8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü: Yeni bir dünya kurmak için buradayız

Tüm engelleme çabalarına rağmen yüzlerce kadın 21'inci Feminist Gece Yürüyüşü için bir kez daha yan yana geldi. Deprem ve ekonomik krize ilişkin haklı öfkelerini haykıran kadınlar, başka bir dünya kurmak için dayanışmayı ve mücadeleyi büyütme sözlerini yineledi.

Geleneksel 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü tüm engelleme çabalarına rağmen coşku ve öfkeyle geçti. Eyleme saatler kala Beyoğlu Kaymakamlığı yasaklama kararı getirirken, tüm İstiklal Caddesi ve Beyoğlu polis ablukasına alındı.

KADINLAR CİHANGİR'DE YAN YANA GELDİ
Ablukaya meydan okuyan kadınlar pek çok farklı noktadan çıkış yaparak Cihangir'de bir araya geldi. Yürüyüşün saatler öncesinde kadınlar ve LGBTİ+'lar Cihangir otoparkı önünde toplanmaya başladı. Kadınların dövizlerinde deprem, ekonomik kriz, İran'daki ayaklanma, nefret cinayetleri, kadın cinayetleri ve özgürlüklere dönük kısıtlamalar öne çıkan gündemler oldu. "Deprem değil AKP'nin rant düzeni öldürür", "Gece karanlıktan korkarsan bu kalabalığı hatırla", "Hükümet istifa", "Kadının yeri direniştir" gibi dövizler göze çarparken, Pınar Gültekin, Gülistan Doku gibi kadınların da fotoğrafları taşındı.

'HÜKÜMET İSTİFA' SLOGANI HER YERİ DOLDURDU
"Öfkeliyiz, yastayız; patriyarkal kapitalist yıkıma karşı feminist isyandayız" ana pankartı arkasında yan yana gelen ve saat ilerledikçe sayıca artan, alana sığmayan kadınlar en çok "Hükümet istifa", "Jin, jiyan, azadi", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz", "Yaşasın kadın dayanışması", "Katil devlet hesap verecek", "Deprem değil bu bir katliam", "Geceleri de, sokakları da terk etmiyoruz" sloganlarını haykırdı. Cihangir otoparkından sallandırılan gökkuşağı bayrağıyla "Nerdesin aşkım? Buradayım aşkım" sloganı da yükseldi.

UMUT VE ÖFKE KADINLARIN YÜZÜNE YANSIDI
Deprem felaketi, derinleşen ekonomik kriz ve özgürlüklerin kısıtlanması kadın ve LGBTİ+'lar açısından en fazla öne çıkan noktalar olurken, kadınların ve LGBTİ+'ların öfkesi ve kararlılığı eylemi taşıyan ana duygu oldu. Kadınların sadece öfkesi değil, geleceğe dair umudu ve dayanışma duygusu da eylemin en güçlü yanlarından biri oldu. Kadınların yasaklara karşı cüretle yanıt verdi.

DEPREM BÖLGESİNDE OLMAYAN DEVLET KADINLARI ENGELLEDİ
Bazı noktalarda polis barikatlarına takılan kadınlar, barikatları zorlayarak kadınlarla buluşmayı başardı. Polis ablukasını aşamayan kadınlar da farklı sokaklarda 8 Mart'ın coşkusu ve kararlılığını sürdürdü. Kadınların ve etraftaki halkın polise ortak tepkisi ise; "Deprem bölgesinde olmayan devlet kadınları engellemeye gelmiş" oldu.

SKM VE ÖGK'LILAR TOPHANEDEN YÜRÜYÜŞ DÜZENLEDİ
Boğazkesen Caddesi'nden yürüyüşe geçen, aralarında Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş'ın da bulunduğu çok sayıda kadın, "Acımızla, öfkemizle birlikte isyandayız" pankartıyla Cihangir'e yürüdü. "Katledilen kadınlar isyanımızdır", "Hellaşmeyeceğiz, hesaplaşacağız" sloganlarıyla yürüyen kadınlar, uzun süre caddede yürüyüşünü sürdürdü. Cihangir'de polis tarafından engellenmek istenen kadınlar, burada meşaleler yakarak ve sloganlarla tepki gösterdi. Kadınlar sonrasında ablukayı aşarak ana kitleye katıldı.

Uzun süre sloganlarını ve ıslıklarını, zılgıtlarını devam ettiren kadınların ortak basın açıklaması Kürtçe ve Türkçe okundu.

