19 Nisan 2024 Cuma

Varas: Şili'de güçlü bir kadın hareketi var

İsveç Sol Parti Milletvekili Lorena Delgado Varas, partisini temsilen Şili'ye giderek temaslarda bulundu. Halkın, "Barikat Direnişi" adıyla mücadeleyi sürdürdüğünü kaydeden Varas, güçlü bir kadın hareketinin olduğunu belirtti. Vargas, kadınların feminist parti kurmak için hazırlık yaptığını söyledi.

Milletvekili Lorena Delgado Varas, İsveç Sol Parti adına temaslarda bulunmak için Şili'ye giderek, kadın, işçi ve kitle örgütleriyle görüşmeler yaptı.

Varas, Şili'de geçtiğimiz yıl toplu ulaşım hizmetlerine yapılan zamlardan sonra başlayan ve toplumsal bir direnişe dönüşen halk hareketinde yer alan kadınların radikalleştiklerini ve feminist parti kurmak için hazırlık yaptıklarını söyledi.

ANF muhabiri Murat Kuseyri'ye konuşan Varas, Şili'deki halk hareketini değerlendirdi, güçlü bir kadın hareketi olduğunu belirtti.

Eylemlerin özellikle son iki haftadır daha da kitleselleştiğini söyleyen Varas, "Bunun birinci nedeni hükümetin gösteri hakkını kısıtlayan yasalar çıkarması ve eylemcilerin yüzlerini gizlemelerini yasaklayan uygulamayı başlatması. İkinci olarak başkent San Diago'da varoşlardaki baskıların artması ve mahallelerin polis tarafından adeta kuşatılması. Polis, varoşlarda yaşayanların il merkezinde düzenlenen gösterilere katılmalarını engellemek istiyor" dedi.

'BARİKAT DİRENİŞİ' HAREKETİ'
İşsiz ve evleri olmadığı için sokaklarda yatan gençlerin başlattığı hareketin, öğrencilerin katılımıyla büyüdüğünü vurgulayan Varas, kendilerini "Barikat Direnişi" olarak adlandıran bu hareketin diğer halk kesimleri için de bir çekim merkezi haline geldiğini kaydetti. 

'DAHA İYİ YAŞAM KOŞULLARI'
Varas, hareketin taleplerine ilişkin ise şunları söyledi: "Daha iyi yaşam koşullarının sağlanmasını talep ediyorlar. Şili'de büyük bir ekonomik eşitsizlik var. Her yıl binlerce insan maddi güçleri olmadıkları için tedavi olamıyor ve yaşamını yitiriyor. Çok düşük aylık alan emekliler geçinemiyor. Emeklilerin intiharları yaygınlaşıyor. Su ve topraklar için mücadele eden çevreciler ağır baskılar altında. Yerli halklara yönelik ayrımcılık ve dışlama devam ediyor. İşçiler ücret zammı ve çalışma koşulları için mücadele ediyor. İşte tüm bu gruplar düzenlenen eylemler içinde bir araya geliyor."

Uluslararası tekellerin, ülkenin kuzeyindeki maden ocaklarında çevre ve ağaç katliamı yaptıklarını söyleyen Vargas, "Ne yazık ki, maden işçileri bu eylemliliklere güçlü katılım göstermiyor. Buna karşın eğitim ve sağlık sektöründeki federasyonlar eylemlere kitlesel katılımlar sağlıyor. Devlet Başkanı Pinera, eylemcileri yatıştırmak için bazı bakanları görevden aldı ama halk bunu yeterli görmüyor. Pinera'nın istifasını istiyor. Demokratik reformların gerçekleştirilmesini talep ediyor" dedi.

'KADINLAR FEMİNİS PARTİ ÇALIŞMALARI YÜRÜTÜYOR'
Şili'de güçlü bir kadın hareketi olduğunu kaydeden Vargas, şöyle devam etti: "8 Mart Hareketi çok güçlü. Ayrıca sendika ve çevre örgütlerinin kendi kadın hareketleri var. Yaşamın her alanında var olan ataerkil değer yargıları bu kesimlerin direnişiyle karşılaşıyor. İşçi, memur, kadın ve öğrenci hareketlerinin yer aldığı bir çatı örgütü kuruldu. Ama kadın hareketi örgütlenmeyi yeteri kadar radikal bulmadığını söyleyerek oluşumdan ayrıldı. Kadınlar feminist bir parti kurmak için çalışma yürütüyor. Ben de böyle bir kadın partisinin gerekli olduğu görüşündeyim."

'LES TESİS'İN YAYGINLAŞMASI ŞİLİLİ KADINLARA GÜÇ VERDİ'
Şiddete karşı yapılan Las Tesis'in dünyanın pek çok ülkesinde yapılmasının Şilili kadınlara güç verdiğini kaydeden Varas, "Son iki haftadır süren gösterilere kadınlar güçlü bir biçimde katılıyor. Feminist hareket, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü için büyük hazırlıklar yapıyor. Sadece büyük şehirler ve ilçelerde değil köylerde de 8 Mart kutlamaları düzenleyecekler" dedi.

Varas, geçtiğimiz yıl toplu ulaşıma yapılan zamlara karşı yapılan eylemlere de kadınların katılımının güçlü olduğuna dikkat çekti.

'MAPUÇELİLERE IRKÇI VE AYRIMCI YAKLAŞIM KIRILIYOR'
Yapılan kitlesel gösterilerin değişik kesimleri bir araya getirdiğini ve önyargıların aşılmasında etkili olduğunu ifad eden Vargas, Mapuçe halkının her zaman olduğu gibi eylemlere güçlü bir şekilde katıldığını söyledi.

Şili'de Mapuçe halkına karşı ırkçı ve ayrımcı yaklaşımların yaygın olduğuna dikkat çeken Vargas, "Ama bu gösterilerden sonra bunun bir ölçüde kırıldığını görüyoruz. Gösteri yapmak için meydanlara çıkanlar saldırılara uğradıklarında Mapuçelerin daha önce bölgelerinde uğradıkları saldırıların ayrımına varıyor. Artık empati yapabiliyor. Mapuçelerin mücadelelerinin kendi mücadelelerinin bir parçası olduğunu görebiliyorlar. Mapuçeler işgal edilen topraklarına sahip çıkmak için eylem yaptıklarında Şilililer oraya gidip dayanışma gösteriyor. Bu önemli bir gelişme."

'MAPUÇHELİLER TEKELLERE KARŞI MÜCADELE EDİYOR'
Vargas, ülkenin güney kesimlerindeki üç Mapuçe yerleşim yerini ve Mapuçe liderlerini de ziyaret ettğini aktardı.

Mapuçe halkının, topraklarını yağmalayan uluslararası tekellere karşı güçlü bir mücadele verdiğini hatırlatan Vargas, "Bunlar arasında bölgede büyük bir baraj inşa eden Norveç tekeli Vatten Kraft da var. Topraklarını savunmak için tekellere karşı çıktıklarında saldırılara uğruyorlar. Sahte ve temelsiz suçlamalarla, gizli tanıkların ifadeleriyle gözaltına alınıyor ve tutuklanıyorlar. Aylarca ve bazen yıllarca cezaevinde tutuluyorlar. Bazen de liderleri katlediliyor. Mapuçelere yönelik sistematik baskı ve saldırılar var. "