Ankara JİTEM Davası'nda müdahillik talebi ret edildi

Ankara ve çevresinde 1993-1996 yılları arasında 19 kişinin öldürülmesine ilişkin açılan, kamuoyunda "Ankara JİTEM Davası" olarak bilinen davanın 19. duruşması Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

 

Müşteki avukatlarından Yusuf Alataş, Levent Kanat, Nilay Nayman, Sertaç Kamil Ekinci ve müdahale talebinde bulunan Ankara Barosu Toplumsal Davalar Merkezi avukatlarından Doğan Erkan'ın yanı sıra sanık avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.

 

Duruşma salonunun küçük olmasından kaynaklı avukatların bir kısmı sanık sandalyelerine oturdu. Heyet değişikliği nedeniyle önceki zabıtlar okundu. Kimlik tespiti ardından duruşma başladı.

 

İBRAHİM ŞAHİN'İN KORUMALIĞINI YAPAN SANIĞIN İFADESİ ALINDI

 

Tutuklu sanığın bulunmadığı davada sanık Alper Tekdemir'in Abdülmecid Baskın'ın öldürülmesi ile ilgili olarak SEGBİS yolu ile savunması alındı. Suçlamaları reddeden Tekdemir, olay tarihinde İzmir Emniyet Müdürlüğü Genel Hizmetler kadrosunda görevli olduğunu, 1994'ten sonra İbrahim Şahin'in korumalığını nöbetleşe olarak yaptığını ileri sürdü.

 

GİZLİ TANIK İFADELERİ TEKRAR OKUNDU

 

Gizli tanık Ayışığı'nın 2 Ocak 2011 tarihli ifadesi okundu. Ardından gizli tanık Poyraz'ın 3 Ağustos 2008 tarihli ifadesi okundu. İfadesinde Tolga Peker'in kendisine anlattıkları yer aldı. Gizli tanık Poyraz'ın ifadesi şöyle: "Tolga Peker bana ellerinde birçok kişinin isminin yer aldığı bir liste olduğunu söyledi. Birçok olay oldu. 'Sapanca Kavşağı'na atılan cesetlerin çoğu bizim işimizdi' dedi. Daha sonra ben ne kadar kendisini aramışsam da ulaşamadım. Sonrasında Peker'in öldüğünü öğrendik."

 

Gizli tanık Emek'in Alaattin Kanat'tan öğrendiği bilgileri aktardığı 2 Ekim 2018'de mahkeme tarafından dinlenen ifadesi okundu. İfadede gizli tanık Emek'in, "Alaattin Kanat bana Savaş Buldan ve bunun gibi bir sürü Kürt iş adamını öldürdüklerini ve kendisinin de bu eylemlerin içinde olduğunu söyledi" ifadeleri yer aldı.

 

'DAVA KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR'

 

Söz alan müşteki avukatlarından Yusuf Alataş, "Tanıkların bu beyanlarını biliyoruz, dinlenmelerini talep ediyoruz" dedi. Alataş, "Davanın açılma sebeplerinden birisi zaten bu beyanlar. Ama sanıkların aleyhine ifade veren tanıklar nedense bulunamıyor. Bunun açıklanmasını istiyoruz. Dava kapatılmaya çalışılıyor. Mahkeme biraz kurumsal olarak yaklaşmalı. İlk günden bu yana bütün ara kararların,  iddia makamının bütün görüşleri sanıklardan yana. Biz bu davaya görev bilinci ile geliyoruz bir şey beklediğimizden değil. Ama hiç olmazsa hukukun üstünlüğü zarar görmesin. Geriye dönüşü olmayacak kararlar alınmasın" şeklinde konuştu.

 

'CİNAYETLER KENTİN ORTASINDA İŞLENDİ'

 

Müşteki avukatlardan Sertaç Kamil Ekinci söz alarak şunları aktardı: "Bu cinayetler büyük kentlerin ortasında işlendi. Dava bunu gördük şunu görmedik şeklinde ilerleyemez. Tanıklar Tansu Çiller, Özer Çiller ve Mesut Yılmaz'ın önceki karardan dönülerek dinlenmesini talep ediyoruz."

 

TOPLUMSAL DAVALAR MERKEZİ DAVAYA KATILMAK İSTEDİ

 

Ardından müdahillik talebinde bulunan Ankara Barosu Toplumsal Davalar Merkezi  Avukat Doğan Erkan de söz aldı. Erkan, "Hukukun üstünlüğü ve insan haklarını korumak ilkesine dayanarak bu davanın bütün ülkeyi ilgilendirdiği için katılma talebinde bulunuyoruz. Ayrıca öldürülenlerden ikisi Ankara Barosuna kayıtlı avukatlardır" dedi.

 

TOPLUMSAL DAVALAR MERKEZİ'NİN TALEBİ REDDEDİLDİ

 

Ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti maktul yakınların dinlenmesiyle ilgili yazılan talimat cevabının beklenmesine karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, gizli tanık Ayışığı ve Poyraz'ın ifadeleri dinlenmelerine yer olmadığına ve tanıklardan Tansu Çiller, Özer Çiller ve Mesut Yılmaz'ın mahkeme tarafından önceden verilen karara dayanarak dinlenmelerine yer olmadığına karar verdi. Ankara Barosu Toplumsal Davalar Merkezi avukatlarının davaya müdahillik talepleri de reddedildi.

 

Mahkeme heyeti bir sonraki duruşmayı 10 Mayıs 2019 tarihine erteledi.