9 Ocak 2025 Perşembe

2. ve 3. basamak sağlık emekçileri iş bıraktı: Bakan istifa

2. ve 3. basamakta çalışan sağlık emekçileri, ASM emekçilerinin "eziyet yönetmeliğine" karşı başlattığı 5 günlük iş bırakma eylemine destek için 1 gün iş bıraktı. İstanbul'da Çapa'da toplanan sağlık emekçileri, sağlık bakanına istifa çağrısı yaptı.

2. ve 3. basamakta yer alan sağlık emekçileri, "Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği"nin geri çekilmesi talebiyle 5 günlük iş bırakma eylemi başlatan 1. basamak sağlık emekçileriyle dayanışmak için ülke genelinde 1 gün iş bıraktı. İstanbul'da 11 sağlık meslek örgütü, Çapa'da bulunan İstanbul Tıp Fakültesi önünde toplandı.

"Emek bizim söz bizim, herkese eşit ücretsiz sağlık, çetelere değil sağlığa bütçe" pankartı açılan eylemde, "Yok sayılmayı kabul etmeyeceğiz", "Etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkartılsın", "Emeğimizi ödeyin", "Zulüm yönetmeliğine hayır" dövizleri taşındı.

ORUÇ: YA ÇÖZÜN YA İSTİFA EDİN
İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ertuğrul Oruç, sağlık emekçilerini kötü şartlarda çalışmaya zorlayan her türlü uygulamanın halkın aldığı sağlık hizmetinin niteliksizleşmesi anlamına geldiğini söyledi. Yeni getirilen yönetmelikle ilaç katkı payları ve muayene ücretlerine zam yapıldığını belirten Oruç, aile hekimlerinin mesleki bağımsızlıklarının da engellendiğine işaret etti.

1. basamaktaki, ASM'lerdeki sorunların 2. ve 3. basamaktaki sağlık emekçilerini doğrudan etkilediğinin altını çizen Oruç, bütün bu sorunların muhatabının sağlık alanında sağlık bakanı, genel olarak ise cumhurbaşkanı olduğunu belirtti. İktidarın sağlık alanındaki çözmekle sorumlu olduğunu dile getiren Oruç, sağlık bakanına seslenerek, "Ya çözün, ya istifa edin" çağrısı yaptı.

SAİP: ÇÖZÜM ÜRETMESİ GEREKENLER KARŞIMIZDA DURUYOR
Sağlık meslek örgütleri adına ortak basın açıklamasını okuyan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi 2. Başkanı Pınar Saip, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü protesto etmek için ülkenin her bir köşesinde sağlık emekçileri olarak yan yana geldiklerini söyledi.

"Her gün yüz binlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken; şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi say say bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz" diyen Saip, bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanlarında değil karşılarında bulduklarını dile getirdi.

'SAĞLIK BAKANLIĞI BİZLERİ YOK SAYMAYA ÇALIŞIYOR'
Saip, şöyle devam etti: "Sağlık Bakanlığı, toplumun ve sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine; yeni yönetmeliklerle, otoriter emek rejimini tam anlamıyla yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye, iş bırakma eylemlerimizin etkisini görünmez kılmaya çalışıyor. Bakanlığın bu olumsuz tavrına karşı bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz!"

Birinci basamakta çalışan sağlık emekçilerinin sürdürdüğü mücadeleyi selamlayan Saip, 5 gün süren iş bırakma eylemini tüm sağlık emek gücü olarak sahiplendiklerinin altını çizdi. "Uzun yıllardır, çalışma şartlarımızın saydığımız gerekçelerle bilinçli ve programlı olarak kötüleştirilmesi meslek onurumuzu, toplum sağlığını ve hepimizin geleceğini tehdit eder boyutlara ulaşmıştır" diyen Saip, tüm uyarılarına rağmen sağlık emekçilerinin sözlerinin görmezden gelindiğinin altını çizdi.

'ADİL, ŞEFFAF, TOPLUMCU BİR SAĞLIK SİSTEMİNİ SAVUNUYORUZ'
6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen deprem bölgesinde insanca çalışma ve yaşam koşullarının hala sağlanmadığına işaret eden Saip, genç sağlık emekçilerinin etik değerleri temel alan, nitelikli bir eğitim alabilmelerinin ise engellendiğini vurguladı. Mobbingin kabul edilemez olduğunun altını çizen Saip, "Bizler bu eylemlerle meslek onurumuza sahip çıkarken sağlıkta çeteleşmeye imkan vermeyecek, adil, şeffaf, toplumcu bir sağlık sistemini ve halkımızın sağlık hakkını savunuyoruz" dedi.

TALEPLER
Birinci basamağa yönelik "Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği"nin derhal geri çekilmesini talep eden Saip, diğer taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil, şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkartılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.
🔹Tüm sağlık mesleklerine yönelik tanımlar net olarak yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalı, üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalıdır.
🔹Hekimleri, diş hekimlerini ve hastaları mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan, hastalara yeterli tedavi yapma süresi sağlamayan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için hasta randevuları her hastaya en az 15 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir. 
🔹Diş hekimlerine de saat 00.00'dan sonra mevzuata aykırı şekilde nöbet yazılmasından ve vardiya çalışma sisteminden vazgeçilmelidir.
🔹Hekim, ebe, hemşire ve tüm sağlık emekçilerine performans ve ciro odaklı sistemin yerine, emekliliğe yansıyacak insanca ücret ödenmelidir. Sabit ödemeler genel bütçeden karşılanmalı, ek zamlar temel ücretlere ve emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmelidir. Bu talebimiz gerçekleşinceye kadar acil olarak ilave ek zam emekliliğe yansıtılacak şekilde düzenlenmeli ve mevcut memur emeklilerine de yansıtılmalıdır.
🔹Kamu emekçilerin vergi dilimi yüzde 15'de sabitlenmelidir."

"Taleplerimizin karşılanmasının sadece bizlerin çalışma ve yaşama koşullarımızı iyileştirmekle kalmayacağını, tüm toplumun nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmetine kavuşacağının bilinmesini istiyoruz" diyen Saip, tüm sağlık emekçileri ve toplumu dayanışmaya çağırdı.

Eylem boyunca "Sağlıkta performans ölüm getirir", "Çetelere değil sağlığa bütçe", "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Bakan istifa", "Herkese eşit, ücretsiz sağlık", "Yaşamak, yaşatmak istiyoruz" sloganları atıldı.

TAKSİM
Öte yandan sağlık emekçileri sabah saatlerinde iş bıraktıkları hastanelerin önünde de basın açıklaması düzenledi. Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık emekçilerinin yüzde 80'ine yakını iş bıraktı. 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şişli Şube yöneticisi Muhsin Uysal; Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kreş olmadığının, gerekli sayının çok altında hemşire çalıştığının altını çizdi. Uysal tüm bu sorunlara karşı da iş bıraktıklarını vurgulayarak 13 Ocak'ta yeniden iş bırakacaklarını duyurdu.

Basın açıklamasını okuyan Remzi Gediz, "Sağlık Bakanlığı; toplumun ve sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine, yeni yönetmeliklerle; otoriter emek rejimini tam anlamıyla yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye, İş bırakma eylemlerimizin etkisini görünmez kılmaya çalışıyor. Bakanlığın bu olumsuz tavrına karşı bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz" dedi.

Eylemde "Sağlıkta özelleşme ölüm demektir", "Sağlıkta performans ölüm demektir" sloganları atıldı.