkin bir şekilde yöneteceğiz.
 
-Bu model için bu sistematik mimari için tüm paydaşlarla ortak hareket edeceğiz. Bu süreç 81 milyonun desteği ile, iş dünyasının, akademisyenlerin katkısı ile devam edeceğiz. Önce Türkiye. Bu yatırımların ötesinde özellikle kamu ve kamu dışındaki paydaşlarımızın  bu bilinçlenme sürecine hep birlikte el birliği ile sahiplenmesiyle başarılı bir neticeye ulaşacak.
 
-Enflasyonla mücadele dedik, bütçe dedik... Sonra ne dedik kaynakların kullanımı ile ilgili etkin adımlar attık. 2 aylık borç çevirme oranı yüzde 110 oldu.. Dış kaynak çeşitliliği bu süreçle ilgili yoğun bir süreç başlattık. Kısa vadedeki bu adımlarla ilgili bütçe disipliniyle ilgili 100 günlük eylem planı var ya atacağımız adımlardan tamamı, bu plan çerçevesinde ilan edilen projelerin tamamı 2018 bütçesi için...
 
-30 günde 6 aylık rakamlar noktasında 35 milyar TL'lik yıl sonuna kadar tasarruf ve gelir artışıyla altın vuruş yaptık. Bu yıl 5 milyar TL faiz dışı fazla ile yıl sonunu tamamlayacağız. Hedef hazine borçlanmasını yıl sonu yüzde 100'e çekmek.
 
-Lüks ÖTV... Her ÖTV cari açık noktasında baskıyı azaltmak için, her şeyin yerlisi var. Bu çerçevede baktığımızda vergisi maliyeti var, bunu teşvik edecek genel bir çerçeve hazırlıyoruz. Tepe bir güçlü bir üst finansal otoritesini Ekim'de getirip, daha modern daha etkin kadrolarla yeni yasayla kavuşacağız.