Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç mezarları başında anıldı

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 17-31 Mayıs Uluslararası Gözaltında Kayıplar Haftası programı kapsamında Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç, Gazi Mezarlığı'nda bulunan mezarlarıbaşında anıldı.

 

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), "Kaybedenler kaybedecek" pankartı açarak Hasan Ocak'ın fotoğrafının olduğu bayraklarla mezarlığa kadar yürüdü. Sosyalistler, "Hasan Ocak yaşıyor komutana bin selam", "Rıdvan Karakoç ölümsüzdür", "Şehid namirin" sloganları ile Gazi Mezarlığı önünde aileler ile buluştu.

 

Ocak ailesi ve kayıp yakınlarının olduğu kitle, "Kaybedenler kaybedecek", "Cezasızlığa son adalet istiyoruruz", "Failler belli kayıplar nerede", "Susma sustukça sıra sana gelecek" sloganı atarak Gazi Mezarlığı'na yürüdü. Anmaya İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, ESP/SKM MYK Üyesi Ezgi Bahçeci, Ocak ve Karakoç ailesi ile Cumartesi Anneleri ve açlık grevi direnişçisi komünist tutsak Hülya Gerçek'in annesi Yıldız Gerçek de katıldı.

 

Aileler, önce Rıdvan Karakoç'un mezarı başında anma yaptı. Anmadan önce gözaltında kaybedilenler için saygı duruşu yapıldı. Hasan Ocak'ın kardeşi Hüseyin Ocak burada yaptığı konuşmada, Rıdvan Karakoç'a seslenerek, "Hangi koşullarda olursa olsun sizin mücadeleniz bize yol gösterecektir" dedi. Hüseyin Ocak, Hasan Ocak'ı ararken Rıdvan'ın nasıl bulunduğunu ve mücadelelerinin nasıl ortaklaştığını anlattı. "Hasan'a verdiğimiz sözü Rıdvan'a da verdik" diyen Hüseyin Ocak, onların mücadelesini devam ettireceklerini belirtti.

 

'VAZGEÇMEYECEĞİZ'

 

Rıdvan Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç ise kardeşine seslenerek yürüttüğü mücadele de yalnız olmadığını ve bu mücadele karşısında saygı duyduklarını ifade ederek "24 yıl önce bize devrettiğiniz bayrağı elimizden düşürmedik" dedi. Mücadele ile onları kimsesiz olmaktan çıkardıklarını kaydeden Hasan Karakoç, aradan 24 yıl geçse bile mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerini söyleyerek "Yoldaşlarınızın akibetini öğrenene kadar vazgeömeyeceğiz" dedi.

 

HDP Sultangazi İlçe Eşbaşkanı Zübeyde İnce, kayıplar mücadelesinde Ocak ve Karakoç'un bir mezar taşları olduğunu fakat birçok kaybın bu 'şansa' sahip olmadığını dile getirdi. İnce, hapishanelerde tecride karşı açlık grevleri ve ölüm oruçlarına başlayan tutsakların anneleri ile ilgili de "Çocuklarımızın ölmesin diye hapishaneler önünde, çocuklarının yaşamasını isteyen anneleri dahi sürükleyen zihniyetle Rıdvan, Hasan ve nicesini kaybeden zihniyet aynıdır" diye vurguladı.

 

Ardından Hasan Ocak mezarı başında anıldı.

 

'KALK HASAN…'

 

Hasan Ocak'ın mezarı başında bir araya gelen aileler, Hasan Ocak şahsında tüm kaybedilenler için saygı duruşu yaptı. Anne Emine Ocak, oğluna "Ne olur kalk Hasan" diyerek seslendi. Anne Ocak, "Gençlere, halkımın toprağına, annelere ve herkese ayrı ayrı selam söylüyorum" diyerek anmaya katılanları selamladı.

 

İHD adına konuşan Sebla Arcan, 17-31 Mayıs Uluslararası Gözaltında Kayıplar Haftası'nda Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç'u unutmadıklarını ve unutmayacaklarını söylemek için toplandıklarını söyledi.

