18 Mayıs 2024 Cumartesi

Mavi Kalem'deki işten atma saldırısı protesto edildi

Sosyal-İş Sendikası, Mavi Kalem'de işten çıkarmalara karşı dernek önünde basın açıklaması yaptı, yarın görülecek işe iade davasına katılım çağrısı yaptı.

DİSK'e bağlı Sosyal-İş Sendikası İstanbul Şubesi, işten atılan Mavi Kalem Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği işçileriyle dayanışmak için Cibali'de bulunan dernek önünde basın açıklaması yaptı.

"Sendikal örgütlenmemiz engellenemez" pankartının açıldığı eylemde basın açıklamasını okuyan Anıl Eser, hak temelli çalıştığını söyleyen Mavi Kalem Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nde hak gasbı yaşandığını söyledi. Eser, "Anayasal hak olan sendikalaşma hakkını kullanıp Sosyal-İş üyesi olan işçiler, Mavi Kalem Yönetim Kurulu ve Yürütme Kurulu tarafından cezalandırılmaktadır. Mavi Kalem'de projeler/sözleşmeler bitti denilerek büyük çoğunluğu sendikalı olan arkadaşlarımız işten çıkarılmışlardır" dedi.

Mavi Kalem Yönetim ve Yürütme Kurulu üyelerini yasalara ve işçi haklarına saygılı davranmaya, anayasanın 51. maddesine uymaya davet eden Eser, "Üyelerimiz, Mavi Kalem Yönetim ve Yürütme Kurulu üyeleri tarafından açlık, baskı, ücretsiz izin, sözleşmelerin yenilenmemesi, sistematik mobbing ile 'terbiye' edilmeye çalışılmaktadır" ifadelerini kullandı.

Yönetim kurulu üyelerinin elini masaya vurarak üyelerini "Çayını, kahvenizi keserim" diye tehdit ettiğini söyleyen Eser, "Mavi Kalem yöneticileri kimlerin sendikalı olduğunun peşine düşmüş, nitelikli veri gizliğini kurumsal olarak ihlal etmişlerdir" diye belirtti.

SENDİKA İLE GÖRÜŞME KANALLARI KAPATILDI
Demokratik kitle örgütlerinin kriz süreçlerinde sorumluluklarının arttığı bir dönemde olduklarını ifade eden Eser, "Yönetim ve Yürütme Kurulu kar amacı güden kuruluşların pandemi gerekçesiyle 'işçi kıyımlarını' gölgelemede kullandıkları daralma bahanesini tekrarlamış, aktif olarak devam eden projelerden çeşitli uzmanlıkları olan arkadaşlarımızı işlerinden çıkararak hizmet sağlamakla görevli olduğu dezavantajlı ve kırılgan grupların da iyilik hallerini olumsuz etkilemiş, bu süreçte sendika ile görüşme kanallarını kapatmıştır" dedi.

İŞÇİLERE TEHDİT
Sosyal-İş Sendikası olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na başvuru yaptıklarını ve 26 Haziran 2020 tarihi itibariyle sendikanın yetki aldığının altını çizen Eser, "İşveren ise sendikalaşmayı kurum için 'tehdit' olarak görerek zaman kazanmak amacıyla yetkiye itiraz etmiştir. İtiraz süreciyle birlikte 20'ye yakın arkadaşımız en temel hak olan sendika üyesi olma tercihlerinden kaynaklı çeşitli zaman aralıklarıyla işverenin planlı tasfiyesine uğramış ve işsiz kalmıştır" diye konuştu.

DURUŞMAYA ÇAĞRI
Demokratik kitle örgütlerindeki emek sömürüsünü de hak gasplarını da görünür kılacaklarını, üyelerine hukuki ve sendikal destek vermeye, kitle örgütlerinde emekçileri örgütlenmeye devam edeceklerini vurgulayan Eser, 30 Eylül'de saat 11.00'da Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde görülecek işe iade davasına çağrı yaptı.