6 Mayıs 2024 Pazartesi

İzmir OSB'de işçilerde koronavirüs artıyor

İzmir'in Organize Sanayi Bölgesinde çalışan işçiler arasında koronavirüs gittikçe yayılıyor. 3 günde vaka sayısı 20'yi bulan Akar Tekstil'de patron işçilere "ya çalışırsınız ya defolursunuz" dayatması yapıyor. Bir yandan salgın, ölüm diğer yandan da işsizlikle mücadele eden işçiler dayanışma çağrısı yapıyor.

Koranavirüs salgınına karşı tedbir amacıyla hergün "evde kal" çağrısı yapan iktidar, sendikaların ve emekçilerin ücretli izin taleplerine ise kulağını tıkıyor. Hükümetten aldıkları cesaretle bu durumu fırsata çeviren patronlar ise işçilere açlık ya da ölüm dayatıyor.

İzmir'in Çiğli ilçesinde bulunan Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) çok sayıda işçi koronavirüse yakalandı. Nemal Döküm Fabrikasında bir işçi virüsten hayatını kaybederken; Akar Tekstil de ise cumadan bu yana vaka sayısı dörde katlandı.

PATRON: YA ÇALIŞIRSINIZ YA DEFOLURSUNUZ
Akar Tekstil patronu Hüseyin Akar, 3 günde koronavirüse yakalanan işçi sayısının 20'ye yükseldiği fabrikada işçilere "ya çalışırsınız ya da defolur gidersiniz" diye dayatmada bulunuyor.

ETHA'ya konuşan Deriteks Sendikasına üye fabrika işçisi, Cuma günü bir işçide koronavirüs testinin pozitif çıktığını ve hastanede yattığını öğrendiklerini hatırlattı. İşçi, "Fabrika yalanladı ve hiçbir açıklama yapmadı. 200 kişilik bir grup çekimser kaldık çünkü bu salgının kolay yayılacağını bildiğimiz için Cumartesi sabahı işbaşı yapmadık. Esnek çalışma istedik. Fabrika sahibi geldi ve olayı doğruladı. Ama Sağlık Bakanlığından bir kurul gelmiş, fabrikayı teftiş etmiş, kapanmasına gerek olmadığı, çalışabilir durumda olduğunu söylemiş. Yalnız biz bu ekipleri görmedik" dedi.

Fabrika sahibinin "ya çalışırsınız ya defolursunuz" dediğini aktaran işçi, sendikalı oldukları için haklarını bildiklerini ve ona göre tutum aldıklarını kaydetti. İşçi, "Patron bizi kovdu ama ücret verecek mi, tazminat ödeceyek mi bunları öğrenmek için sendika yetkililerini fabrikanın bahçesinde bekledik. Bu sırada Hayrettin Akar'ın şoförü ve yanındaki dört adam ellerinde sopalarla bize saldırdı. Kadın arkadaşlar darp edildi" diye konuştu.

POLİSTEN İŞÇİLERE: BİRAZ DA PATRONU DÜŞÜNÜN
Saldırının ardından polisleri aradıklarını ancak polislerin "siz de biraz patronu düşünün, yanlış yapıyorsunuz" diyerek patrondan yana tutum aldığını ifade eden işçi, işverenle görüşen sendika yetkililerin birer buçuk metrelik sosyal mesafeyi koruyarak kendilerine bahçede açıklama yapmak istediğini ancak polislerin salgını bahane ederek  engel olduğunu kaydetti.

'BİR YANDAN ÖLÜMLE BİR YANDAN İŞSİZLİKLE UĞRAŞIYORUZ'
Güvenlik nedeniyle ismini vermek istemediğimiz işçi, dayanışma çağrısı yaptı ve şöyle devam etti: "Bu sabah fabrikaya gittik, bize iş başı yaptırmadılar. Savunmamızı istediler, işten çıkarmayı düşünüyorlar. 'Çalışmayacaksınız, eve gidin, biz size haber verene kadar gelmeyin, hakkınızda düşüneceğiz' dediler. Bugün fabrikada vaka sayısı dörte katlandı. Cuma bir kişi de çıkmıştı, sayı 20'lere çıktı, giderek artıyor. Arkadaşlarımızın bir çoğu hastanede. Hastanelerden 'artık yetişemiyoruz' diye haber gelince, Sağlık Bakanlığı fabrikaya sağlık ekibi yolladı, işçiler fabrikada teste alınsın diye. Böyle bir durumdayız; bir yandan salgınla ölümle uğraşıyoruz bir yandan da fabrikanın bizi işten atmasına karşı direniyoruz."

ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİNDE VAKALAR ARTIYOR
Öte yandan yine Çiğli Organize Sanayi Bölgesindeki Türk Metal-İş'in örgütlü olduğu Nemak döküm fabrikasında Ali Kurtuluş, yakalandığı koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. İşçiler bir başka arkadaşlarının da yoğun bakımda olduğu bilgisini verdi.

Evrensel gazetesine konuşan bir işçi pozitif vaka çıkması üzerine üretimin bir hafta durduğunu yeni vaka iddiaları üzerine de bu sürenin uzatıldığını Kurtuluş'u ölümünün ardından üretimin tamamen durduğunu aktardı.