 

Ardından söz alan Ali Ocak, "24 yıldır bu coğrafyada Hasan'ı anlatmaya çalışıyoruz. Devletin kirli katliamlarını anlatmaya çalışıyoruz. Ancak hala gözaltında kaybetme suçu ile yüzleşilmiş değil" dedi. Hasan Ocak'ın çocukluğundan itibaren Türkiye'nin üzerine çöken karanlık ve antidemokratik siyasal ortamla mücadele ettiğini ifade eden Ocak, Hasan Ocak'ın kaybedildiği 1995 yılına kadar toplumsal mücadele yürüttüğünü kaydetti. 95 yılında devletin Gazi Mahallesi'ndeki Alevi halkına karşı kirli provokasyonuna karşı mücadele ettiğini söyledi. "Bu karanlık güçler Hasan'ın bu itirazına karşı öfkelerini onu katlederek gösterdi" diyen Ali Ocak, konuşmasına şöyle devam etti: "Bizde 24 yıldır Hasan'ın ısrarını ve mücadelesini omuzladık ve devam ettiriyoruz. Onun direncini bütün dünyaya duyurmaya çalışıyoruz. Gücümüz yettiğince onun bu direncini duyurmaya devam edeceğiz. Sorumlular hesap verinceye kadar mücadele etmeye devam edeceğiz."

 

'UNUTMAYACAĞIZ, AFFETMEYECEĞİZ, VAZGEÇMEYECEĞİZ'

 

Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak ise "Her yıl buraya gelmek biraz daha ağırlaşıyor bizim için. Suruç'tan sonra Hasan'ın karşısına dizilen mezarlar çoğaldıkçe yüreğimizde Hasan'a dair yürüttüğümüz ağrı biraz daha çoğalıyor. Bu yıl da Hasan'ın yanı başına gelen İrfan'ı görünce ağrımız biraz daha çoğaldı. Biz Hasan'a ve tüm kayıplarımıza ve Hasan'dan öğrenip faşizmi bir adım daha geriletmek için mücadeleye katılan tüm dostlarımıza bir kez daha söz veriyoruz: Unutmayacağız, affetmeyeceğiz ve vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

 

İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri ise Hasan Ocak ve kayıplar mücadelesinin başlama sürecine değinerek Hasan Ocak'ın kaybedilmesinin ardından ailesi ve yoldaşlarının başlattığı mücadeleyle gözaltında kayıpların bireysel mücadele olmaktan çıkıp toplumsal mücadeleye dönüştüğünü belirtti. Devletin kaybetme politikasının çok uzun geçmişe sahip olduğunu ifade eden Yoleri, Ocak ailesinin başlattığı ve Karakoç ailesinin dahil olması ile başlayan kayıplar mücadelesinin tüm kayıp ailelerine umut olduğunu söyledi. Cumartesi Anneleri'nin bu umudun sonucu olarak ortaya çıktığını hatırlatan Yoleri, kayıpların bulunmasından devletin suçunu kaybetmesine kadar bir dizi kazanımı böyle elde ettiklerini dile getirdi. Yoleri, kayıplar mücadelesinin dava süreçlerine de değinerek devletin kaybetme politikasına devam etmemesi için mücadele etmesi gerektiğine dikkat çekti.

 

'DEVLETİN KAYBETME POLİTİKASI DEVAM EDİYOR'

 

ESP/SKM MYK Üyesi Ezgi Bahçeci, ölümsüzleşenleri anarak ve onların ideallerine bağlı kalacaklarına söz vererek konuşmasına başladı. Bahçeci, "Bu coğrafyada kayıplar mücadelesi ne yazık ki hala çok güncel. Çünkü devletin kaybetme ve katliam politikası sona ermedi" diyerek kaybedenlerin yargı önüne çıkarılmadığını belirtti. "Bizler sosyalistler olarak faillerin bulunması, hesap sorulması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu topraklarda adalet mücadelesi ne yazık ki çok canlı bir mücadele" diyen Bahçeci, Suruç'u, Gazi'yi, Roboskî'yi, Çorum'u ve Sivas'ı unutmayacaklarını ve adalet aramaya devam edeceklerini dile getirdi.

 

Kayıp yakınları adına konuşan Şerif Taşkaya ise Ocak ve Karakoç ailesinin verdiği mücadelenin kendilerine güç verdiğini belirtti.

 

Anma Hasan Ocak ve Gazi direnişinde ölümsüzleşenlerin mezarına karanfiller bırakılması ile sonlandırıldı.