ALMA: KAPİTALİZMİN YOL AÇTIĞI YIKIM DOĞAL AFET GİBİ SUNULMAK İSTENİYOR
Basın açıklamasını okuyan Ece Zelal Alma, 21'inci Feminist Gece Yürüyüşü için yine sokakları doldurduklarını ifade etti. Yirmi yıl boyunca savaş, işgal, yoksulluk, ırkçılık, emek sömürüsü, LGBTİ+ düşmanlığı, ekonomik kriz ve patriyarkayla karşı karşıya kaldıklarını kaydeden Alma, şimdiyse Maraş merkezli depremler sonrası on binlerce insanın hayatını kaybettiği bir dönemden geçtiklerini dile getirdi.

Patriyarkal kapitalizmin yol açtığı yıkımın doğal afet gibi sunulmaya çalışıldığına işaret eden Alma, "Doğayı, kentleri rant uğruna mahvedenler, afete müdahale biçimleriyle de insan hayatına zerre önem vermediklerini gösteriyor. Deprem bölgesinde dayanışma kurmak için seferber olan insanları polisle tehdit edip baskı uygulayarak dayanışmayı kriminalize etmeye ve insanları birbirine düşman hale getirmeye çalışıyor" ifadelerini kullandı.

'BU İKTİDARI KADIN CİNAYETLERİNDE CEZASIZLIK POLİTİKALARINDAN TANIYORUZ'
Üzgün ve öfkeli olduklarını söyleyen Alma, "Biz kadınlar; insan hayatının hiçe sayılmasını, devletin krizleri yönetme, sorumluluğunu yerine getirme konusundaki acizliğini ve bunun sonuçlarını çok iyi biliyoruz" dedi.

Alma, deprem bölgesinde felakete sebep olan bu iktidarı, bir gecede İstanbul Sözleşmesi'ni iptal etmesinden, kadına yönelik şiddet ve cinayetlerde faillere yönelik cezasızlık politikalarından, özsavunmasını kullanan kadınları cezalandırmasından, kürtaja dönük fiili yasaktan, nafaka hakkına saldırılardan, kadınların sermayeye ucuz iş gücü yapılmasından tanıdıklarını belirtti. 

'DEPREM SONRASI KADINLARIN İHTİYAÇLARI GÖRÜNMEZ HALE GELDİ'
Alma, şöyle devam etti: "Kadınları aileye hapseden, aile dışında var olmalarını kabul etmeyen politikalarından, LGBTİ+'ları hedefe koymasından, çocuk yaşta evlilikleri meşrulaştırmaya çalışmasından tanıyoruz. Diyanete sonsuz bütçe verip kreşleri kapatırken dini kurumlarda eğitimi teşvik edenler, bugün refakatsiz çocukları tarikatlara, dini kurumlara vermekte beis görmüyor. Bu iktidarı, bu erkek-devleti her yıl 8 Mart'larda yüzlerce polisiyle, TOMA'sıyla, barikatıyla bizi, isyanımızı engellemeye çalışmasından biliyoruz."

Deprem sonrası yaşamı sürdürme ve yeniden kurma yükünün kadınların omzuna yüklendiğine işaret eden Alma, kadınların ihtiyaçlarının da görünmez hale geldiğine vurgu yaptı.

'TÜM YAŞANANLAR BAŞKA BİR DÜNYA TALEBİMİZİN HAKLILIĞINI GÖSTERDİ'
"Tüm bu yaşananlar, bizlere bir kez daha feminist mücadelenin ve dayanışmamızın; şiddetin, adaletsizliğin ve eşitsizliğin olmadığı bir dünya kurmanın tek yolu olduğunu gösterdi. Başka bir dünya kurma talebimizin haklılığını bir kez daha gösterdi" diyen Alma, her yıl olduğu gibi bu yıl da erkek devlete, homofobiye, transfobiye, ırkçılığa, emek sömürüsüne, kapitalizme karşı alanlarda olduklarını kaydetti.

Alma, şöyle devam etti: "Sırtımızı ranta değil birbirimize yaslayarak, erkek egemen sistemin yarattığı her türlü şiddete karşı birlikte isyan ederek, dayanışarak, direnerek ve yaşamlarımızı adaletten, eşitlikten yana kurmak için buradayız. Mücadelemizden, hayatlarımızdan, birbirimizden, feminist bir dünya kurma tahayyülümüzden vazgeçmiyoruz. Öfkeliyiz, yastayız, buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz."

ÇOK SAYIDA KADIN GÖZALTINA ALINDI
Basın açıklaması sonrası eylem sona ererken, kadınların dağılması polis tarafından engellendi. Engellemeye tepki gösteren kadınlara polis biber gazıyla saldırdı. Eylemi fiili bir şekilde başka sokaklarda devam ettiren kadın ve LGBTİ+'lar da işkenceyle gözaltına alındı.