3 Mayıs 2025 Cumartesi

DFG'den özgür basına yönelik saldırıya ilişkin rapor

DFG, gazetecilerin 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü de baskı altında karşıladığına dikkat çekerek, "Basın özgür olmadan özgür ve demokratik bir toplumdan söz edilemez" dedi. 

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde nisan ayı hak ihlalleri raporunu açıkladı. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nün gazetecilere yönelik baskı ortamında karşılandığı vurgulanan açıklamada, "Haber takibi sırasında karşılaşılan engellemelerden sansüre, haber yaptıkları için haklarında dava açılan gazetecilerden şafak vakti operasyonlarla tutuklanan gazetecilere kadar baskı çemberi büyüyor" diye belirtildi. 
 
'NİSAN AYINDA 8 GAZETECİ TUTUKLANDI'
Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler  (RSF) "Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi" sıralamasına göre Türkiye'nin "Çok vahim" kategoride yer aldığı kaydedilen açıklamada, Türkiye'nin 180 ülke içerisinde 159. sırada yer aldığı vurgulandı. 2025 yılının ilk dört ayında gazetecilere dönük hak ihlallerine ilişkin veriler bu raporu doğrular nitelikte olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi: " Türkiye'de yılın ilk dört ayında 65 gazeteci gözaltına alınırken 25'i tutuklanmıştır. Bu vahim tablo Nisan ayında da sürmüştür. Nisan ayında 8 gazeteci tutuklanmış 1 gazeteci de polisler tarafından tehdit edilmiştir.

'36 GAZETECİ HALEN CEZAEVİNDE'
"Gazetecilere dönük yargı kıskacı ise nisan ayında artarak sürdü. Gazeteciler, adeta Nisan ayında bütün mesaisini adliye koridorlarında geçirdi. 8 gazeteci Saraçhane eylemleri takip ettikleri için, 12 gazeteci katledilen gazetecileri andıkları için yargılandı. Yine tutuklu yargılanan Necla Demir Arvas ve Welat Ekin'in duruşmaları Nisan ayında görüldü. 47 gazetecinin yargılandığı bu duruşmalarda 6 gazeteci toplamda 9 yıl 6 ay 4 gün ceza aldı.5 gazeteci hakkında yeni soruşturma açılırken 13 gazeteci hakkında süren soruşturmalar davaya dönüştü. 36 gazeteci halen cezaevinde kalmaktadır.

'SANSÜR HIZ KESMEDEN DEVAM ETTİ'
"Yapılan yargılamalardan biri olan İsveçli gazeteci Joakim Medin'in davasına ayrı paranetez açmak gerekiyor. Medin'e yaptığı haberler ve paylaşımları gerekçe gösterilerek verilen 11 ay 20 günlük ceza Türkiye'de basın özgürlüğünün yok edilmesine dönük bir yargı darbesidir. Bu cezayı kabul etmiyor, derhal Medin'in bırakılmasını istiyoruz. Nisan ayında sansürde hız kesmeden devam etmiş, X'in uyguladığı sansür ortaklığına maalesef Bluesky da katılmıştır. Nisan ayında 172 sanal medya hesabı erişime kapatılırken 4 web sitesi de erişime engellendi.  3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününde bir kez daha talebimizi yineliyoruz; tutuklanan tüm meslektaşlarımız tahliye edilmeli. Gazetecilik suç değildir asıl olarak onu yargılamak suçtur! Basın özgür olmadan özgür ve demokratik bir toplumdan söz edilemez."

YAŞANAN HAK İHLALLERİ
Nisan ayında yaşanan hak ihlalleri şöyle: "Bir gazeteci saldırıya uğradı, 8 gazeteci gözaltına alındı. Bir gazeteci tehdit edildi, bir gazetecinin haber takibi engellendi, tutsak gazeteci hak ihlaline uğradı. 5 gazeteci hakkında soruşturma açılırken, 13 gazeteci hakkında dava açıldı. 6 gazeteciye 9 yıl 6 ay 4 gün hapis cezası verildi, 47 gazeteci 28 dava dosyasından yargılanıyor. 36 gazeteci cezaevinde tutsak. 7 internet sitesi kapatılırken, 6 habere, 171 sanal medya hesabı ve paylaşıma erişim engeli getirildi."